Yabancıya satılan konutun parası Türkiye’de kalmalı

Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay, yabancıya gayrimenkul satışının önünün açılmasına rağmen, yabancılara bakış açımızın değişmediğini söyledi.
Türkiye’de yatırım yapmak isteyen yabancılara daha farklı bakmak gerektiğinin altını çizerek, “Mütekabiliyetteki amaç neydi? Türkiye’ye para girişi sağlamaktı. Ama gelen bu para kalıcı olmalı” dedi. Bu noktada yabancı fonlardan çok bireysel yatırımcıların Türkiye’yi tercih etmesinin çok daha önemli olduğunun altını çizen Okay, “Uzun vadeli düşünmek gerekiyor. 200 daire alan bir fon, belli bir süre sonra bu daireleri satıp giderse para burada kalmaz” diye konuştu. Bireysel alımların çok daha önem taşıdığına dikkat çeken Okay, şunları söyledi:

Anthill’e yabancı ilgisi
“Bireysel yatırımcılar gayrimenkul alırsa bu para Türkiye’de kalır. Bu insanlar gelip uzun süre burada kalabilir. Ticari hayata katkıları olabilir, bu sayede ekonomi de gelişir. Zaten bizim projelerimizden mülk alan yabancılar ya o mülkleri kiralamayı ya da burada yaşamayı düşünüyor. Kurumsal yatırımcılar ise öyle değil. Bu tür yatırım yapanları ürkütmemek gerekiyor. Irkçılığı sevmiyoruz ama farkında olmadan bunu yapıyoruz.”
Mehmet Okay, bireysel yatırımcıların yanı sıra fonlardan toplu alım taleplerinin de geldiğini vurgulayarak, fonlara sıcak bakmadıklarını ve bireysel yatırımcıları tercih ettiklerini söyledi.
Ant Yapı projelerinin de yabancılar tarafından tercih edildiğine işaret eden Okay, Birleşik Arap, Emirlikleri, Kuveyt ve Rusya gibi çok sayıda ülkeden yabancılara konut sattıklarını söyledi.
Daha çok Bomonti’deki Anthill projesinden satış yaptıklarını vurgulayan Okay, ayrıca yabancı yatırımcı gruplardan da teklif aldıklarını ve bazı projelerde ortaklık kurabileceklerini söyledi.
Türkiye’de çok büyük ölçekli projeler yerine daha çok butik projelere yoğunlaştıklarını vurgulayan Okay, projelerinin büyük ilgi gördüğünü ve satışa çıktıkları anda yarısının alındığını söyledi. Mehmet Okay, şu anda satışı ve inşaatı devam eden projeleri olduğunu kaydederek, şu bilgileri verdi:
“Riva’daki Antriva projemizde sadece 10 daire kaldı. Çekmeköy’deki Antorman projemizde 15 konutun satışı devam ediyor. Türkiye’nin en yüksek ikiz kulesi olan Anthill’de ise 75 dairede satış sürüyor. Bu projede sadece en büyük ve pahalı daireler elimizde ama onlar da yavaş yavaş gidiyor.”
Mehmet Okay, Ataşehir’deki Radisson Otel ile Alaçatı’daki Port Alaçatı projesini hayata geçirdiklerini anlatarak, Almanlarla yapacakları işbirliğiyle de yenilenebilir enerjiye adım atacaklarını açıkladı.

3 projeyle geliyor

Mehmet Okay, bir taraftan da yeni projelerin hazırlıklarını yaptıklarını ifade ederek, bu kapsamda 3 projede sona yaklaştıklarını kaydetti. Bu projelerden ilkinin Beylerbeyi’ndeki proje olduğunu vurgulayan Okay, şu açıklamaları yaptı:
“160 dönümlük Beylerbeyi projemizde ön talep topluyoruz. Burada 140 konuttan oluşan kent villası yapacağız. Metrekare fiyatları 6 bin dolar seviyesinde bulunuyor. Basın Ekspres Yolu’nda yeni bir yer aldık. 200 konut ve ticari ünitelerden oluşan projede satışa çıkacağız. Libadiye’de Emaar arsasının yakınında da bir yerimiz var. Burada ise 300 ünitelik ofis yapacağız.”

