Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘faizler yüzde 4.6’ya düşşün’ açıklamasına iş dünyasından destek geldi.
Erdoğan bir önceki gün, “Ey finans sektörü bu yüksek faizlerle kimse bu ülkede yatırıma girmez. Bugün piyasa faizi yüzde 10.6. Bunu bizim çok daha iyi noktaya taşımamız lazım. Nasıl yüzde 4.6’ü biz taban yaptıysak, oraya doğru tekrar inmemiz lazım. O zaman göreceksiniz yeni yatırımcılar ortaya çıkacak” diye açıklama yapmıştı. İş dünyası yatırımın artması için faizlerin düşmesi gerektiğini teyit ediyor. Ancak bu sonuca ulaşabilmek için enflasyonun, cari açığın düşürülmesi ve Türkiye’de ara ürün imalatına teşvik verilmesi gerektiği belirtiliyor. İş dünyası banka kredilerinde vadelerin de uzatılmasını istiyor.
Yatırımın prangası yüksek faiz
İbrahim Çağlar / İstanbul Ticaret Odası Başkanı
Cumhurbaşkanımızın faiz oranlarıyla ilgili gösterdiği hedef seviyeyi son derece isabetli buluyorum. İş kapısı açmak, üretimi artırmak temel meseledir. Büyüme de paranın ayağındaki prangayı çözmekle sağlanır. O pranganın adı da yüksek faizdir. Yatırımcının rahat nefes alabilmesi için gereken en önemli enstrümanlardan biri faiz oranlarıdır. Yatırımcının önünün açılması için faizlerin yatırım yapılabilir seviyeye çekilmesi lazım.
Yeni uygulamalar bekliyoruzMahmut Hiçyılmaz Kayseri Ticaret Odası Başkanı
Tespit çok doğru. Bu faizlerle yatırım yapılması zor. Ancak belli politikalar uygulandıktan sonra bunların düşmesi beklenebilir. Tespite katılıyoruz ancak yeni hükümetten faiz oranlarını düşürecek politikalar üretmesini bekliyoruz. Faizler düşerse, yatırım ve istihdam artar. Faiz oranları doğrudan enflasyona bağlı, enflasyon düşerse faiz de düşer. Biz iş dünyası olarak yüzde 1’lere kadar düşmesini isteriz ancak ekonominin de buna uygun olması gerekiyor.
İçerideki pazarı da daraltıyor
Ahmet Sayar / Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Bşk.Türkiye’de faizlerin yüksek olması yatırımın ve ekonomik sistemin önündeki en büyük engellerden. Hem yeni girişimciler hem de ihracat yapan şirketler dezavantajlı oluyor. İç piyasanın hareketine de olumsuz etki yapıyor. Konut ve otomobil kredi faizleri yüksek olunca alım azalıyor. Faizler düşerse iç piyasa da hareketlenir ve borçlu girişimcilerin de yükü hafifler. Avrupa faiz oranları göz önünde bulundurularak oran belirlenmeli.
Kredi vadeleri de uzatılmalıEnder Yorgancılar /Ege Bölgesi Sanayi Odası Bşk. Faiz oranları yanında krediler için verilen vadeler de önemli. Vadelerin de artırılması gerekiyor. Avrupa’da finansmanlar 7-10 yıl vadeli veriliyor. Turizm sektöründe 15 yıla kadar krediler var. Ama diğer yandan bankaların da maliyet hesapları var ona göre fiyat veriyorlar. Maliyeti düşürecek olan unsuru da merkez bankaları tespit ediyor. Ona paralel olarak maliyet aşağıya inecektir bu da faiz oranlarına yansıyacaktır. Bu da istihdamı artıracaktır. Hepsi birbirine paralel.
Bu oranlarla yatırım imkânsız
M. Suat Hacısalihoğlu /Trabzon TSO Başkanı Bu oranlarla yatırım yapmak zor hatta imkansız denilebilir. Ayrıca faizlerin vadeleri de kısa oluyor. Bankalar faiz oranlarının risk değerlendirmesini yaparken dışarıdaki ile Türkiye arasında yüksek fark var. Kar oranları yüksek. Yatırım kredilerindeki faiz oranları düşerse yatırımın önü açılır. İç piyasadaki tıkanıklığın açılması için de bu
indirim gerekiyor. Avrupa ve batı ülkelerinde bugün faiz oranları sıfır ya da 0.25 gibi düzeylerde. Bizde de
döviz kredilerinde benzer rakamlar olmalı.
Paranın maliyetini piyasa belirler
Müjdat Keçeci /Denizli Sanayi Odası Başkanı Yatırımcı bir firmanın temsilcisi olarak gönlümden faiz ödemeden sıfır faizli kredi kullanmak geçer. Ama tabii ki para da dünyanın her yerinde maliyeti olan bir nesne. Piyasanın oluşturduğu kriterler fiyatını belirler. ABD’nin ve FED’in de kararları değerini belirlemede etkili oluyor. Türkiye’de bu değerin mümkün olduğunca düşük olması tercihimizdir. Şu anda piyasa şartlarının oluşturduğu değer var. Cari göstergeler de bunu belirliyor. Sanayici olarak hayalimiz düşük faiz.
Önce cari açık çözümlensin İbrahim Burkay Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Faizler bir sonuç. Tek başına faizleri kontrol etmemiz mümkün değil. Bunun için dış ticaret ve cari açığınızı çözmeniz gerekiyor. Cari açık vermezseniz yabancı paraya ihtiyacınız olmaz. Bunun için de Türkiye’de üretimi mümkün olan ara mal ve hammaddelerin ithalatı yerine üretimi sağlanmalı. Dış ticaret açığı düşünce faiz oranları da düşer. Piyasaların gerçekliği var, faizler yüksek o nedenle yatırım yapamıyoruz yaklaşımı sorunu çözmez.
Kalkınmada enerji öncelikli yere sahipCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu yıl 7’ncisi düzenlenen Atlantik Konseyi Enerji ve Ekonomi Zirvesi’nde enerjinin, Türkiye’nin kalkınma alanındaki çalışmalarının en başta gelen konularından biri olduğunu söyledi.
Erdoğan, dünkü zinvede, “Geçmişte hayal olarak görülen Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Bakü-Tiflis-Erzurum projelerini başarıyla hayata geçirdik. 2007’de ise Türkiye Yunanistan Enterkonnektörü ile Azeri gazının alternatif bir güzergah üzerinden Avrupa’ya ihracına vesile olduk” dedi.
Kerkük-Ceyhan, İran-Türkiye, Mavi Akım’ı hayata geçirilen diğer boru hattı projeleri olarak sıralayan Erdoğan, Azerbaycan’la geliştirilen Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı projesinin, Türkiye topraklarında inşa edilecek en uzun boru hattı olacağını, hatla Azeri gazının Türkiye’ye ve Avrupa’ya taşınmasının sağlanacağını söyledi.
Türkmen gazı başta olmak üzere alternatif kaynakların söz konusu boru hattına dahil edilmesi için de çalışma yürütüldüğüne değinen Erdoğan, Doğu Akdeniz, Irak ve Hazar bölgesiyle ilgili Türkiye’nin enerji merkezi özelliğini güçlendirecek yönde gelişmeler bulunduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Atlantik Konseyi Enerji ve Ekonomi Zirvesi’nde yaptığı konuşmada Türkiye’nin enerji merkezi özelliğinin daha da güçleneceğini dile getirdi.