"Buranın halkı fakirdi. Sulama imkanı ve arazinin kayalık olması nedeniyle tarım da pek yapılamıyordu. Tek odalı evimiz vardı. Halk göçünce okul sahipsiz kaldı. Orayı satın aldık, onardık ve eski okulda yaşamaya başladık. İhtiyaçlar için mecbur ilçeye gitmek zorunda kalıyoruz. Bazen tanıdıklar gelip, köyden taşınmamızı tavsiye ediyor. Ama balık denizden çıkınca nasıl yaşayamazsa bize de öyle geliyor. Burayı seviyoruz. İlçeye gittiğimde birkaç saat duruyorum akşama geri geliyorum. Burada, yeraltı geçitleri var, mağara, gözetleme alanları, eski han ve kayadan oyma iki kilise var. Ben buranın bekçisi gibiyim. Ben burada olmasam kazmayı küreği alan gelir. Ben burada olmasam yerle bir olur, aynı zamanda koruyoruz buraları. İleride turizme faydalı olursa ne mutlu bize. Bu köy bana yaşama hevesi veriyor."