23.09.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:
EYLEM TÜRK PERAKENDE
Hisar Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Erdoğan, Güney Asya’yı 2004 yılında vuran deprem ve tsunami sırasında Tayland’ın Phuket Adası’ndaydı. Eşiyle birlikte tatil yapıyordu. Sabah saatleriydi. Çift kahvaltı yapmak için kaldıkları otelin sahil kenarındaki restoran bölümüne indi. Bu restoran hemen kumsalın yanındaydı. Ahmet Erdoğan şezlong bulamama ihtimaline karşı önce sahile inmeye karar verdi. Denize yakın iki şezlonga havlu koyacak böylece kahvaltı sonrasında yer sıkıntısı çekmeyeceklerdi.
Oda anahtarını masaya bırakıp sahile yöneldi. Daha ilk adımda donup kaldı. Deniz yoktu. Metreler boyunca geriye çekilmişti. Aklından ‘med-cezir’ olabilir mi diye geçirirken arkasından seslenen eşi onu sahile inmekten son anda vazgeçirdi. Geriye dönüp kahvaltı etmeye karar verdi. O sırada otelden bazı konuklar da geri çekilen denizin ardından, kabuk ve deniz yıldızı topluyordu.
Henüz kimse tehlikeyi fark etmemişti...
Dev bir su kütlesi peşlerindeydi
Ahmet Erdoğan kahvaltının sonlarına doğru sahildekilerin kendilerine doğru hızlıca koştuğunu fark etti. Sebebini çözememişti ama oradan hemen kaçmaları gerektiğini anladı. Eşiyle birlikte adanın içine doğru koşmaya başladılar. O sırada kendilerine kamyonete binmelerini işaret eden bir adam gördü. Bindiler. Onlarla birlikte İtalyan, İsveçli ve Kanadalı birkaç turist de kamyonete atladı. Tepeye doğru hızlıca yol almaya başladılar. Ahmet Erdoğan ardına baktığında ancak o an neden kaçtıklarını anlamıştı. Dev bir su kütlesi peşlerindeydi... Yarım saat kadar sonra tepeye ulaştılar. Bu tepe aynı zamanda kurtuluşları olmuştu...
‘Ertelemeyi bıraktım’
Erdoğan çifti günlerce süren mücadelenin ardından binlerce kişinin ölümüne neden olan bu felaketten kurtulmayı başardı. Peki bu deneyim o tarihten sonra Ahmet Erdoğan’ın hayatını, şirketini nasıl etkilemişti? Yaptığımız görüşmede ilk sorum bu oldu.
“Ertelemeyi bıraktım” diye yanıtladı ve şöyle devam etti: “Eğer şezlonga havlu bırakmak için sahile inseydim ve eşim beni vazgeçirmeseydi ne olurdu bilmiyorum. Çünkü çekilen denizin ardından kabuk ve yıldız toplayan bir çok turist dalgaların altında kaldı. Sonuç olarak yarın ne olacağını kimse bilemez. Bu olaydan sonra daha da iyi anladım. Bakış açımda radikal değişiklikler oldu. Projelerimi bir an evvel hayata geçirme konusunda bir motivasyon sağladı. 2004 öncesinde ekip olarak bir strateji belirlemiştik. Bu deneyim stratejilerimizi hayata geçirme noktasında heyecan yarattı diyebilirim. Kısa sürede daha çok şey yapmak istiyorsunuz. Bu nedenle Hisar’da hiçbir proje, atılacak hiçbir adım ertelenmiyor artık.”
Yurtiçinde 1.200 noktaya ulaştı Moğolistan’a iki mağaza açtı
Züccaciye sektöründe 43 yıllık tecrübeleri olduğunu söyleyen İsmail Erdoğan, Hisar’ın bugün Almanya’dan Azerbaycan’a, Birleşik Arap Emirlikleri’nden Çin’e kadar 32 ülkeye ihracat yaptığını belirtti. Erdoğan, “Herkesin Çin’e mal almaya gittiği bir dönemde bu ülkeye ürün satıyor olmak bence çok önemli” dedi.
