27.11.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
EKONOMİ SERVİSİ
Roubini, Türkiye Kalite Derneği (KalDer) ve TÜSİAD iş birliğiyle gerçekleştirilen 28. Kalite Kongresi’nde yaptığı konuşmada, dünya ekonomisinde en büyük riskin korumacılık politikaları olduğuna işaret ederek, ticaret, sermaye, iş ve emtiada kısıtlamalar olduğunu, mevcut teknoloji savaşlarının diğer ülkeleri de etkilediğini dile getirdi.
Türkiye’nin son 20 yıldır ekonomik büyümesinin ve ekonomik çeşitlenmesinin gayet iyi olduğunu ifade eden Roubini, “Finansal hizmetlerde ve endüstriyel açıdan gayet başarılıydı. Türkiye’nin hem Batı hem de Doğu ile iş yapabilmesi çok avantaj sağlıyor. Türkiye’nin nüfus artışı, doğru eğitim ve beceri kullanımıyla önemli bir ekonomi kaynağı olabilir” dedi.
Türk ekonomisinde son dönemde kırılganlık başladığını ifade eden Roubini, “Türkiye’de 2015’ten bu yana reform yapma süreci yavaşladı. Kredi politikası ve gevşek politika sebebiyle enflasyonda artış oldu. Türkiye ekonomisinde makroekonomik kırılganlığın yanı sıra jeopolitik kırılganlıklar da etkili oldu. Para birimi değeri kayba uğradı. Bu durumdan hem bankacılık hem de özel sektör etkilendi” dedi.
Cari açık azalıyor
Roubini, Türkiye’de ekonominin bu yıl yükselişe geçtiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Ekonomi daha istikrarlı hale geldi. Turizmin katkısıyla cari açığın azaldığını görüyoruz. Ekonomi iyileşmeye başladı ama bu iyileşme kırılgan ve suni. Türkiye’de parasal politikaların daha sıkı olması gerekiyor. Makroekonomik stabilizasyon anlamında bakacak olursak potansiyel bir büyüme için Türkiye’nin yapısal reformlara ihtiyacı var. Türkiye’de genç nüfusun istihdama katılması daha yüksek büyümesine katkı verecektir.”