20.02.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
HANİFE BAŞ - TECH KÖŞE
Teknoloji girişimleri startup’lar artık günümüzde ülke ekonomilerinin yeni lokomotifleri. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de startup’ların gelişmesi için tohumlar ekiliyor. Startup’ları kuracak gençleri yetiştirmek çok önemli. Burada kod yazma eğitimleri öne çıkıyor.
Kod eğitimleri henüz ülkemizde ilköğretim müfredatlarında yok. Özel birtakım okullarda ise öğretildiğini biliyoruz. Dezavantajlı genç ve çocukları akranlarından geri bırakmamak için ise kod yazmayla ilgili sosyal sorumluluk projeleri artmış durumda. Adeta bir kod yazma seferberliği yaşanıyor.
Aslında kod yazımı çok önemli… Bilgisayarların çalışmasını sağlayan programlar, internet siteleri, her geçen gün sayıları artan mobil aplikasyonların hepsi aslında birer ‘kod’ ürünü. Yani hepsi birer yazılım dili olan kodlamaya ihtiyaç duyuyor.
Yazılımın dili olan ‘kod’ları ise çocukluktan öğrenmek çok büyük artı sağlıyor. Geleceğin girişimcilerinin yetişmesine ön ayak oluyor.
Bilgisayar başında...
Kod projesine giren pek çok şirket var. Finansbank, Microsoft Türkiye ve Habitat ortaklığıyla ‘Minik Parmaklar Geleceği Programlıyor’ projesini hayata geçirdi. Ardından Garanti Bankası ‘Geleceği Yazanlar’a start verdi… Kod yazma eğitimlerine sosyal sorumluluk projeleri arasında yer veren firmalardan biri de Vodafone Türkiye… Onların farklı olarak yaptığı ise bu eğitimlere en son Suriyeli mülteci çocuklarını da dahil etmeleri... SAP ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin geçen yıl bu yönde bir projesi olmuştu.
Vodafone Türkiye, Şanlıurfa’da mültecilere yönelik kod yazma projesini duyurdu. Bugüne kadar 5 ilde 1.330 yerli öğrenciyi bu eğitimlerden geçiren kurum, Habitat işbirliğiyle bu kez 250 Suriyeli mülteci çocuğu gündemine aldı. MIT’nin scratch kodlama programını öğretiyor.
‘Analitik düşünmeye yardım’
“Eğitimler erken yaşta analitik düşünceye sahip olmalarını sağlıyor. Bilgisayar dilinde algoritmalar düşünüyorlar. Türkiye’nin dijital dönüşümünde çocukların, gençlerin rolü çok önemli. 5 ilde, 7-14 yaş arasındaki çocuklara eğitim veriyoruz. 2016 yılı genelinde toplam 1.330 çocuğa ulaştık. Türkiye’de başlattığımız bu projeyi diğer Vodafone ülkelerine de taşıyacağız. Burada geliştirilen bir projenin grup bünyesinde kullanılması için de çalışacağız.”
Süel’in verdiği bilgiye göre, Vodafone Türkiye Vakfı bugüne kadar 29 milyon TL’lik bütçeyle 4 milyon kişiye dokundu.
MÜLTECİLER UNUTULMADI
Bu program için Vodafone Türkiye CEO’su Colman Deegan ve Vodafone Türkiye Vakfı Başkanı Hasan Süel, Şanlıurfa’daydı. Deegan, yeni dönemde eğitim ve kodlama alanında projeler geliştirmekten heyecan duyduklarını belirterek, kodlamanın sektörlerinin bir parçası olduğunu ve çok yaygınlaştığını söyledi.
Geleceğin teknolojide olduğunu dile getiren Deegan, Suriyeli çocuklar için proje başlattıklarını ve 4 ayda 250 çocuğu daha eğitime alacaklarını aktardı. Projeye kız çocukların katılım oranı da yarı yarıya. Deegan, kız çocuklarının bu alanda başarılı olduğunu belirtti. Suriyeli çocuklara ise Arapça eğitim veriliyor. Deegan, Türkiye’de başlatılan bu projenin Vodafone Grubu’nda kısa sürede örnek bir proje haline geleceğine inancının tam olduğunu da vurguladı.
Cep vurdu, fotoğraf ‘profesyonel’ oldu!
Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de fotoğraf sektörü cep telefonlarıyla yarışıyor. Yeni ceplerdeki üstün özellikli kameralar özellikle giriş seviyesinde fotoğraf makinesi satışlarını vururken, sektör profesyonele kaymış durumda.