Türkiye’de 1200 satış noktasına ulaştıklarını kaydeden Erdoğan, “Kısa sürede mağaza sayımızı 21’e çıkardık. Mağaza yatırımlarına hız kesmeden devam edeceğiz” dedi.
Yurtdışında da Mısır ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde mağazaları bulunduğunu belirten Erdoğan, Moğolistan’da da iki mağazaya ulaştıklarını ifade etti.
Swarovski taşlı çatak bıçak üretti
Sofra kurmanın bir sanat olduğunu anlatan İsmail Erdoğan, şöyle devam etti:
“İyi tasarımın herkese ulaşabilmesi amacıyla Hisar Studio’yu kurduk. Can Yalman ve İnci Mutlu gibi tasarımcılarla çalışıyoruz. Can Yalman’ın bu toprakların kültürü ve ruhunun sindiği tasarımlarıyla İnci Mutlu’nun sıradanlığın ötesine geçen tasarımları bize renk kattı.”
Hisar Studio’da Swarovski taşlarıyla süslü çatal bıçak takımının da yer aldığını belirten Erdoğan, “Ayrıca isme özel olarak tasarlanabilen Logo serimiz var. Çatal kaşık ve bıçaklara seçtiğiniz yazı karakteriyle tüketicilerimizin adını yazabiliyoruz” diye konuştu.
Çelik tencere, çatal, kaşık, bıçak üretimi yapan Hisar’ın 2 binin üzerinde ürün çeşidine sahip olduğunu kaydeden İsmail Erdoğan, ürün yelpazelerine cam koleksiyonunu da eklediklerini ifade etti.
Seramik iç kaplamalı tencere trendi
Nano teknolojiyle ‘Mercury Seramik Yapışmaz Tencere Seti’ni ürettiklerini söyleyen İsmail Erdoğan, bu setin iç yüzeyinin çizilmeye dayanıklı seramikten olduğunu belirtiyor.
Büyük Okyanus’a bir kişi sahip olacak
İsviçreli saat markası Edox’un ‘Grand Ocean 5 minutes Repeater’ adlı özel yapım saatlerinden yalnızca bir tanesi Türkiye’de satılacak. Değeri 65 bin TL olan saatlerden toplamda 30 adet üretildi. Grand Ocean (Büyük Okyanus) 5 minutes Repeater, saat başlarında ve her 5 dakikada bir çıkardığı özel tını sayesinde saate bakmadan saati öğrenmeyi mümkün kılıyor.
Edox Grand Ocean’ı Türkiye’ye getiren Mey Saat’in Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Yaman, bu saati “Evlatlara miras bırakılacak ilk şey” olarak tanımladı.
Koçtaş 19 şehirde 34 mağazaya ulaştı
Ev geliştirme perakendeciliği sektöründe faaliyet gösteren Koçtaş, Türkiye’deki 34’üncü, İstanbul’daki 7’nci mağazasını Bahçeşehir’de bulunan Akbatı Alışveriş Merkezi’nde açtı.
Bu mağaza ile birlikte Koçtaş, 19 ilde toplam 180 bin metrekare satış alanına ulaşmış oldu. 5 bin metrekarelik satış alanına sahip Koçtaş Bahçeşehir, 100 kişilik kadroyla müşterilerine hizmet verecek.
‘2014’te 100 mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz’
Tekin Acar’ın sektördeki yenilik ve gelişmelere liderlik eden bir marka olduğunu söyleyen Tekin Acar’ın Genel Müdürü Bülent Başaran, “Göreve geldiğim iki yıl boyunca müşterinin hissedeceği değişimleri yansıtmak için çalıştık. Yeni bir mağaza konsepti oluşturduk. İlk yıl hedefimi ‘kârlılık’ üzerine kurgulamıştım. İkinci yılda ise önceliği çalışanlarımızın etkinliği oluşturdu” dedi.
