EnÇorabın tarihi

Çorabın tarihi

19.10.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Çorabın tarihi

Çorabın tarihi





Önceleri ipek çorap varmış. Hem kalınmış hem de pahalı. Giymek her kadının harcı değilmiş yani. 1940'lı yıllara gelindiğinde ise naylon çorap icat olmuş. Hem inceymiş hem de ucuz. Giymek her kadının harcı olmuş.
Öyle ki o dönem kadınlar arasında uzun bir süre naylon çorap çılgınlığı yaşanmış. Hatta dükkanlar bile yağmalanmış.
İşte dünyada böyle bir dönem yaşanırken, talebi farkeden Mois Kariyo ve Yasef Kariyo kardeşler 1952 yılında İstanbul'da naylon çorap firması kurmuş. Önceleri çorap alım satım işiyle uğraşan kardeşler ardından çorap üretimi yapmaya karar vermişler.
Penti markasının temelleri de böylece atılmış.
İlk zamanlarda 10 koton makinesi ve üç naylon çorap makineleri olan kardeşlerin üretim kapasiteleri, ayda ortalama 10 - 15 bin düzeyindeymiş.
Bu piyasada uzun yıllar çalışan Kariyo kardeşler, 1970'li yıllarda firmalarını "Öğretmen Çorap" adı altında birleştirmiş.
Firma adının 'Öğretmen' oluşunun nedeni ise Türkiye'de ince çorabı ilk olarak öğretmenlerin tercih etmesi.
Yani şirket sahiplerinden hiçbirisinin mesleği öğretmenlik değil. Hatta kardeşlerden Yasef Kariyo doktor. Tıp eğitimi görmüş. Ancak doktorluk yapamadan kendisini naylon çorap işinin içinde bulmuş.
Bugün Öğretmen Çorap'ın başında Yasef Kariyo'nun oğlu Sami Kariyo bulunuyor. Kalıtsal olacak ki babası gibi Sami Kariyo da tıp eğitimi almış bir doktor. Ancak o da asıl mesleğini yapamamış.

'Balıkları ameliyat ederdim'
Çocukluğundan beri biyoloji ve kimyaya ilgisi olan Sami Kariyo, "Tıp kitapları okur, balıkları ameliyat ederdim. Evimizde her zaman laboratuvar malzemeleri olurdu. Mikroskop da vardı. Bu nedenle tıp fakültesini seçtim. Okulu bitirdiğim zaman firmayı benim devralmam gerekiyordu. Yoksa doktorluk yapabilirdim. İşe başlayana kadar çorapla da ilgili değildim" diyor.
Firmaya 1983 yılında giren Kariyo, "İşe birdenbire en tepeden başladım. Aile görevi olarak gördüm bu işi. Sorumluluk gereği bu işi devraldım. Beraberinde de ciddi sorumluluklar aldım" diyor.
Ancak yine de "Keşke doktorluk yapsaydım" demiyor. "Bence asla geriye bakmamak lazım. Keşke dememek lazım. Ama geçmişten ders almak lazım. Keşke diyenler doğru iş yapmıyorlar. Çünkü keşke insanları çıkmaza götürür" diyor.

18 trilyon ciro
20 yıldır Penti'yi yöneten Kariyo, şirketin bugün 18 trilyon liralık ciroya ulaştığını söylüyor.
"Çorlu'daki üretim tesisimizde yılda 2 milyon düzine çorap üretiyoruz. Genel çorap tüketimi içindeki pazar payımız yüzde 25. Hedef kitlemiz içindeki pazar payımız ise yüzde 65" diyor.
Kariyo bundan sonraki hedeflerinin Avrupa olduğunu belirtiyor ve şöyle devam ediyor:
"Şirketimizi önümüzdeki üç yıl içinde Avrupa çorap sektöründeki önemli oyunculardan birisi haline getirmeyi planlıyoruz. Avrupa'da ilk beşe girmeyi hedefliyoruz. Bunun için çalışmalar yapıyoruz. Yurtdışındaki perakende gruplarıyla bazı anlaşmalar yapıyoruz. Çünkü Avrupa'da çorap tüketiminin yüzde 80'ni zincir mağazalar aracılığıyla gerçekleşiyor. İhracatımız üretimin yüzde 30'unu oluşturuyor. Bu yıl 4 milyon dolarlık bir ihracata ulaşacağımızı tahmin ediyorum."

