Taşlı tarladan servet kazandı

Eskişehir’in Çifteler ilçesinde çiftçiler taşlı tarla olarak adlandırdıkları arazilerde verimin azlığından şikayet ediyordu. Taşlı tarlaların bulunduğu alan, ilçede tarım arazilerin satışında fiyat olarak en uygun yer olarak öne çıkıyordu. Taşlı ve verimsiz diye çiftçiler tarlalarından kurtulmak isterken, alıcı bulamıyordu. Zekeriya Özkan isimli üretici bölgeye gelerek çiftçilerden yaklaşık 7 bin dönüm tarla satın aldı. Uygun fiyata aldığı tarlaların önce taşını topladı. Topladığı bu taşları da kullanan Özkan, evinin temeline döşedi. Ardından tarlalara elma ağacı dikti. Bu yıl ilk kez ağaçlardan verim alan üretici yaklaşık 800 ton elma üretmeyi başardı. Bir servet niteliğinde para kazanmayı başaran üretici, ilçe halkına da örnek oldu. Diğer yandan taşlı tarla diye para etmeyen bölgede şuanda tarla fiyatları da üretici sayesinde yükseldi.

Konuyla ilgili konuşan 38 yaşındaki Ziraat Mühendisi Zekeriya Özkan, 4 yıldır Çifteler ilçesinde bulunduğunu belirtti. Çifteler’e arazi alımına 2014 yılında geldiklerini dile getiren Özkan, “2015 yılında ağaç dikimine başladık. Bu bölgede toplamda 7 bin dekarlık arazi alımı ve ağaç dikimimiz var. Toplamda 4 bölgeden oluşuyor. Emirdağ kavşağından Hamidiye kavşağına kadar bölgelerimiz var. Bu bölgede şu anda 1 milyon ağacımız var. Bizim asıl işimiz meyve suyu fabrikası olduğu için direkt ham maddemiz kendi üretimimiz için planlandı. İklim koşulları elmaya daha uygun olduğu için bu bölgeyi tercih ettik. Biz burada dekardan tam verime yattığında 8 ile 10 ton arası ürün almayı planlıyoruz. Dekardaki 1 liradan satıldığında dekar getirisi 8 bin lirayı buluyor. Meyvecilik, diğer tarla bitkilerine göre daha bir hassas daha bir önemli ve 12 ay içinde çalışmamız gereken bir ürün oluyor. Kış dönemi tamamen budama yaz döneminde de bakım ve meyve olduğu için 12 ay bahçe içerisinde çalışmamız gerekiyor” dedi.

“Bölge meyvecilikle gelişecek”

Bölgede meyveciliğe daha önce önem verilmediğini ifade eden Çifteler Belediye Başkanı Metin Özen ise, “Bölgede meyvecilik yapamazdık. Nedeni, sürekli kırağı vurmasıydı. Meyve alamadığımız için meyveciliğe önem verilmezdi. Ama teknolojinin, araştırmanın bize verdiği faydalardan biri bu. Elma ağaçlarıyla beraber 7 bin dekar bir alanda şu anda elmacılık var. Birkaç yıldır da takip ediyoruz herhangi bir sıkıntı yaşamıyoruz. Burada yaklaşık olarak 50 kişi çalışıyor. Burası fazla değerli bir arazi değildi. Taşlık bir araziydi. Şu an kıymete bindi. En güzel arazilerden biri oldu. Arpa, buğday ve pancar ekemiyorsun ama bu meyvecilikte çok kıymetli bir arazi oldu. Evet, bu yıl meyvelerin çoğu fabrikaya gitti, ama önümüzdeki yıllarda soğuk hava tesisi kurulması lazım. Belki meyvecilik bu kadar ilerledikten sonra meyve fabrikaları da buraya gelecek. Kendim de çiftçilik yapıyorum. Böyle bir alanda bizim de bir meyve ağacımız olsun, seracılığımız olsun. Bilmeden bir şey yapılmaz. Şu anda elmacılığının nasıl bir şey olduğunu öğreniyoruz” şeklinde konuştu.