EkonomiKamu yüzünden özel sektör yok ediliyor

Kamu yüzünden özel sektör yok ediliyor

06.08.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kur riskinin özel sektöre yüklenmesinin büyük zararlara neden olduğunu bildiren Koçbank Yönetim Kurulu Başkanı Karaçam, ‘Özel sektörü yok ederek başarılı olmak mümkün olamaz’ dedi

Kamu yüzünden özel sektör yok ediliyor

Kamu yüzünden özel sektör yok ediliyor

Kur riskinin özel sektöre yüklenmesinin büyük zararlara neden olduğunu bildiren Koçbank Yönetim Kurulu Başkanı Karaçam, ‘Özel sektörü yok ederek başarılı olmak mümkün olamaz’ dedi

KADİFE ŞAHİN / FİNANS SOHBETLERİ

Uygulanan döviz kuru politikasının risklerinin reel sektör ve özel bankalara büyük zarar verdiğini bildiren Koçbank Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Karaçam, "Kamunun neden olduğu hatalardan kurtulmak için özel sektör yok ediliyor" ifadesinde bulundu.
Karaçam, "Makro ekonomik büyüklüklere bakıldığında kur riskinin özel sektör, faiz riskinin de kamu üzerinde oluştuğu görülüyor. Dış borç ödemeleri nedeniyle devletin de kur riski var ancak kısa vadeli bakıldığında kurlardan en çok etkilenen özel kesim. Kamu kesimi döviz kurundan etkilenmiyor" dedi.
Daralmanın özel sektörün büyük bir bölümünü ayakta duramayacak bir noktaya getirdiğine dikkat çeken Karaçam, "Üç - beş ay içinde bu sıkıntılar daha da artacak. TL kaynakların tamamını kullanan Hazine, şimdi de döviz kaynakları kullanmaya ve bankalardaki likiditeyi çekmeye başladı. Şu anda ekonomi ve sistem devletleştiriliyor" diye konuştu.

Ayakta kalanlar azalıyor
Bu durumda büyümenin mümkün olamayacağını ifade eden Karaçam, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu kaynaklar da kamuya gittiği takdirde ekonominin büyümesi için kaynak nereden gelecek ve özel sektör nasıl büyüyecek? Özel sektör yok olduktan sonra yeni bir özel sektör mü kurulacak? Türkiye’nin başına bütün bu sorunları açan ve Türkiye’yi bu noktaya getiren kamu aynı şekilde kalacak ve özel sektör yok mu olacak. Özel sektörü yok ederek programı başarıya ulaştıramazsınız."

İç borç neden sorun haline geldi?
Hazine, geçmiş yıllarda kendi borçlanmasını çevirebilmek için bankaların yüksek kamu riski ile çalışmasını teşvik etti. Bankalar bundan büyük zararlar gördü. Bundan sonra elbette artık bankaların tekrar aynı iştahla Hazine kağıdı almaları söz konusu olamaz.

Bankalar bunu eskiden nasıl yapıyordu?
Açık pozisyondan yararlanıyorlardı. Oysa şimdi yeni Bankacılık Yasası’nda yapılan değişiklerle daha önce takip edilmeyen açık pozisyonlar nedeniyle bankalar fonlama imkanlarını kaybettiler. Zira bugüne kadar açık pozisyon ile fonladıkları kamu kâğıtlarını artık fonlayamaz durumdalar. Dolayısıyla 8 - 10 milyar dolar olan bu talep geri çekildi.

Tasarrufçu da farklı yaklaşmıyor...
Evet, çünkü TL tasarruf sahibi de kazancını dolar ile karşılaştırıyor. TL’nin ileriye dönük gücü düşünüldüğünde aradaki fark çok büyük. Dolar bazında TL yatırımların döviz yatırımları karşısındaki değer kaybı yüzde 30 oldu. Dolayısıyla bu koşullar altında iç borc dönüşünün kaynağını başka bir yerden beklemek lazım. TL’den değil. Bunu yeni program, piyasadan karşılanmadığı zaman Merkez Bankası kaynaklarından sağlamayı tasarlıyor. O zaman da piyasaya gelen arz TL yatırımlara gitmediği için dövize talep oluyor ve bu nedenle de döviz kurları sürekli yukarı doğru artış eğilimi gösteriyor.

Merkez Bankası para mı basıyor?
Monotizasyon devamlı yapılıyor. Merkez Bankası sisteme devamlı para enjekte ediyor. Para basıyor, bu da enflasyon demek. Enflasyon düşük çıkması da talebin daralmasından kaynaklanıyor. Para basılmadığı için enflasyon düşük çıkıyor değil.
Talep o kadar az ki daralan ekonomi içinde fiyatlar artamıyor. Yoksa ekonomik uygulamaların başarısı değil bu.

Dövizde düşüş beklemiyorum
Döviz tevdiat hesaplarında düşüş olduğunu, bunun da döviz kaynaklarının belli oranda yurtdışına transfer edildiğini gösterdiğini ifade eden Karaçam, "İtfa zamanlarında ellerinde hâlâ TL bulunan yabancılar yeni kâğıt almıyorlar. Dövize çevirerek çıkıyorlar. Bu nedenle itfa günlerinde döviz üzerindeki hareket çok önemli" uyarısında bulundu. Arzın çok kısıtlı olduğunu belirten Karaçam, "Talebin yüksek olduğu bu ortamda döviz kurlarının aşağı doğru inmesini beklememiz söz konusu değil" dedi.

Kur siyasileri disipline etti
Dalgalı kurun şu an tek yararı siyasi tercihleri disipline etmesi" diyen Karaçam, "Kurun siyasiler üzerindeki etkisini IMF de gördü. Anladılar ki siyasiler bir tek kurlardaki hareketten anlıyor, başka bir şeyi önemsemiyorlar. O nedenle döviz kurlarını serbest bıraktılar. Çünkü bir hata yapıldığı zaman ilk yansıması kurlarda görülüyor. Siyasiler de hemen tercihlerinde yeni bir düzenleme yapıyor’dedi.

Ankara-İstanbul sorunu sürüyor
Programın tanıtılması gerektiğini bildiren Karaçam, piyasalarla son bir aydır yakın bir temasa girildiğini söyledi. Bu konuda geç kalındığına ve ülkede hep bir Ankara ve İstanbul sorunu yaşandığına değinen Karaçam şöyle konuştu: "Piyasalar ile yakın temas Kemal Derviş’e çevresi tarafından verilen bilgilerin kontrol edilmesi açısından da önemli. Çünkü bilgiler kamu bakışıyla veriliyor. Olaylara ülke odaklı yaklaşmakla kamu odaklı yaklaşmak çok farklı."




EKONOMİ