01.06.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Türkiye ekonomisi 2023’ün ilk çeyreğinde, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4 büyüdü. TÜİK’in açıklamasına göre, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH), 2023 yılı birinci çeyreğinde yüzde 4.0 arttı. 2023 birinci çeyreğinde, bir önceki yıla göre hizmet sektörü yüzde 12.4, finans ve sigorta yüzde 11.2, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 8.1, inşaat yüzde 5.1, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 1.4 büyüdü. Tarım sektörü yüzde 3.8, sanayi ise yüzde 0.7 küçüldü. GSYH, 2023 yılının birinci çeyreğinde 4 trilyon 631 milyar 792 milyon TL oldu.
EYT etkisi de var
Hanehalkı nihai tüketim harcamaları 2023 yılının birinci çeyreğinde yüzde 16.2 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 5.3, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 4.9 yükseldi. Mal ve hizmet ithalatı, 2023 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 14.4 artarken, ihracat yüzde 0.3 azaldı.
İşgücü ödemeleri, 2023 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 126.1 artarken, işgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı yüzde 38’e ulaştı. EYT düzenlemesiyle birlikte kıdem tazminatı ödemelerinin artması, işgücü ödemelerinin katma değer içerisindeki payını yükseltti.
Sanayi ve tarımda deprem daralması
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye ekonomisinin dünyadan pozitif ayrıştığını belirterek, “Deprem ve küresel yavaşlamaya rağmen yüzde 4 büyüme olumlu olmuştur. Tüketimin yanı sıra kamu harcamaları da büyümeye destek vermiştir. GSYH’den işgücünün aldığı payın dikkat çekici biçimde artmış olması kapsayıcılık ve büyümenin kalitesinin iyileşmesi açısından olumlu bir gelişmedir. Diğer yandan, büyümeye ihracatın pozitif katkı vermesi için gerekli tedbirlerin alınması önem taşımaktadır” dedi.
‘En yüksek büyüyen ikinci ülkeyiz’
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Twitter açıklamasında, “Ülkemiz, verisi açıklanan AB ve OECD ülkeleri arasında yılın ilk çeyreğinde yıllık bazda en yüksek büyüyen ikinci ülke olmayı başarmıştır. Zorlu dış konjonktürün yanı sıra asrın deprem felaketini de yaşadığımız bu dönemde yatırım, üretim ve istihdamdan asla taviz vermedik. Mali disiplinle elde ettiğimiz mali alan sayesinde, depremin ekonomimiz üzerinde açtığı yaraları günbegün telafi ediyoruz” dedi. Sadece yüksek büyüme gerçekleşmediğini, büyümenin kapsayıcılığının korunduğunu ifade eden Nebati, işsizlikteki gerileme ve dar gelirlilerin milli gelirden aldığı paya dikkat çekerek, “Seçim belirsizliğinin ortadan kalktığı önümüzdeki dönemde, vatandaşlarımızın refah seviyesini daha ilerilere taşımaya kararlılıkla devam edeceğiz” ifadesini kullandı.