Selektif kozmetik perakende sektöründe yüzde 40 pazar payları olduğunu belirten Başaran, Tekin Acar Cosmetics mağazalarının 25 ilde faaliyet gösterdiğini vurguladı.
Başaran, “Şu an 63 mağazamız bulunuyor, yılsonuna kadar 7 açılış daha planlıyoruz. 2014 yılında 100 mağaza sayısına ulaşacak bir iş planıyla çalışıyoruz. Yıllık büyümemiz yüzde 20 civarında. Mağazalarımızda 150 markayla 8 - 10 bin çeşit ürün satışı gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.
358 bin kayıtlı müşteri
Tekin Acar’ın 358 bin kayıtlı müşterisi olduğunu kaydeden Başaran, şöyle devam etti:
“Tekin Acar Kart kullanıcıları sayesinde ulusal çalışmaların dışında bölgesel, hatta mağaza bazlı CRM çalışmaları yapabiliyoruz. Müşteri sadakati sağlayacak ve yeni müşteri kazandıracak projeler geliştirebiliyoruz. Müşterilerimizi yaş, cinsiyet, lokasyon gibi bilgilerin dışında yaptıkları tüm alışverişler ve marka ve ürün detayında takip edebiliyoruz.”
Mağazalarındaki ürünleri Avrupa fiyatlarına paralel şekilde satışa sunduklarını ifade eden Bülent Başaran, “Pazarın büyümesi için doğru fiyatlama lazım” dedi.
Mağazalarında kadın müşterilerin sayısının hâlâ yüksek olduğunu belirten Başaran, “Kadın müşteri oranımız yüzde 80 civarında. Ancak erkek ürünlerine de ilgi hızla artıyor” diye konuştu.
Mağazalarında toplam 420 çalışanı bulunduğunu anlatan Başaran, bu yıl 100 milyon TL ciro hedeflediklerini kaydetti.
‘Kekiyle birlikte cilt bakımına gelen var’
Gençler kadar üst yaş gruplarında da tercih edilen bir marka olduklarını anlatan Bülent Başaran, şunları söyledi: “Geniş bir yaş grubundan oluşan tüketicilerimizin beklenti ve ihtiyaçlarını gözlemleyebiliyoruz. Farklı bölgelerde farklı tüketici deneyimleriyle karşılaşıyoruz. Mesela İzmir Karşıyaka mağazamıza yanına pişirdiği kek ile gelen kadın müşterilerimiz var. Mağaza personelimizle birlikte çay içip kek yiyorlar. Beraberinde de cilt bakımı yaptırıyorlar. Gaziantep mağazamıza da çeyiz seti hazırlamak için geliyorlar. Onlarca ürünlük setler hazırlıyoruz. Tüm bu ihtiyaçlar doğrultusunda marka, ürün ve hizmet esaslarımızı belirliyoruz.”
Zegna Türkiye’de 20. yılını kutluyor
Zegna, Türkiye’deki faaliyetlerinin 20. yılını kutluyor. 1991’de İstanbul Nişantaşı’nda ilk mega mağazanın açan marka, 2007’de İstinyePark’ta yer aldı. Zegna koleksiyonları ayrıca Beymen’deki 14 özel bölümden oluşan dağıtım ağıyla sunuluyor. Marka yıllar içinde satış noktalarına Atatürk ve Sabiha Gökçen havaalanlarındaki iki mağazayı da ekledi.
Tuzla’da Zegna markaları için gömlek üreten bir fabrika kuran marka 400’den fazla çalışana sahip. Zegna Group, Türkiye’deki 20’inci yılını kutlamak için, sadece beş adet üretilen ve numaralandırılan kol saati ve kol düğmesiyle birlikte Couture Zegna Total Look Koleksiyonu’ndan, yıldönümü logosunu içeren özel bir seri sunuyor.