72 milyon adet çorap
Kaba tahminler Türkiye'de 6 milyon düzine (72 milyon adet) ince çorap satıldığını gösteriyor. Bu da demek oluyor ki kadın başına ortalama iki - üç çorap düşüyor. Kariyo'ya göre Avrupa'da bu rakamın beş katı daha fazla çorap satılıyor.
Kariyo, Türk kadının ince çorapta en fazla siyah ve ten rengini tercih ettiğini söylüyor. Ancak son dönemde renkli ince çoraplara da ilgi başlamış.
Kariyo ayrıca ince çorapların çok çabuk kaçtığına da inanmıyor. "Bana göre çok ince bir çorap dört kere giyilebilir. Bu nasıl giyildiğiyle ilişkili. Dikkatli olunursa uzun bir süre giyilebilir. Daha kalın çoraplar ise aylarca giyilebilir. Bunlar işin espri tarafı ama kullanılmış çoraplar da faydalı işlerde kullanılabiliyor. Mesela otomobilin kayışı koptuğu zaman çorap kullanılabilir. Filtre olarak bile kullananlar var" diyor.

Çorap eğitimi veriyor
Kariyo aynı zamanda çorap sanayicilerinin üye olduğu derneğin de başkan yardımcısı.
"İnsan sadece kendisi için yaşamıyor. Etrafına da faydalı olmak durumunda. İTKİB'in Yeni Bosna'da bir meslek lisesi var. Bu okulda çorap bölümü bulunuyor. Bu bölümde öğretmenler ve öğrencilere eğitmenlik, daha doğrusu danışmanlık yapıyorum. Bu sayede birikimlerimi aktarabiliyorum" diyor.


Çorap, tarihi boyunca insanların kendisini dış dünyaya ifade etme aracı olmuş.
Parmakları ayrı ayrı, kaba bir örgü tekniği ile üretilmiş olan çoraplar, ilk kez Mısırlılar tarafından giyilmiş.
Büyük Atilla'nın da bacaklarına renkli kumaş parçaları sardığı da bilgiler arasında.
16. yüzyılda , birbirine kontrast teşkil eden kare ve çizgi desenli, parlak renkli çoraplar üst üste giyilmiş. Yakın tarihine bakıldığında ise, 15 Mayıs 1940'da, Amerika'da ilk naylon çorap dükkanlarda satışa çıktığında, dört gün içinde toplam dört milyon çift naylon çorap satılmış.
Fakat II. Dünya Savaşı'nın başlaması ile naylon çorapların üretimi ve satışı durmuş. Çünkü naylon üretimi savaş için kullanılmaya başlanmıştı.
Bazı kadınlar bu dönemde hoş görünmek için, bacaklarının arkasına göz kalemleri ile naylon çorap dikişini andıran şekiller çizerek bu eksikliği telafi etmeye çalışmışlar.
1950'lerde texture (mus) ipliği üretilmeye başlanmış. 1960'larda, etek boylarının kısalmasıyla birlikte naylon çorap, moda dünyasında yeniden önem kazanmış.
1988 senesinde ise daha önce sadece çorapların bel lastiğinde kullanılan spandex ipliğinin çorapta da kullanılmaya başlanmasıyla, naylon çorap sanayi dev bir adım daha atmış. O yıllardan günümüze naylon çorap, bayan çorap pazarının gözdesi.




BUSINESS


Tavşan da çıkarabilir misiniz?
Cüzdanıma sahip olabilirsin, duygularıma asla
Çiller, bebeğine bakıcılık yaptı kendisi Yüzyıl Işıl'ı kurdu
'Merkez Bankası'nın yiğitleri TİM'i bassın!'
eti'nin bilmecesi balla çözüldü
İşadamı ailesi ile 'örnek olmak zorunda'
İstanbul'u terketti, o artık Bodrumlu
ESSELAMÜNALEYKÜM RİSKLER!
Hobisi KOBİ'ler
Çay bardağını en hızlı biz üretiriz
Tekel'e filtre ucu, Kızılay'a oyun kâğıdı üreterek büyüdü
Öğretmen sanıyorduk doktor çıktı...
Şirketlerin 'asgari sermaye şartı'na göre sermaye artırımında tarih tereddütü oluştu
11 yaşında öksüz bir manavdı 51 yaşında 51 market sahibi oldu
iyi şarap stresli üzümden çıkar
Sanal mutfak tasarlatıp, satışını yapıyorlar
Dijital Oyuncaklar
'Sizde kriz çıkınca Rusya ve Çin'e gittik'
Tibet yolcusu kalmasın...