16.11.2021 - 16:16 | Son Güncellenme:
AA
Taşkesenlioğlu, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) tarafından bu yıl 5'incisi düzenlenen Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi'ndeki konuşmasında, sermaye piyasalarının son dönemde önemli bir ivme kazandığını, uzun yıllardır hedefledikleri ve çaba harcadıkları bir yönde gelişim gösterdiğini söyledi.
Uzun zamandır 1 milyon civarında seyreden yatırımcı sayısının 2,4 milyona yükseldiğini dile getiren Taşkesenlioğlu, "Tarihimizin en yüksek halka arz sayısına ulaşılması ve geçtiğimiz dönemde 10 milyar TL'nin altında kalan günlük ortalama işlem hacimlerinde, 30 milyar TL'nin üstüne çıkılması gibi birçok gösterge, Türkiye sermaye piyasalarının seviye atladığını göstermektedir." diye konuştu.
Taşkesenlioğlu, son iki yılda toplam yatırımcı sayısının 2 katına çıktığını, 20-34 yaş aralığındaki genç yatırımcı sayısının 4 katının üzerine ulaşarak 690 bine yükseldiğini belirtti.
Sayıların, sermaye piyasasına olan ilginin merkezinde pay senetleri ile ilk defa tanışan genç yaştaki tasarruf sahiplerinin olduğunu gösterdiğini ifade eden Taşkesenlioğlu, bu durumun gelecek açısından umut vaat ettiğini söyledi.
Taşkesenlioğlu, bu ilgiyi sürdürülebilir hale getirmek, sermaye piyasalarını bu seviyede tutabilmek ve daha ileri taşıyabilmek için tüm sektörün eskisinden daha fazla çaba harcaması gerektiğini vurgulayarak, piyasanın ihtiyaçlarını yakından takip etmenin, gelişmeleri doğru okumanın ve sık sık öz eleştiri yapmanın sektörü daha ileri taşıyacağını dile getirdi.
Manipüle girişimlerine 2020-2021'de 265 milyon TL ceza
Ali Fuat Taşkesenlioğlu, tasarruf sahiplerinin, sadece kendi kararlarının sonuçlarını göreceklerinden emin oldukları, şeffaf ve güvenilir bir piyasayı hedeflediklerini belirtti.
Bu konuda, SPK olarak kendilerine düşen sorumluluğun farkında olduklarını ifade eden Taşkesenlioğlu, şunları kaydetti:
"Tasarruf sahiplerinin güvenli bir ortamda yatırım yapabilmeleri için, gözetim ve denetim faaliyetlerimizi süreklilik esasıyla yerine getiriyoruz. Yatırımcı sayısı ve işlem hacimlerindeki artışlarla birlikte ve dijital mecraların gelişmesiyle beraber, özellikle sosyal medya üzerinden piyasayı manipüle etme girişimlerinin arttığını gözlemliyoruz. SPK olarak piyasa bozucu eylemlerdeki artışa karşı biz de artan gözetim ve denetim faaliyetlerimizle karşılık veriyoruz. Bu işlemlere yönelik, 2018-2019'da kurulca verilen toplam para cezası tutarı 49 milyon TL iken 2020-2021'deki toplam para cezası tutarı 5 katını aşarak 265 milyon TL olmuştur."
Taşkesenlioğlu, son bir yılda yatırımcı sayısında gözlemlenen artışın, sermaye piyasalarında kalıcı olabilmesi ve devamının gelebilmesi için, yatırımcıların piyasaya açılan kapısı durumunda olan aracı kurumlara da önemli görevler düştüğünü, daha sorumlu hareket etmeleri gerektiğini vurguladı.
Müşteriyi iyi tanımanın önemine değinen Taşkesenlioğlu, "SPK olarak bizim tedbir uyguladığımız kişilerin ve onlarla ilişkili olan şahısların farklı kanallardan piyasaya gelerek piyasa bozucu eylemlerine devam etmelerine sizlerin müsaade etmemesi bizlerin en tabii beklentisidir. Aracı kurumların gerekli özeni göstererek piyasa bozucu eylemler ve manipülasyonlar konusunda SPK’nin gözü ve kulağı olmasını bekliyoruz." diye konuştu.
Yatırımcılara "anonim hesaplara itibar etmeyin" uyarısı
SPK Başkanı Taşkesenlioğlu, bazı yatırımcıların kısa vadede yüksek kazanç hayaliyle sosyal medyadaki anonim hesaplara itibar göstererek işlemler yaptıklarını üzülerek gözlemlediklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"SPK olarak, halka açık şirketlere ortak olan yatırımcıların haklarını korumak amacıyla çalışıyoruz. Ancak yatırımcılarımız, finansal okuryazarlıklarını artırmadan, hesap kitap yapmadan, bir manipülatörün ya da anonim hesabın peşine takılıp işlem yaparak zarar ederlerse de tek sorumlunun kendileri olduğunu bilmeleri gerekir."
Taşkesenlioğlu, son dönemde sermaye piyasalarının ana gündem maddesi olan halka arz süreçlerinin merkezinde fiyat tespit raporlarının yer aldığını söyledi.
Bu raporları, şirketlerin mevcut durumlarına, gelecek projeksiyonlarına ve nihai olarak tasarruf sahiplerinin yatırım kararlarına esas teşkil ettiği için oldukça önemsediklerini ve yakından takip ettiklerini vurgulayan Taşkesenlioğlu, "Sermaye piyasaları gibi birbirine bağlılık oranının yüksek olduğu ve dolayısıyla finansal bulaşıcılığın yoğun olabildiği alanlarda, bir kötü örnek bile tüm piyasaya zarar verebilmektedir. Halka arzlarda da bu riski gözetiyor ve fiyat tespit raporlarındaki varsayımlara imza atan aracı kurumların halka arzlardaki ana paydaşlar olan şirketlerin ve yatırımcıların hak ve menfaatlerini korumak adına, hassas dengeyi gözeterek doğru fiyatlama için titiz bir biçimde çalışmaları gerektiğini vurguluyoruz." şeklinde konuştu.
Taşkesenlioğlu, fiyat tespit raporlarına imza atan aracı kurumların ve uzmanların gelecek dönemlere yönelik varsayımları konusunda başta SPK olmak üzere tüm paydaşlara karşı sorumlulukları olduğunu sözlerine ekledi.