Elektrikli milli tren geliyor

Yeşil dönüşümün iklim ve çevreye olduğu kadar ülke ekonomilerinde de büyük bir dönüşüme neden olması bekleniyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Türkiye’nin yeşil kalkınma devrimi için bakanlık vizyonunu ve bu kapsamdaki strateji ve projelerini anlattı. Karaismailoğlu, yeni teknolojiler, demir yolu yatırımları ve çevreci yeni nesil araç kullanımlarının yaygınlaştırılması için gerekli adımları atmaya devam ettiklerini belirterek, “Sürdürülebilir ve akıllı taşımacılık, yeşil liman, demir yolu taşımacılığının geliştirilmesi, yakıt tüketimi ve emisyonların azaltılması, mikro hareketlilik araçlarının yaygınlaştırılması için üst düzey strateji belgelerimizle yeşil kalkınma hedeflerimize hızlı adımlarla ilerliyoruz” dedi. Karaismailoğlu, bu kapsamda, “Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı”, “Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri Stratejisi ve Eylem Planı” ve “Sürdürülebilir, Akıllı Hareketlilik Stratejisi” ana çatıları altında eylem planlarını hazırladıklarını söyledi.

Bisiklet, elektrikli araç

Kentsel ortamdan fosil yakıtlı araçların aşamalı olarak kaldırılması, petrole bağımlılığın ve sera gazı emisyonlarının azaltılmasına katkı sağlayacak mevzuat çalışmalarını da yürüttüklerini vurgulayan Karaismailoğlu, kentlerde kısa, orta mesafe yolculukların yürüme, scooter, bisiklet ve toplu taşıma, uzun mesafe yolculukların paylaşımlı, elektrikli araçlar ve raylı sistemlerle yapılabileceği bir ulaştırma ağı tesis etmeye yönelik çalışmalarını sürdürdüklerinin kaydetti. Karaismailoğlu, yeşil dönüşüm vizyonunda demir yollarının da çok önemli bir yere sahip olduğuna işaret etti. Tasarım hızı saatte 176 kilometre, işletme hızı ise 160 kilometre olacak şekilde ilk milli ve yerli elektrikli tren üretimi için çalışmaları da tamamladıklarını anlatan Karaismailoğlu, şunları söyledi: “Trenlerimiz çok kısa süre içerisinde vatandaşlarımızın hizmetinde olacak” diye konuştu. Karaismailoğlu, ulaşım modları içinde demir yollarının, karbon emisyonunun azaltılmasında çok önemli bir ulaşım sistemi olduğunu belirterek, “TCDD 2025’e kadar tükettiği enerjinin yüzde 50’yi aşkın kısmını yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayacağız.”

‘Çevre hassasiyeti Kanal İstanbul’dur’

Bakan Adil Karaismailoğlu, Kanal İstanbul Projesi’ne de değinerek, dünyanın en büyük petrol ve zehirli atık taşıyan gemilerinin, İstanbul Boğazı ve İstanbul için can ve mal güvenliğinin yanında büyük çevresel riskler oluşturduğunu ifade etti ve şunları kaydetti:

“Çevre hassasiyeti konusunda hem ülkemizi ve hem de tüm dünyayı yakından ilgilendiren önemli ve asrın projesi Kanal İstanbul’dur. Dünyadaki benzer projeler incelendiğinde, İstanbul Boğazı gibi iki yakasında yüz binlerce insan bulunan başka bir su yolu yok. Boğaz, geçen gemi trafiğinin oluşturduğu riskler açısından her geçen yıl daha da tehlikeli hale geliyor. Yüz yıl önce yılda ancak 3-4 bin geminin geçtiği boğazlarımızdan, şimdi 50 bine yakın geçiş yapılıyor. Bu rakam 2050’de 78 bin, 2070’te de 86 bine ulaşacak. Kanal İstanbul Projesi, boğazlarımızda bir çevre faciasının önüne geçmek için zorunludur. Proje İstanbul Boğazı ve çevresindeki insanların can ve mal güvenliğini sağlanacak.”