Cep telefonları nedeniyle sektörde satışların azaldığına dikkat çeken Gündoğdu, “Geçen yıl bizim satışımız 80 bin adet oldu. Ceplerin bu rekabeti nedeniyle sektör şekil değiştiriyor. Üst segmente kayıyor. DSLR makinelere odaklanıyoruz. Adette az görünebilirler ama cirosal olarak bu segment öne çıkıyor” dedi.
Canon olarak Türkiye pazarına her yıl 6-7 model sunduklarını da aktaran Gündoğdu, “En çok satan modelimiz 1300D. DSLR bir model. Yeni piyasaya sunduğumuz M6 ise kompakt bir model. Kurlar nedeniyle 2017 yılında fiyatlara zam yapmak durumunda kaldık. Artık insanlar kompakt, taşınması kolay ve aynasız makineleri tercih ediyor. Cep telefonlarıyla rekabette de bu modeller iyi satıyor. Yeni M5 ve M6 modellerini bu segmentte rekabet için piyasaya sunduk” diye konuştu.
Yenİ aynasız M 6 geldİ
Canon, yeni aynasız fotoğraf makinesi EOS M6’yı tanıttı. 24.2 megapiksel APS-C boyutlu sensör, dual pixel CMOS AF ve Digic 7 dahil en son fotoğraflama teknolojileriyle donatılan bu yeni model, yanınızda her yere götürebileceğiniz kompakt bir gövde içinde DSLR hızları ve kalitesi sunuyor. EOS M6’nın LCD ekranı sayesinde sıra dışı açılardan çekimler yapabilir ve fotoğraf makinesini açtığınız anda çekime hazır olursunuz.
YENİ ÜRÜN
Zenfone’lar raflarda
Asus ZenFone 3 ailesinin yeni modelleri Laser ve Max satışa sunuldu. Laser, Android işletim sistemine sahip akıllı telefon ailesinin yeni üyesi olarak alüminyum gövdesi, ikinci nesil lazer odaklama ve elektronik görüntü sabitleme özelliğine sahip kamerası ile öne çıkıyor. 175 gram ağırlık 8.3 mm’lik inceliğe sahip Zenfone 3 Max, uzun sürelere varan kullanım süresi ve 4100 mAh’lık batarya kapasitesi ile kompakt özelliklere sahip bir model. Ters şarj özelliği ile taşınabilir güç kaynağı haline getirilebilen cihaz, diğer mobil cihazları şarj etmek için de kullanılabiliyor.
YENİ UYGULAMA
Bakıcıyı dijitale taşıdı
TeknoSA’ya İnnova altyapısı
Türk Telekom’un bilgi teknolojileri çözümleri sağlayıcı iştiraki İnnova, Türkiye’nin önde gelen teknoloji perakende zincirlerinden TeknoSA’nın tüm mağazalarının iletişim ve ödeme altyapılarının yenilenmesini içeren “Bağlantılı Mağaza” projesini tamamladı.
Türk Telekom açıklamasına göre, İnnova, TeknoSA mağazalarının iletişim ve ödeme altyapısının en yeni ve güvenli çözümlerle yenilenmesini içeren projeyi tamamladı. İnnova, “Bağlantılı Mağazalar” projesi kapsamında Türkiye çapındaki tüm TeknoSA mağazalarının iletişim altyapılarının yenilenmesi, eski tip yazarkasalar yerine yeni nesil ödeme kaydedici cihazların (ÖKC) kurulum ve entegrasyonu ile fiber bağlantı altyapısının yenilenmesini gerçekleştirdi. “Bağlantılı Mağazalar” projesini 2015 yılında başlatan TeknoSA, projenin tamamlanmasıyla tüm mağaza çalışanlarını da entegre bir platform üzerinde birleştirmiş oldu.
‘Mutfakta’ Türkiye var...
Ekonomi Bakanlığı bünyesinde faaliyetlerine devam eden İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği’nin milli katılım organize ettiği ve bireysel başvurular ile 140 ev ve mutfak ihracatçısı firma, sektöründe dünyanın en büyük fuarı olan ve bu yıl 69’uncusu düzenlenen Ambiente’ye çıkarma yaptı.
Almanya’nın 2017 yılında en büyük 5’nci tedarikçisi olmayı hedeflediklerine vurgu yapan İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Rıdvan Mertöz, “Mutfak sektörü 2016 yılında Almanya’ya 344 milyon dolarlık bir ihracat gerçekleştirmiş durumda. Almanya’nın 2016 yılında gerçekleştirdiği ev ve mutfak ekipmanları ithalatında 8’nci sırada yer alıyoruz. Almanya’ya mutfak sektörü olarak ihracat hedefimiz, 2017 yılında ihracatımızı yüzde 10 artırarak, Almanya’nın ithalatında ilk 5 ülke arasına girmek” diye konuştu.