Yurtdışında aktif rol alıyor

Mehmet Okay, Ant Yapı’nın yurtdışında da büyük ölçekli projelerinin olduğunu kaydederek, dünyanın en büyük müteahhitleri arasında ilk 100’de yer aldıklarını söyledi. Yurtdışında yaklaşık 15 şantiyede 1 milyar doların üzerinde proje geliştirdiklerini ifade eden Okay, Rusya’daki Soçi Olimpiyat Köyü ile 330 metreyle Avrupa’nın en yüksek binasının inşaatını sürdürdüklerini açıkladı.

Arsa fiyatları büyük sıkıntı

Mehmet Okay, gayrimenkul sektörünün en büyük sıkıntısının arsa fiyatlarından kaynaklandığını belirterek, “Türkiye’de gayrimenkulün gelişmesi için her şey var. İhtiyaç ve talep var, deprem riski var, göç var ama arsa fiyatları çok pahalı. Arsa maliyetleri yüzde 70’lere geldi. Buna bir çözüm bulmak gerek” dedi.

‘Mütekabiliyet Türk dünyasını buluşturacak’

Arap Ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği Başkanı Abdullah Çiftçi, nüfusunun giderek yaşlanacağı öngörülen Türkiye için yurt dışındaki yaklaşık 175 milyonluk soydaşın büyük potansiyel olduğunu, bu kapsamda Mütekabiliyet Yasası’nın Türkleri Anadolu coğrafyasında birleştirebileceğini belirtti.
Çiftçi, Türkiye’nin Mütekabiliyet Yasası ile Avrupa ve ABD’nin yanı sıra Arap dünyası, Asya, Afrika ve Türk dünyasına açıldığını söyledi.
Yasaya sadece ekonomik açıdan bakmamak gerektiğine işaret eden Çiftçi, “Yasanın sosyal boyutu da var. Afro-Avrasya coğrafyasına daha 90 yıl önce İstanbul’dan yön veriliyordu. Bu nedenle bu coğrafya birbirine akrabadır. Türkiye, yasayla tarihi misyonuna uygun olarak akrabalara yeniden kaynaşma, komşu olma şansı veriyor” dedi.

Türkiye özlemi
Çiftçi, yasayla Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan’ın yanı sıra Doğu Türkistan, Tataristan, Çuvaş, Altay, Karaçay, Balkar, Balkanlar, Irak, Afganistan, İran ve diğer bölgelerdeki Türklerin Anadolu coğrafyasında yeniden komşu olacaklarını söyledi.
Rusya, Çin, Balkanlar ve Türk Cumhuriyetleri’nde yaşayanların daima bir Türkiye özlemi bulunduğunu anlatan Çiftçi, şöyle devam etti: “Türkler, yaşadıkları ülkelerin ekonomilerinde önemli rol oynuyorlar ve yönetimlerinde söz sahibiler. 75 milyonluk Türkiye, 175 milyon soydaşa sahip. Önceden Türkiye ekonomik ve siyasal nedenlerle soydaşlarına yeterince sahip çıkamadı. Ama mütekabiliyetle soydaşların Türkiye’den konut edinmesinin önü açıldı.”
Çiftçi, dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan Türklerin, Anadolu’da ev alarak kaynaşmasının yeni bir sinerji oluşturacağını, Türkler arasındaki ticari köprünün kendiliğinden oluşacağını dile getirdi.

‘Yasa daha iyi tanıtılmalı’

Ülke dışında yaşayan yaklaşık 175 milyonluk soydaşın Türkiye için potansiyel taşıdığını ifade eden Çiftçi, “Bu nedenle Mütekabiliyet Yasası, daha iyi tanıtılmalı ve özendirilmelidir. Hatta devlet bankaları özel krediler açmalıdır. Yasa, Türkiye’yi ‘anavatan’ olarak hissedenleri, Anadolu coğrafyasında birleştirecek, kaynaştıracaktır” dedi.

