05.11.2020 - 14:30 | Son Güncellenme:
BBC Türkçe'nin haberine göre; Hint bilim insanları tarafından yürütülen iki ayrı yeni araştırma, ülkede her yıl milyonlarca kişinin yaşamına mal olan bu kötü koşulların, insanlara koronavirüs karşısında bir avantaj sağlamış olabileceği sonucuna vardı.
Hindistan'daki temiz su, hijyen ve hava kirliliği sorunlarının insanların kalp ve solunum yolları sorunları, kanser ve diyabet gibi bulaşıcı olmayan bir dizi hastalıklara yakalanması ihtimalini nasıl artırdığı hükümet tarafından hazırlatılan bir araştırmada açıkça ortaya konuyor.
Sadece hava kirliliği yüzünden Hindistan'da her yıl 1 milyonu aşkın insan yaşamını yitiriyor.
California Üniversitesi'nden bağışıklık uzmanı Smita Iyer "hijyen hipotezinin" Covid-19 söz konusu olduğunda da "antiviral bağışıklık tepkileri konusundaki bildiklerimizin tamamen zıddı olduğunu" kaydediyor. Ama şöyle sürdürüyor:
"Ne var ki; bağışıklık sistemimizin kısa süre içinde art arda ya da aynı anda bir çok güçlü düşmanla başa çıkabileceğini kabul ederek, daha önce ya da aynı zaman dilimi içinde karşılaşılan patojenlere karşı geliştirilen bağışıklık tepkilerinin, son tehdide karşı tepkimizi de etkileyebileceğini hesaba katan bir modelleme yaratabiliriz" diyor.
Bilim insanları buna karşılık, aradaki bağın ille de bir sebep sonuç ilişkisi anlamına gelmediğini bu tür çalışmaların tamamen gözlemsel veriler olarak algılanması gerektiğini de vurguluyorlar.
Bir başka yanlış anlama ise bu bağı hijyeni ihmal etmenin doğru olacağı şeklinde algılamak olabilir.
Doktor Shekhar Mande, " Bunu önümüzdeki salgınlarda hijyen kurallarını gevşetmeyi savunduğumuz şeklinde yorumlamak gerekir" diyor.
Güney Carolina Tıp Fakültesi'nden salgın hastalıklar uzmanı Krutika Kuppali de yeni araştırmaların henüz bilimsel olarak kanıtlanmamış varsayımlara odaklandığını bu nedenle şimdilik "bilimsel sonuç değil hipotez" olduklarını vurguluyor.
Salgın hastalık uzmanlarının Hindistan gibi ülkelerde ölüm oranının daha düşük olması konusunda dikkat çektikleri bir başka faktör de nüfusun görece daha genç olması.
Dolayısıyla ölüm oranlarının düşüklüğünde diğer faktörlerin payının ne olduğu henüz netlik kazanmış değil.
FOTOĞRAFLAR;PİXABAY