06.06.2021 - 07:20 | Son Güncellenme:
İtalya, Avrupa'nın en dikkat çekici kasabalarına ev sahipliği yapan ülkelerden biri. Fransa'dan sonra kıtada en fazla ziyaretçi ağırlayan ülke konumundaki İtalya, tarihi ve doğal güzellikleriyle dünya genelinde turistlerin en çok görmek istediği yerlerden de biri olma özelliği taşıyor. Çizmeyi andıran coğrafyasıyla kuzey-güney eksenli bir coğrafyaya sahip ülkenin her bölgesinde farklı bir tarihi ve kültürel katmanın yanı sıra doğa güzelliklerine de şahit olabilirsiniz. Alberobello da bu güzelliklerden bir diğeri.
Çizmeyi andıran bu güzel coğrafyanın güneyinde, topuk diye tarif edeceğimiz kısmı olan Puglia, İtalya'nın en ünlü kasabalarından birine ev sahipliği yapmaktadır. Son yıllarda dünya çapında bir üne kavuşan Alberobello, Bari iline bağlı küçük bir yerleşim birimidir. Bu küçük kasabanın yakaladığı şöhrette elbette sosyal medyadaki paylaşımların da rolü çok büyük.
Özellikle Instagram'da yapılan fotoğraf paylaşımlarıyla geniş kitlelerin dikkatini çeken Alberobello, pandemi öncesi dönemde her yıl on binlerce turisti ağırlamaya başlamıştı. Trulli adı verilen konik yapıdaki çatılı evleri, Alberobello'nun en karakteristik yönünü oluşturuyor. Kasabadaki tüm sivil mimari örnekleri bu tip çatılardan inşa edilmiş durumda.
Adı İtalyancada "güzel ağaç" anlamına gelen Alberobello, İtalya'nın ünlü bir liman şehri olan Bari'ye bağlı. Yaklaşık 11 bin kişinin yaşadığı kentin yerel şivedeki adı Ajarubbédde. 1996 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne dahil edilen Alberobello, 25 yıldır ortak miras olarak kabul görmekte. Bu da bu şirin kasabayı daha özel kılan bir husus.
2013 yılından beri Şanlıurfa'daki tarihi Harran bölgesi ile kardeş şehir olan Alberobello, ilk bakışta burayı anımsatan bir mimari üsluba sahip. Ancak elbette arada bir takım farklılıklar da bulunuyor. Alberobello'da bulunan ve trulli olarak adlandırıla bu çatı yapıları taşlarla örülmekte. Üstelik Harran ile kıyaslandığında Alberobello'nun geçmişi oldukça yeni.
Alberobello'da kasabanın kilisesi hariç hemen hemen tüm yapılar aynı şekilde inşa edilmiş durumda. Üstelik hepsinin rengi de beyaz tonlarında. 17. yüzyıla kadar tamamen ormanlık bir arazi olan bu coğrafya, bölgenin hakimi olan Kont 2. Giangirolamo'nun emriyle küçük evler kurulması amacıyla oluşturulmaya başlanır. Napoli Krallığı'na bağlı ve İspanya'ya vergi ödeme yükümlülüğü bulunan bölge zaman içinde gelişim gösterir.
18. yüzyılın sonlarında 1797 tarihinde kral 4. Ferdinand tarafından bir yönetici atanarak resmen kasaba statüsüne kavuşan Alberobello, o tarihlerden itibaren aynı tip yapılarla bugüne değin ulaşan karakteristik görüntüsünü oluşturmaya başlamış. İlk belediye başkanını 1797 tarihinde seçen kasaba bu açıdan bakıldığında eski bir demokratik geleneğe sahip.
Günümüzde ormancılıktan ziyade turizmle geçinen Alberobello her yıl çok sayıda turisti ağırlamasına rağmen Çin'de başlayan ve İtalya'da da büyük kayıplara neden olan koronavirüs salgınından hem hastalık hem de turistik gelir bakımından olumsuz etkilenmiş durumda.
Bu ünlü ve bir o kadar da şirin kasabaya bir yıla aşkın bir süredir neredeyse hiçbir turist ziyaret etmemiş durumda. Bölge halkı tıpkı dünyanın geri kalanı gibi bir an evvel bu kötü günlerin geride kalması beklentisi içerisinde.
Ancak mevcut koşullarda aşılama çalışmalarının başlamasına rağmen en azından önümüzdeki yaz dönemine kadar bölgede herhangi bir turistik faaliyetin gerçekleştirilmesinin oldukça zor olduğu belirtiliyor. Bu süreçte İtalya, dünyada en fazla turizm geliri kaybına uğrayan ülkelerin başında geliyor.