Konutder’in Cannes panelinde 3 önemli isim konuşmacı olacak

Soyak Holding CEO'su Emre Çamlıbel, Fer Yapı Yönetim Kurulu Üyesi Ramadan Kumova ve Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı Fransa’nın Cannes kentinde 12-15 Mart tarihleri arasında düzenlenen MIPIM'deki ‘Emlak Profesyonelleri İçin Lider Gayrimenkul Etkinliği’ne katılacak. Bu yıl Türkiye'nin Onur Ülke olarak yer aldığı etkinliğin ikinci günü Konutder’in ‘Türkiye Gayrimenkul Pazarında Fırsatlar' konulu paneline konuşmacı olarak katılan 3 önemli isim önemli açıklamalar yapacak. Moderatörlüğünü Emlak Konut GYO Yönetim Kurulu Üyesi Haluk Sur'un yapacağı panelle ilgili konuşan Soyak Holding CEO'su Emre Çamlıbel şunları söyledi:

‘Türkiye’nin getirisi yüksek’
“Türkiye'de gayrimenkul yatırım getirisi Avrupa'ya hatta Amerika'ya göre daha yüksektir. İşte bu bağlamda bu yıl Türkiye'nin onur üyesi olduğu MIPIM'de yabancılarla yaşanan tecrübelerimizi, Türkiye'nin sunduğu özel fırsatları, Mütekabiliyet Yasası'nın değiştirdiklerini bizleri dinlemeye gelen yabancılara anlatacağız. Türkiye'de hem güçlü bir iç talep hem de dış talep olduğunu vurgulayacağız.”
Kentsel dönüşümün ve memleketin ekonomik ve demografik özelliklerinin yabancı yatırımcılar için bir fırsat olduğunu vurgulayan Çamlıbel şöyle devam etti:
“Mütekabiliyet'le açılan yolu, kentsel dönüşümle sürdürülebilir kılmak çok önemli. Önümüzde her yıl ihtiyaç duyulan 600 bin konutun yanı sıra, yıkılarak ve yenileme esasına dayalı olarak yapılacak 8.5 milyon bina bulunuyor. Bu binaların yeniden projelendirilmesinde yabancı yatırımcı için sunulacak fırsatlar çok kritik önem taşıyacak.”

‘En değerli arazi’deki proje görücüye çıkacak

Özak GYO, 2013 yılının ilk lansmanı için gün sayıyor. Geçtiğimiz yılın ‘en değerli arazisi’ seçilen Özak GYO’nun Bayrampaşa’daki Hayat Tepe projesinin basın lansmanı 27 Mart’ta Çırağan Sarayı’nda gerçekleşecek. Lansman öncesi avantajlar sunan Özak GYO’nun bu fırsatı 24 Mart’ta sona erecek.
Hayat Tepe’nın yatırım değeri 200 milyon dolar. 3 bloklu bir proje olan Hayat Tepe’de yaşam Eylül 2014’te başlayacak.
546 konutluk bir proje olan Hayat Tepe’de 1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 daire seçenekleri bulunuyor.

Hemen teslim projede peşinatı 1 yıl erteliyor

İhlas Holding İnşaat Grubu’nun erken teslimlerle tamamladığı 2 bin konutluk ilk üç projesinde yaşam devam ederken, 780 konutluk Bizim Evler 4’te de teslimler 6 ay öne çekilerek yaşam başladı. Son daireler için 1 yıl peşinatı erteleme kampanyasının sunulduğu projedeki teslimlerin Mart ayı içinde tamamlanması hedefleniyor. Bizim Evler Satış Müdürü Mehmet Erhan Değerli, “Ispartakule’deki 4. projemizle bölgenin alışveriş çarşısının yer aldığı bir komplekse imza atıyoruz. Diğer projelerimizde de esas aldığımız sürdürülebilir kalite anlayışını Bizim Evler 4’te de devam ettiriyoruz” dedi.

