20.02.2020 - 09:00 | Son Güncellenme:
Meksika, güneyinde bulunan Orta Amerika ülkeleri gibi hem Karayip Denizi hem de Pasifik Okyanusu kıyılarına sahip. Meksika Körfezi ve Yucatan Yarımadası Atlantik Okyanusu tarafında, California Körfezi ve Baja California Yarımadası Pasifik Okyanusu tarafında bulunan başlıca coğrafi şekillerdir. Kuzey Amerika' dan güneye doğru uzanan Rocky Mountains dağ sırası, çeşitli yüksekliklerdeki yanardağlar ve kıyı ovaları dünyanın en zengin doğal yaşam alanlarından birinin bu bölgede oluşmasını sağlamış.
Geçmişte bu bölgede yaşamış olan kızıl derili kültürleri olan Toltek, Aztek ve Mayalar İspanyol fetihleri ile kısa zamanda tahrip edilmiş. Buna rağmen yerel halk geleneklerini günümüze kadar yaşatmayı başarmış. İspanyolların etkisi ile Hristiyanlığı ve Avrupa kökenli yeni fikirleri kabul etmekle birlikte mevcut alışkanlıklarını sürdürmeye devam ederek günümüzün özgün ve modern Meksika kültürünü yaratmışlar. Bugün yaklaşık 120 milyon nüfusu ile Meksika İspanyolca konuşulan en kalabalık ülke ve Kuzey Amerika’da bulunmasına rağmen kültürel açıdan Orta ve Güney Amerika ile birlikte Latin dünyasının bir parçası olarak kabul ediliyor.
Meksika’nın kültürel zenginliği ünlü ressamlar Frida Kahlo ve Diego Rivera’nın sayesinde 1950li yıllardan itibaren bütün dünyada tanınmış. Günümüzde zengin sanat ve tarih müzeleri, dev tatil bölgeleri, renkli festivalleri, gitar eşliğinde şarkı söyleyen Mariachi’leri, tekilası, burritosu ve renkli festivalleri ile Meksika Yeni Dünya’nın en çok tercih edilen keşif rotalarından bir tanesi.
Kolomb öncesi dönemde Aztekler başkentleri Tenochtitlan’ı burada kurarken mevcut bataklıkları kurutmuş, oluşturdukları adacıklar üzerinde şehri kurarken çevresindeki kanallar ile savunmasını sağlamışlar. Efsaneye göre burayı Azteklerin koruyucu tanrısı Huitzilopochtli işaret etmiş. İspanyolların gelişi ile şehrin üzerine İspanyol başkentinin inşa edilmesi, yıkım ve yeniden başlangıcın oluşturduğu birikim ve görsellik bizleri büyüleyecek nitelikte.. Bu eşsiz yaşam dokusu son yüzyılın modern yapıları ve Diego Rivera’nın eserleri ile bütünleşmiş.
Meksiko, Saõ Paolo ile birlikte Latin Amerika’nın en büyük iki şehrinden biri ve ülkenin kuzeybatısında geniş bir plato üzerinde kurulu. Anayasa Meydanı ya da halkın verdiği ismi ile Zocalo şehir merkezi olarak kabul ediliyor. Burada Aztekler döneminde Texcoco adı verilen kapalı havzalı bir göl varmış. Aztek başkenti Tenochtitlan gölün ortasında yapay adalar üzerinde kuruluymuş. İspanyol kaşiflerin şehri fethetmesi ile birlikte başkentin en büyük tapınağı olan Templo Mayor’un yerine Meryem Ana’ya adanmış olan şehir katedrali inşa edilmiş. Aynı meydanın çevresinde Templo Mayor'un kalıntılarının sergilendiği bir alan, Diego Rivera’nın duvar resmilerini görebileceğimiz Devlet Sarayı, oteller, çeşitli restaurantlar ve cafeler bulunuyor.
Şehir merkezinin odak noktası Devlet Sarayı ile Chapultepec Tepesi’nde bulunan Başkanlık Rezidansı arasında şehrin en prestijli caddesi ve ana arteri olan Reforma Bulvarı uzanır. Yaklaşık on iki kilometre uzunluğundaki bu cadde yüksek binaları ile Maslak' ı, şık mağazaları ve cafeleri ile Bağdat Caddesi' ni andırır. Cadde boyunca ülkeyi keşfeden Kristof Kolomb, dönemin İspanya kraliçesi İzabel ve son Aztek hükümdarı Cuauhtémoc'un heykellerini görebilirsiniz.
