Gönüllüye yatırımın sosyal değeri 4 kat
11.05.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:
“Şehrin İyi Hali” etkinliklerinin dokuzuncu yılında 22 bin gönüllü gence ulaştıklarını belirten Akbank Marka ve İletişim Başkanı Beril Alakoç, “Yaptığımız her 1 TL’lik yatırıma karşılık 4.38 TL’lik sosyal değer yarattık” dedi.
Ebru Sungur / Eskişehir - Akbank, gençlerin gönüllülük projelerine katılmasını teşvik etmeyi amaçlayan “Şehrin İyi Hali” platformunu, kampüslere taşıyor. Dokuz yıldır olduğu gibi internetten erişimin de sürdüğü Şehrin İyi Hali, “turnesine” Anadolu Üniversitesi’nden başladı. Kampüsteki etkinlik Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Itır Erhart’ın moderatörlüğünde, Akbank Marka ve İletişim Başkanı Beril Alakoç, Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) Genel Müdürü Ayşe Kırımlı, müzisyen Harun Tekin, oyuncu Begüm Kütük Yaşaroğlu ve karikatürist Erdil Yaşaroğlu’nun katılımıyla gerçekleşti.
Sürdürülebilirliği insan odaklı bir yaklaşımla ele aldıklarını anlatan Beril Alakoç, “Şimdiye dek 22 bini aşkın üniversite öğrencisi Şehrin İyi Hali çatısı altında toplumsal sorumluluk projelerine katkı sundu. Böylece gençler sürdürülebilir bir dünya için emek verirken liderlik becerilerini, empati yeteneklerini ve sorumluluk duygularını geliştirdi. Şehrin İyi Hali projemizin sosyal etkisini hesapladık. Akbank olarak yaptığımız her 1 TL’lik yatırıma karşılık 4.38 TL’lik sosyal değer yarattığımızı gördük” dedi. Alakoç, dün Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde gerçekleştirilen Şehrin İyi Hali etkinliğinin 13 Mayıs’ta İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde gençlerle buluşacağını sözlerine ekledi.
Ayşe Kırımlı gençlere, nasıl gönüllü olabileceklerini anlatırken sivil toplumun artık bir iş kolu haline de geldiğini, şirketlerden STK’lara, STK’lardan şirketlere iş gücü geçişkenliğinin görüldüğünü belirtti. Harun Tekin ise, “Benim ‘bir’ derdim yok” diyerek pek çok toplumsal konunun kendisini harekete geçirdiğini anlattı. Etkinlik Harun Tekin’in söylediği şarkılarla sona erdi.
‘Bizi istifçi sanıyorlar’
Oyuncu Begüm Kütük Yaşaroğlu, eşi Erdil Yaşaroğlu ile birlikte sürdürülebilirliği günlük hayatlarının bir parçası haline getirdiklerini belirtirken, “Yoğurt kaplarını, şampuan şişelerini atmıyoruz. Eve gelen arkadaşlarımız bizi istifçi sanıyor. Bu plastik malzemeleri Erdil, heykellerinde kullanıyor” dedi.
