01.07.2022 - 18:57 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Temmuz ayından geçerli olmak üzere yüzde 30 oranında bir ara artış yapıyoruz. Buna göre yeni asgari ücret net 5 bin 500 lira olacaktır" dedi. Peki asgari ücretin üzerinde maaş alanlar ne yapacak? Aynı oranda zam beklenir mi Prof. Dr. Sefer Şener ve Milliyet Gazetesi Yazarı Cem Kılıç önemli soruyu değerlendirdi. İşte detaylar...
Konuyla ilgili milliyet.com.tr'ye açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sefer Şener şu ifadeleri kullandı: "Asgari ücrette yeni düzenleme aslında bakıldığında çalışanları koruma yaklaşımının bir yansımasıdır. Çünkü Türkiye’de yaklaşık 30 milyonu aşkın istihdam yapılmaktadır. Dolaylı da olsa asgari ücret bu istihdamın tamamını etkilemektedir.
ASGARİ ÜCRETTE DİKKAT ÇEKEN 1 TEMMUZ DETAYI!
1 Temmuz itibarıyla asgari ücret zamlı olacak. Ayın kaçından ödenirse ödensin bugün itibarıyla zamlı maaş almaya hak kazandılar. Zamlar 1 Temmuz yani bugünden itibaren geçerlidir.
Eğer ücretli çalıştığının karşılığını peşin alıyorsa yani çalışmadan alıyorsa 1 Temmuz’da zamlı maaşı alacak. 1 ay çalışıp da maaşını alıyorsa o zaman 1 Ağustos'ta zamlı maaşını alacak.
Asgari ücret sadece asgari ücretliyi değil diğer çalışanları da etkilemektedir. Mevcut koşullar göz önüne alındığında 5 aylık enflasyon olan 35.3’ün üzerine çıkacak bir asgari ücretti. Ancak aralık ayında yüzde 50’lik artış yapılması bu oranın yüzde 30’larda kalmasına yol açtı. Teorik olarak şu anda bir asgari ücretlinin işverene maliyeti 7 bin 603 TL’ye çıkmış oldu.
Brüt maliyeti ise 6 bin 471 TL’ye çıkmış oldu. Dolayısıyla bu rakamlar düşünüldüğünde toplumun beklentisi yüzde 40’ın üzerinde olmasına rağmen ilk defa 6 ay da bir ara artış yapılması da en azından yılın kalan 6 aylık döneminde çalışanların bir nebze de rahatlamasına yol açacak bir uygulama olmuş oldu.
Asgari ücret enflasyondaki süreç göz önüne alındığında 6 ayda bir değişim yapılması da son derece pozitif bir yaklaşımdır. Şunu da unutmamak gerekmektedir. Yıl başında yüzde 50 şu an da yüzde 30 artış yapılmış olması kümülatif toplamda 6 ayda yüzde 80’lik bir asgari ücreti beraberinde getirmiş oldu. Ocak ayından bu yana asgari ücrette yüzde 80 artış gerçekleştirilmiş oldu.
YIL BAŞINDAN BU YANA ASGARİ ÜCRETE YÜZDE 95’İN ÜZERİNDE ARTIŞ OLDU
Kümülatif düşünüldüğünde yılbaşından bu yana asgari ücrette yüzde 95’in üzerinde artış yapılmış oldu. Sene başında 2 bin 825 olan asgari ücret 5 bin 500 liraya ulaşmış oldu.
Bütün bu rakamlar değerlendirildiğinde gelinen süreçte ciddi bir artış yapıldığını söylemek mümkündür. Şunu da unutmamak lazım hükümetin de bu artışa paralel olarak diğer bütün sektörlerin fiyat artışına gitmesinin önüne geçmesi lazım.
Asgari ücretteki artış açıklanmadan bile asgari ücrete zam yapılacak diye bunu fırsata çeviren işletmeler bulunmaktadır. Bunu hükümetin dikkatli bir şekilde inceleyip gerekli düzenlemeleri yapması elzem görünmektedir. Öbür türlü 3 ay sonra asgari ücretin yetersizliğini konuşmuş oluruz.