Greenist’e özel 60 ay vadeye % 0.59 faiz yaptı

Saray Grup’un İstanbul Bahçelievler’de hayata geçirdiği Greenist konutlarında, Garanti Bankası’yla anlaşma yapıldı. Buna göre, projede 60 ay vadeye 0,59 faiz oranı uygulanacak.
Saray Grup Yönetim Kurulu Üyesi Talin Saraylı Dikici “Projemizi yaratmak üzere yola çıktığımızda önceliğimiz ulaşılabilir olmasıydı. Biz de yeşil alanları ve peyzaj mimarisiyle fark yarattığımız Greenist’te Garanti Bankası ile yaptığımız 60 ay vadeli, 0,59 faiz oranı ile konut sahibi olmanın en avantajlı fırsatını sunduk” dedi.
Toplam 175 daireden oluşan Greenist konutlarının bitiş tarihi Haziran 2014 olarak belirlendi.

Usta konferansında yalıtım ödülleri verildi

Isı yalıtım sektörünün en önemli aşaması olan uygulama alanında ön plana çıkan Güney Yapı İzolasyon’un yeni markası GNYAPI, yaklaşık 4 bin ustayı yöneten 330 ekip başının katılımı ile düzenlediği Usta Konferansı’nı gerçekleştirdi.
Yalıtım uygulamalarında işin kalitesini arttırmak için dikkat edilmesi gereken noktalarla ilgili aktarımların yapıldığı gecede başarı göstermiş en iyi 10 GNYAPI Ustası da ödüllendirildi.
Ödüllendirilen ustalar değerlendirilirken işin kalitesi, tamamlanma sürati ve uygulama esnasında yaşanabilecek temizlik sorunlarının önlenmesi gibi kriterlerin göz önünde bulundurulduğu belirtildi.

500 milyon $’lık yatırımın ilk halkası 29 Mart’ta açılıyor

Emay İnşaat ve Erko Grup işbirliği ile 500 milyon dolar yatırımla hayata geçirilen Brandium Yaşam ve Alışveriş Merkezi kapılarını 29 Mart’ta açıyor.
380 bin metrekarelik inşaat alanı içerisinde 60 bin metrekarelik kiralanabilir alanı bulunan ve 4 bloktan oluşan 1.150 konutluk yaşam alanı içerisinde, 1.600 kişi kapasiteli kongre salonunu 340 odalı 5 yıldızlı ve 255 odalı 4 yıldızlı Silence otelleri yer alıyor.
Bünyesinde 200’den fazla mağazası ile yüzde yüz doluluk oranını yakalayan Brandium Yaşam ve Alışveriş Merkezi’nin dünya mutfaklarından fast-food’a kadar farklı alternatifler sunan restoranları, bowling salonunu da kapsayan gençler için özel eğlence merkezleri, çocuk tiyatrosu ve modern sinema salonları, hipermarket, elektronik ve yapı marketleri ile yeni buluşma noktası olması planlanıyor.

Marka çeşitliliği
Anadolu yakasındaki ilk mağazasını 2 bin 400 metrekarede Brandium Yaşam ve Alışveriş Merkezi’nde hayata geçiren H&M, moda ve kaliteyi en uygun fiyatla müşterilerine sunduğu mağazasında kadın, erkek, çocuk koleksiyonlarının yanı sıra iç çamaşırı ve aksesuar ürünleri ile de yer alacak.
AVM, sahip olduğu marka karması ve mağaza büyüklükleriyle de dikkatleri çekiyor. Yapı market alanında Koçtaş mağazası, büyük mağazacılık alanında 2 katlı Boyner mağazası, elektronik market alanında Teknosa Exxtra, hipermarket alanında Macro Center ile öne çıkıyor.

