Eczacılar ayakta

Eczacılar, yeni düzenleme geri çekilmezse, 1 Şubat’ta kamuya ilaç satmayacak, kepenk kapatacaklar.
Yılsonuna kadar Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ilaç protokolünün iyileştirilmesini isteyen eczacılar, ‘İki eczacının ortak olabileceğini öngören 6197 sayılı kanun taslağına’ şiddetle karşı çıkıyorlar.
2004’ten 10 bine yakın eczanenin kapanma noktasına geldiğini savunan eczacılar üç yılda kendi sermayelerinden hükümete 1 milyar YTL aktardıklarını belirtiyor.

Zincir eczane şu anda yasak
Eylemi düzenleyen Türk Eczacıları Birliği’nin (TEB) Başkanı Erdoğan Çolak, “İki eczacı biraraya gelerek ortaklık yapabilir deniyor. Bu düzenleme eczacının yanına güçlü bir sermaye verelim anlayışını getirir ki bu da zincir eczaneler yaratır. Buna karşıyız” dedi.
Çolak, düzenlemenin ardından büyük sermaye gruplarının eczane satın almaya başlayacağını belirtti.
Halen, eczanenin sahibi ve mesul müdürünün eczacı olması gerekiyor ve eczacı da birden fazla eczane açamıyor, başka bir işle uğraşamıyor. Çolak’a göre zincir eczaneler olduğunda, iş ehil olmayan grupların elinde toplanacak. Güçsüz eczaneler kapanacak, bu da istihdam sıkıntısını artıracak.

Kasadan 1 milyar YTL çıktı
İstanbul Eczacılar Odası Başkanı Semih Güngör de, son 4 yılda eczacıların sermayesinin yüzde 60 eridiğini belirtti. İlaçta çifte fiyat ve eşdeğer ilaç uygulaması nedeniyle eczacıların görünmeyen bir maliyetinin oluştuğunu belirten Güngör, bu maliyetten dolayı kendi kasalarından her yıl SGK bütçesine 340 milyon YTL kaynak aktardıklarını söyledi.

Eczacılar nelere tepki gösteriyor?
İlaçta çifte fiyat uygulaması: İlaç sanayicileri 2004’den beri SGK’ya ilacı iskontolu veriyor. Böylece sanayicinin SGK’ya verdiği fiyat ile aynı ilacın piyasadaki fiyatı farklı hale geliyor. Eczacılar perakende fiyatı üzerinden kendilerinden kesinti yapıldığı için SGK’ya fazladan para ödemek durumunda kaldıklarını savunuyor.

Sistem şöyle işliyor: Sanayici 100 liralık ilaçta SGK’ya yüzde 11 (10 YTL) indirim yapıyor. Bu ilaç eczaneye geldiğinde eczacı kârıyla birlikte fiyatı 150 YTL’yi buluyor. SGK’lı bir hasta geldiğinde, eczacı provisyon sistemine ilacı girildiği zaman, SGK iskonto olarak yüzde 11’ini (16 YTL) düşüyor. Sanayicinin 10 lira görünen iskontosu, eczanede perakende fiyatı üzerinde 16 YTL’ye çıkıyor. 6 YTL’lik görünmeyen maliyeti eczacı finanse etmek zorunda kalıyor.

Kârlılıklar kademeli hale getirildi: 2004’te eczacı kârı kademelendirildi. Kâr payları, 1-10 YTL arası ilaçlarda yüzde 25, 10-50 YTL arası ilaçlarda yüzde 24, 50-100 YTL arası ilaçlarda yüzde 23, 100-200 YTL arası ilaçlarda yüzde 16, 200 YTL ve üzerindeki ilaçlarda yüzde 12 olarak belirlendi. Ancak son 4 yılda 4 ve 5.ci kademedeki pahalı ve ithal ilaçların pazar payı yüzde 12’den yüzde 30’lar düzeyine çıktı. Eczacıların kârlılığı azaldı.

Referans uygulaması: Fiyat belirlenmesinde Avrupa’daki 5 ülkenin en ucuz olan ilaçları referans alındı. Fiyatların uyarlanmasıyla ilaç fiyatları son 4 yılda YTL bazında yüzde 70 geriledi. Referans fiyat yüzünden, yüksek fiyatlı ilaçları ödeme kapsamı dışında kalan firmalar fiyatını düşürdü. Ezcacı, daha önce pahalı fiyattan ilaç aldığı için zarara sokuldu.

Eşdeğer ilaç uygulaması: Piyasada daha ucuza satılan eşdeğer ilaçları bulunan orijinal ilaç üreticileri, kendi ilacını satabilmek için devlete bazı ilaçlarda yüzde 60’lara varan iskonto uyguluyor. Bu durumda, SGK sanayiciden aynı ilacı 40 liraya alıyor. Ama ilacın perakende fiyatı 100 YTL’nin üzerinde olduğu için, hastanın orijinal ilacı almakta ısrar etmesi halinde aradaki farkı kendisinin cebinden ödemesi gerekiyor.

- Sosyal Güvenlik Kurumu’nun reçete onay sistemi ayda 10 gün çalışmıyor, provizyon sistemi aksıyor.

Bakan Akdağ: Zincir eczaneden yana olmadık
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, hafta içinde gerçekleştirdiği sohbet toplantısında tepkiye yol açan yasal düzenlemeye ilişkin soruları da yanıtlamıştı.
“Hiçbir zaman Türkiye’de zincir eczaneler kurulmasından yana olmadıklarını, bakanlığın da böyle bir tasarısının bulunmadığını” anlatan Akdağ, şunları söylemişti:
“Bizim hazırladığımız taslakta iki eczacının ortak olabilmesi yoktu. Sonradan bazı milletvekillerinin hazırladığı taslak da geldi. Birçok eczacı yeterli sermayeyi bulamadığı için birilerinden para alıp ortak oluyor.
Yani gizli bir ortağı var.Tespit etmek de zor. İki eczacının ortak olması, belki bunu da ortadan kaldıracak yararlı bir uygulama da olabilir, ama eczacılar bunu istemiyorlarsa yapmayız.”