ASGARİ ÜCRETİN ÜZERİNDE MAAŞ ALANLARA NASIL YANSIR?
Diğer taraftan gelir vergisinden dolayı 300 liraya kadar bir artış da tüm işçilerde gerçekleşecektir. Devlet burada işverene katkı sağlayarak 100 liralık bir destek daha ilave etmiştir. Asgari ücretteki bu artış asgari ücretin üzerindeki kesime de uygulanacaktır.
Yani asgari ücretli değil de daha üst seviyelerde maaş alanlar bu artış oranı çerçevesinde maaşları artacaktır.
İŞSİZLİK MAAŞI, DUL VE YETİM MAAŞI NE KADAR OLUR?
Asgari ücret temeldir diğer bütün ücretlere bu şüphesiz yansıyacaktır.
Özellikle sayın Cumhurbaşkanı asgari ücreti açıklamadan önce memur ve memur emeklilerine de temmuz ayında yüzde 40’ın üzerinde zam yapılacağını teyit etmiş oldu. Hem memur maaşları hem asgari ücrete yapılan zam toplumda bütün çalışan kesimi etkileyecek bir davranış olmuştur."
AYNI ORANDA ZAM KAMU VE ÖZELDEN BEKLEYEBİLİR MİYİZ?
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Milliyet Gazetesi Yazarı Cem Kılıç şu ifadeleri kullandı: "Aslında kamuda asgari ücret rakamı çok yok. Kamuya ait iş yerlerinde özellikle toplu iş sözleşmelerinde... 700 bin taşeron çalışan da kadroya geçmişti. Onların da ücretleri zaten kamuda asgari ücret üzerindeydi. Kamuda aslında pek asgari ücretli çalışan kalmadı.
Özel sektör açısından bahsedersek... 4253 lira netle şu an açıklanan 5500 lira arasında çalışan çok sayıda insan var. Bir defa bu 5500 lira altındaki bütün ücretler 5500 liraya gelecek. Bunun altında bir ücret söz konusu değil. Ama yüzde 30'luk artış üst gelir gruplarına üst ücret gruplarına nasıl yansıyacak? Tamamen özel sektörün içinde bulunduğu konumla alakalı. Özellikle kurumsal işletmelerde toplu iş sözleşmesi düzenleme olduğu yerlerde genellikle bugün yapılan artış dikkate alınır.
Ama daha küçük ölçekli işletmelerde özellikle işletme maliyetlerinin yoğun olduğu işletmelerde bunun da altında görülebilir. Yüzde 20'de olabilir, yüzde 10'da olabilir. Ama bu zamanla neye sebebiyet verecek. Ücret seviyelerinde aynı artış yaşanmazsa ise... Asgari ücretle asgari ücrete yakın ücretler yaklaşacak. Makas daralacak. Şu an itibarıyla yaklaşık 14-15 milyon çalışanın ve 6.5-7 milyonu 4253 lira seviyesinde çalışmaktaydı. 5500 liraya çıkınca kaba bir hesapla 8-9 milyonun bu gruba dahil olacağını söyleyebiliriz. Türkiye açısından asgari ücret belirleyici bir ücret haline gelmiştir.
İSTİHDAMA ETKİSİ NE OLUR?
Bu oranın üzerine çıkılmış olsaydı açıkçası istihdam açısından da endişe duyardım. Ben bu yüzde 30'luk artışın istihdamda ciddi bir daralmaya ya da ciddi bir işsizliğe yol açacağını zannetmiyorum. Ama tek kaybım var o da şu. Zaten istihdamı oluşturan grup da var bunun içerisinde. O da kayıt dışı. Türkiye kayıt dışılığı 2021 sonu itibarıyla yüzde 31, yüzde 32'lere düşürdü. Yüzde 46'lardan geldi. Benim tek endişem elbette bu enflasyon süreç içerisinde maliyetleri kaldıramayan işverenlerin işsizlik yerine kayıt dışı yönelebilecek olmasıdır. Tabi bunun da iyi bir şekilde kontrol altında bulundurulması, denetlenmesi gerekir."