Japonya'da terk edilmiş evler 500 dolara satılıyor

Japonya, dünyanın en büyük üçüncü ekonomisine sahip olmasının yanı sıra gelişmişlik endeksinde de üst sıralarda yer alıyor. Yaklaşık 126 milyonluk nüfusuyla Japonya dünyanın en kalabalık 11. ülkesi olma özelliği de taşıyor. Eğitimli nüfusu, teknolojik altyapısı ve dünyaca ünlü markalarıyla Japonya günümüz dünyasında adından söz ettiren ülkelerden biri olmayı sürdürüyor. 2. Dünya Savaşı'ndan tarihin gördüğü en ağır dramlardan biri olan atom bombası saldırılarıyla çıkan Japonya, kısa sürede ekonomisini toparlamayı başarmış ve bugünlere gelmiştir. Uzak Doğu'nun bu ada ülkesi öncü teknolojik yatırımları kadar konumu itibarıyla denizcilikteki mahareti ve kültürüne olan bağlılığıyla da biliniyor. İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarında iki atom bombasıyla büyük yara alan Japonya, hızlı bir kalkınma hamlesiyle ekonomisini güçlendirirken bir nüfus patlaması da yaşadı. Ancak sonrasında bu nüfus patlaması yavaşladı ve hatta şu anda Japonya'nın nüfusu gitgide azalmakta. Bununla birlikte ülkenin pek çok yerindeki evler de mirasçı bulunmaması nedeniyle kaderini terk edilmiş bir halde duruyor. Oluşan bu durumun önüne geçmek ve atıl bir vaziyette bekleyen evleri yeniden yaşanılabilir hale getirmek için ülke genelindeki pek çok belediye bir takım önlemler ve teşvikler uygulamaya başladı. Bu uygulamalar aslında bizim İtalya'da da sık sık örneklerini gördüğümüz türden teşvik programlarını kapsamakta. Japon Hükumeti'nin 2018'de açıkladığı verilere göre ülke genelinde atıl durumda olan 8 milyondan fazla konut bulunuyor. Bu büyük rakamı eritmek için harekete geçen devlet, mirasçısı bulunmadığı için kendi mülkiyetine geçen atıl durumdaki evleri çok uygun fiyatlarda satışa sunmaya başladı. Konut fiyatlarının pahalılığıyla ünlü olan Japonya'nın Wakayama, Kochi, Tokushima ve Kogushima gibi kentlerde evlerin neredeyse %14'ü boş durumda. Hükumet, bu evleri belki İtalya'daki gibi bir dolara değil ama Japonya standartları için oldukça makul bir fiyatla 500 dolara satışa çıkarıyor. Wakayama, Tokushima, Kogushima ve Kochi gibi belediyelerde bulunan ve zaman içerisinde yıpranıp bölge için tehlike oluşturabilecek olan bu evlerin yeni sahipleri 500 dolar karşılığında yeni yuvalarına taşınma fırsatına sahip olacaklar. Gençler, huzurevine taşınmış ya da hayatını kaybetmiş ev sahiplerinin bu konutlarına büyük ilgi gösteriyor. Japonya genelinde konut fiyatlarının pahalılığı nedeniyle bilhassa genç nesil aile kurmak ya da tek başına yaşamak konusunda daha çekimser davranmakta. Dolayısıyla bu tip kampanyalara gençlerin daha fazla ilgi göstermesi de aslında beklenen bir sonuç olarak değerlendiriliyor. Bazı yerel yönetimler, potansiyel yeni sahiplerini mülklerini yenilemeye teşvik etmek için sübvansiyonlar sunarken birçok yaşlı ev sahibi de huzurevlerine taşınmadan önce yaşadıkları konutlarını bazı durumlarda ücret talep etmeden de bilhassa gençlere bırakıp gitmekte. Japonya'daki yerel yönetimler bu süreçte, genellikle bölgelere göre organize edilen, satılık, terk edilmiş evleri için veri tabanı oluşturup konut bankaları kurma yoluna da gitti. İstenilen evlerin çoğu 500 dolar gibi düşük bir fiyata sunulurken, diğerleri ücretsiz olarak veriliyor. Insider'a göre bazı yerel yönetimler, uzaktan çalışanlara kırsalda kalmaları için nakit hibe bile sunuyor. Okutama kasabasında, eski ve terk edilmiş evler yeni sakinlerine ücretsiz olarak veriliyor ve birçok yeni sahip onları yaratıcı bir şekilde restoranlara, atölyelere ve diğer mekanlara dönüştürdü. Okutama sözcüsü Japon yayın organı Nikkei'ye yaptığı açıklamada “program yalnızca mülkleri kullanmak ve vergi ödemek için mücadele eden eski sahiplere değil, aynı zamanda çökebilecek veya gelecekte risk oluşturabilecek terk edilmiş binaların sayısını azaltarak kasabaya da yardımcı oluyor” dedi. Japonya ayrıca, kazançlı bir şekilde istihdam edilen ev sahibi nüfusunu artırmak için uzaktan çalışma eğiliminden yararlanıyor. Geçen yıl Nikkei, Tokyo'dan uzaktan çalışanlar için kırsal bölgelere taşınmaları için bir teşvik programının başlatıldığını bildirdi. Bu teşvik programı çerçevesinde Japonya'nın başkenti ve dünyanın en kalabalık şehirlerinden biri olan Tokyo'nun dışında çalışanlara yıllık 9 bin dolarlık bir hibe programı da başlatıldı. Kuşkusuz pandemi süreci ve evden çalışma uygulamasının yaygınlık kazanması hibe programına olan ilgiyi de arttırmış durumda. Güçlü teknolojik altyapısıyla dünya çapında haklı bir üne sahip olan Japonya'da evden çalışmayı teşvik eden programlar beraberinde atıl haldeki daha büyük evlerin yeni sahiplerine kavuşma ihtiyacını da doğurmuş olması bu tip teşvik ve hibe programlarına ilgiyi beklentilerin üstüne çıkardı. Nispeten daha kırsal bir yerde 500 dolar gibi bir meblağya ev sahibi olma fikrini benimseyen genç profesyoneller, bu sayede hem güzel bir konutta yaşayıp hem de çeşitli hibe programlarından da faydalanma imkânını yakalıyorlar.