Meksiko’ya gelip Milli Antropoloji Müzesi’ni görmemek olmaz.. Burası dünyanın en muhteşem arkeoloji müzelerinden biri. Kolomb öncesi dönemde Meksika ve Orta Amerika’da yaşamış olan kültürlere ait mevcut en zengin koleksiyon bu müzede sergileniyor. Tarihöncesi çağların avcı toplayıcı döneminden Atlas Okyanusu kıyısında yaşamış olan Olmekler' e, dev piramitler inşa etmesi ile tanınan Teotihuacan Kültürü' nden hiyeroglifleri ile ünlü Mayalar' a kadar tüm antik kültürlerin eserlerini bir araya getiren müzede etnoğrafya eserleri ile oluşturulmuş bir bölüm, sergilenen eserlerin replikalarını bulabileceğiniz şok şık bir mağaza ve bir de cafe-restaurant bulunuyor.
Frida Kahlo’nun evi Casa Azul, Maradona’nın “Tanrı’nın Eli” yardımı ile yüzyılın en güzel golünü attığı Azteca Stadı, Mariachi'lerin yerel şarkılar ile keyifli anlar yaşattığı Garibaldi Meydanı ve yapay su kanallarında tekne ile gezinti yapabileceğiniz Xochimilco diğer ilgi çekici adresler.
Mexico City’den yaklaşık bir saat mesafede bulunan Teotihuacan piramitlerini de unutmamak gerek. Burayı görmek üzere yola çıktığınızda Amerika kıtasının en ilginç olaylarından birine sahne olmuş olan Guadalupe Meryemi Kilisesi' ne uğrayabilirsiniz. 1531 yılında bir yerliye görünen ve yerel dilde konuşan Meryem Ana'nın hikayesi tüm kıtayı etkilemiş. Buraya her gün binlerce kişi dua etmeye ve ayinlere katılmaya geliyor.
Teotihuacan Meksiko' ya yaklaşık kırk kilometre mesafede gizemli bir anıtlar grubu. Burada görebileceğiniz 65m. yüksekliğindeki Güneş Piramidi Cholula ve Gize'den sonra dünyanın en yüksek üçüncü piramidi olma özelliğine sahip. Hem de en tepesine kadar tırmanıp vadinin ve çevrenin nefis manzarasını görmek mümkün. Bazı tapınaklarda fresk ve kabartmalar günümüze kadar ulaşmış. İnsan kurban etme törenleri, yağmur yağması için verilen adaklar, kutsal sayılan güneş, ay ve jaguar desenleri o kadar iyi korunmuş ki biraz dikkat edince anlattıkları hikayeleri hemen farkediyorsunuz.
Meksiko'da ülkemizden binlerce kilometre uzakta bir Türk eseri de bulunuyor. Ülkenin bağımsızlığını kazanmasının yüzüncü yılını kutlamak için Sultan Reşad sarayında bulunan saatlerden birini İznik çinileri ile süsletip Meksika' ya göndermiş. Bolivar Bulvarı üzerinde bulunan bu küçük saat kulesinin üzerinde "Osmanlı Cemaati' nden Meksika' ya" yazılı. 2011 yılında bakım ve yenileme çalışmaları yapılacağı konuşuluyor. Trafiğin günün her saati yoğun olduğu şehir merkezinden ulaşmak biraz zor olsa da ülkemizden bir anıtın burada varlığını bilmek çok güzel.
Ülkemizin üç katı yüzölçümü, iki okyanusa kıyıları, binlerce adası ve yüz milyondan fazla nüfusu ile Meksika kendi içinde bir kıta gibi. Devasa tatil bölgesi Riviera Maya, Mariachi'lerin memleketi Guadalajara, Mayalar'ın mirasını yansıtan Merida ilginç ziyaret rotalarından sadece birkaçı. Biber, mısır ve fasulyeyi anavatanında tatmak, Emiliano Zapata' nın ve Frida Kahlo'nun izini sürmek ya da UNESCO Kültürel Miras Listesi'ne alınarak özgünlüğü tescil edilmiş olan Ölüler Bayramı' nı deneyimlemek isterseniz Meksika' yı keşif listenize almalısınız.
Frida Kahlo’nun evi Casa Azul, Maradona’nın “Tanrı’nın Eli” yardımı ile yüzyılın en güzel golünü attığı Azteca Stadı, Mariachi'lerin yerel şarkılar ile keyifli anlar yaşattığı Garibaldi Meydanı ve yapay su kanallarında tekne ile gezinti yapabileceğiniz Xochimilco diğer ilgi çekici adresler.