50 bin ziyaretçi
Brandium AVM Genel Müdürü Sevilay Kaya, Brandium’daki mağazaların tamamına yakınının kiralandığını belirterek, 29 Mart’taki açılış öncesinde dekorasyon çalışmalarının hızlandığını söyledi. Ataşehir gelişiminin hızlandığını dile getiren Kaya, “Projemiz harita üzerinde bu ilçenin tam merkezinde bulunuyor. Öncelikle Ataşehir olmak üzere Anadolu yakasından ilgi göreceğimizi düşünüyorum” dedi. Kara, AVM’ye hafta sonları yaklaşık 50 bin ziyaretçi beklediklerini anlatarak, “Buranın açılışını kutlama havasında yapacağız. Açılışı 23 Nisan ile birleştireceğiz” dedi.

En iyi proje ödülü
İstanbul’un yatırım değeri en yüksek projelerinden biri olan Brandium Ataşehir projesi World Consumer Academy tarafından düzenlenen Uluslararası Avrupa Kalite Zirvesi Türkiye’nin En İyi Mimari Projesi de seçildi.

Nurol GYO’dan MIPIM çıkarması

Nurol Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, dünyanın emlak pazarı olarak kabul gören MIPIM Fuarı’na katılıyor. 12 - 15 Mart tarihleri arasında Cannes’da gerçekleştirilecek olan ve Türkiye’nin bu yıl ‘Onur Ülke’ olarak yer alacağı fuarda Nurol GYO, “EvOfisEv” konseptiyle gerçekleştirdiği Nurol Tower Projesi’ni tanıtacak.
Nurol GYO Genel Müdürü Musa Aykaç da, MIPIM Fuarı kapsamında 13 Mart’ta yapılacak Türkiye’de Gelişen Ofis Pazarı paneline konuşmacı olarak katılacak. Aykaç, İstanbul’un Türkiye’deki ofis yatırımlarının merkezinde olması ekseninde piyasa değerlendirmesinde bulunacak.
Nurol Tower’da 4 metre tavan yüksekliği, ticari birimlerin bulunduğu çarşısı, 133 metre yükseklikte İstanbul manzarasının izlenebileceği Sky Lounge’ı, ortak kullanıma açık geniş toplantı salonları, concierge hizmeti gibi özellik sunuluyor.
Mecidiyeköy’e yeni yapılacak olan Kabataş-Bağcılar metrosunun yakınında olan proje, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na ve Florence Nightingale Hastanesi ise yürüme mesafesinde yer alıyor. 73 ile 193 metrekare arasında değişen 243 üniteden oluşan Nurol Tower’ın teslimatları Haziran 2014’de gerçekleşecek.

Dönüşüm yalıtım için fırsat olacak

Türkiye’de enerjinin yüzde 34’ü konutlarda kullanılıyor. Binalarda harcanan enerjinin yüzde 80’i de ısıtma ve soğutma amaçlı tüketiliyor. Türkiye’deki 19 milyon binanın yüzde 85’inde ısı yalıtımı bulunmadığı düşünüldüğünde her yıl verimsiz tüketilen enerjinin tablosu daha net görülüyor.
XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Ertuğrul Yörük, boşa harcanan bu enerjiye artık dur denilmesi gerektiğine dikkat çekti. Ülkedeki mevcut binaların yüzde 85’inde ısı yalıtımı olmaması nedeniyle kaybedilen enerjinin maliyetinin yaklaşık 9 milyar 265 milyon dolara yükseldiğini söyleyen Yörük, “Enerjide dışa bağımlı bir ülke olmamıza rağmen enerji kaynaklarını plansızca harcamaya devam ediyoruz. Bu gidişe dur demezsek cari açığın bir numaralı sebebi olan enerji ithalatı ülke ekonomimizin üzerinde ciddi bir kambur oluşturmaya devam edecek” dedi.
Yalıtımsız binalarda yaşayanların yalıtımlı binalardakilere kıyasla yüzde 50 daha fazla fatura ödediklerini belirten Yörük, kentsel dönüşümün çok önemli bir fırsat olduğunu belirterek, “Yeniden inşa edilecek tüm binalara uluslararası standartlara uygun, CE belgeli malzemelerle yalıtım yapılırsa ülkemizin ısı yalıtımı olmayan binalar yüzünden gereksiz yere tükettiği enerjiyi azaltabiliriz” şeklinde konuştu.