04.05.2016 - 15:49 | Son Güncellenme:
Meksikada bulunan bu terkedilmiş adanın sakinleri korkunç oyuncak bebekler. 1950'de, Julian Santana Barrera isimli keşiş, boğulan bir kız çocuğunun anısına, çöpte bulduğu oyuncak bebekleri adada sergilemeye başladı. Barrera'nın kendisi de 2001 yılında adada boğuldu. Yaklaşık 1000 bebekten oluşan koleksiyon hala duruyor.
Eskiden kömür madenciliği yapılan bu ada bir zamanlar dünyanın en kalabalık yerlerinden bir tanesiydi. Maden kapatılınca Hashima hayalet şehre dönüştü.
16. yüzyılda inşa edilen şapel 5000 rahibin kemikleriyle dolu. Çatısında "Ölüm günü, doğum gününden iyidir." sözü yazıyor.
Asıl adı Aokigahara olan, insanların intihar etmek için geldikleri ormanın ismi zamanla İntihar Ormanı oldu. Orman, San Francisco'daki Golden Gate Köprüsü'nden sonra intihar için en çok tercih edilen yer.
Eskiden bir akıl hastanesi olan bu binanın duvarları ve yerleri, Brezilyalı ressam Herbert Baglione için, hayaletleri ve işkence gören hastaları tasvir ettiği birer tuval.
Bir cenaze sırasında çatısının bir kısmı çökünce terkedilen bu kilisede şu anda sanatçı Jakub Hadrava'nın tüyler ürpertici heykelleri duruyor.
Paris'in kıvrımlı ve tünellerden ve mağaralardan oluşan bu yeraltı mezarlıklarının uzunluğu 187-300 km kadar. 18. yüzyıla kadar bu mezarlıklara yaklaşık 6 milyon insan defnedildi.
Togo'daki bu pazarda büyülü objeler ve otlar satılıyor. Bu bölgede insanlar Voodoo bebeklerine ve diğer büyülere inanıyorlar.
Yıllar boyunca vebaları hastaların sürüldüğü bu adada 160.000 kadar kişi gömülü. Bu ölülerin ruhlarının hala adada dolaştığına inanılıyor. Bu adada inşa edilen akıl hastanesinin hastaları üzerinde korkunç deneyler yapıldığına dair de rivayetler var.
Bu tepede 50.000 kadar haç bulunuyor. Bunun sebebi, yaygın bir inanca göre, bu tepeye haç bırakmak iyi şans getiriyor.
Kabayan'ın meşhur 1200-1500 yıllık mumyaları bu mezarlıkta gömülü. Bölgenin sakinlerine göre bu mumyaların ruhları hala etrafta dolaşıyor.
20. yüzyılın ortalarında bu köprüde garip olaylar yaşandı. Düzinelerce köpek 15 metre yüksekliğindeki köprüden atladı ve kayalıklara çarpıp öldü. Kurtulanlar bir daha atlamayı denedi.
Maya uygarlığı kalıntılarının bulunduğu bu yer, arkeologlar için çok önemli. Ancak bu mağaranın bir bölümü Mayaların insanları kurban ettikleri tapınak.
Dünyanın en lanetli kalelerinden bir tanesi sayılan Leap Kalesi'nde, zemini kazıklarla dolu olan bir yeraltı zindanı var. Restorasyon sırasında farkedilen bu zindanda, 4 kamyon iskelet bulundu.
Ancak 1920lerde keşfedilen bu mezarlıkta 700 yıllık cesetler bulundu. Bu mezarlıktaki en son defin 9. yüzyılda gerçekleşmiş. Diğer ilginç tarafı ise bu mezarlıktaki cesetler çömelmiş bir şekilde duruyordu ve yüzlerinde kocaman bir gülümseme vardı.
Antik Kartaca inancında ne yazık ki küçük bebekler kurban ediliyordu ve bu törenler sırasınad ağlamak yasaktı.
Ormanlarla ve kayalıklarla kaplı olan bu adada metrekare başına 6 yılan düşüyor. Yerel halk yılanlarla alakalı kan donduran hikayeler anlatsa da adayı ziyaret etmek yasak değil.
Filipinlerde eski bir cenaze geleneğine göre tabutlar uçurumlara asılıyordu. Çünkü tabut ne kadar yüksekte olursa, merhumun cennete o kadar yakın olduğuna inanılıyordu.
Bu mezarlıkta yaklaşık 100.000 ölü gömülü.