963 milyon euro ciroya ulaştı
Öte yandan Zegna’nın 2010’daki gelirleri, yüzde 21 oranında artarak 963 milyon euro’ya ulaştı. Şirketin vergi öncesi kârı da 140 milyon euro’ya çıktı.
New York halleri...
DKNY’nin New York’un enerjik havasından esinlenerek hazırladığı koleksiyonda modern desenler, kumaşlar, renkler, saflık ve canlılık bir arada sunulmuş. Yeni sezonda şehrin her rengi mevcut. Siyahlar, griler, nefti ve krem, pembe, kızıl rujlar, allık ve fondotön tonlarıyla iç içe. Kesimler basit, esnek ve üst üste giymek için ideal. Düz dikişler, siyah ve kontrast renklerde detaylarla işli. Örgüler,deri ve renkliler, kareli, çizgili ve ekose kumaşlarla kombinleniyor. DKNY yeni sezonda genç, kaygısız ve renkli.
Collezione’un en son mağazası Perlavista’ya
Collezione, Perlavista Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde tüketicilerle buluştu. Perlavista’nın ikinci katında bulunan Collezione mağazasında 2011-2012 Sonbahar-Kış sezonu ürünlerinin yanı sıra, önümüzdeki aylardan itibaren 2012 İlkbahar-Yaz sezonu ürünleri de satışa sunulacak.
Collezione mağazası, toplam 348 metrekarelik satış alanından oluşuyor. Sokağın ruhunu yansıtan ürünlere ağırlık veren marka, yurtiçi ve yurtdışında mağaza yatırımlarına devam ediyor.
GÜZELLİK NOKTASI
Dior’dan yeni nesil fondöten
Dior araştırma laboratuarları, yeni nesil uzun süre kalıcı fondöten üretti. Ürün yumuşak dokusuyla, gün boyu sabit kalan bir görünüm sunuyor. Dior, bu ürünle cilt bakımı ve fondöteni birleştirdi. Ayrıca Diorskin Forever şişesi de sıradışı detaylara özen gösterilerek tasarlandı.
MENEKŞE ÇİÇEĞİNDEN İLHAM ALDI
Moda tasarımcısı Diane Von Furstenberg, kariyerinde bir ilke imza atarak parfüm yarattı. Furstenberg, Chantel Roos işbirliği ile yarattığı parfümünde frangipani çiçeği ve menekşeden esinlenmiş. Parfümü, Sephora mağazalarında satışa sunulacak.
HENKEL, ÜRÜNLERİNE ARINDIRICIYI EKLEDİ
Henkel’in markalarından Diadermine, ürünlerine arındırıcı temizleme serisini ekledi. Diadermine ‘dengeleyici yüz yıkama jeli’, ‘arındırıcı temizleme kremi’ ve ‘arındırıcı peeling’den oluşan seri sivilce, akne ve siyah noktaya yönelik üretildi.
B’iota, Avrupa ve ABD'de şirket avında
B’iota Laboratuvarları, Amerika ve Avrupa’da kozmetikte dağıtım ağı güçlü bir şirketi satın almak üzere görüşmeler yapması için danışmanlık almaya başladı. Bioxcin, Bioblas, Bioder ve Nutraxin markalarının sahibi olan B’iota Laboratuvarları’nın Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Dündar, “Amerika, Fransa, İngiltere veya İspanya’da şirket almak istiyoruz” dedi.
Clean & Clear’den jel temizleyici
Johnson & Johnson, çatısı altında bulunan Clean & Clear markalı yeni cilt temizleme ürününü satışa sundu. Cildi kir, yağ,ve pürüzlerden arındırmayı hedefleyen yeni krem jel, kızarıklıklara ve sivilcelere yönelik üretildi.