EkonomiDört koltuk bir ‘süper’e sığar mı?

Dört koltuk bir ‘süper’e sığar mı?

26.06.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Olay aslında yeni değil. Dört koltuklu süper otomobiller uzun zamandır yollarda salınıp duruyor. Peki, gerçekten bir süper otomobilde 4 koltuk olmalı mı? Dört koltuklu olmak, “süperliğe” sığar mı?..

Dört koltuk bir  ‘süper’e sığar mı

Düşünüyorum da, aslında ben bu konuyu kendi içimde sonlandıralı çok zaman olmuştu. Yani, bir süper otomobilin dört kişilik olup olmayacağına ilişkin tartışmadan bahsediyorum. Uzun süren “boşluğa bakış”lar, birkaç fincan kahve, yarım kilo kiraz, dört külah dondurma, 1.5 litre su, iki paket bisküvi, 3 adet CD eşliğinde... Sanırsın adam bitirdiği ilişkisinin muhasebesini yapıyor, depresyon geçiriyor, dünyanın bütün güncel problemlerine çözüm arıyor... “Geyik” konunun teki aslında. Üstelik tam da “Boş gezenin, boş kalfası” kafasına layık bir durum...

Peki, o zaman bu konuya neden mi geri döndüm? Tamamen bir dostumun sorusu üzerine tabii... “Dört kişilik süper otomobiller varmış. İyi mi onlar?”

Kendimi geçmişe dönmüş hissettim o anda... Hatta ergenliğime kadar uğramış bile olabilirim. Hani şu, bıyıklarımın “11’er kişilik iki takım” halinde halı saha maç yaptığı günlere... Ne yapayım, rahmetli babam, bıyıklarımın seyrekliğine bu terimi yapıştırırdı her seferinde... Oradan aklımda kalmış!

Bencillik önce gelir!

Dört kişilik süper otomobiller devri, aslına bakarsanız hiç kapanmadı, o yüzden de yeni açılmadı! Dolayısıyla bu tartışma çok uzun süreden beri var. Ancak bir detayı atlamamak gerek... Öncelikle “Süper lüks”ten mi, yoksa “süper spor” otomobillerden mi bahsediyoruz, buna karar vermeli!

Şayet “süper lüks”lerden bahsediyorsak, dört koltuk olması kadar normal bir durum yok. Hatta, bu tip otomobillerin “limuzin” olarak nitelenen “çekiştirilmiş” versiyonlarında daha fazla koltuk olduğu da görülmekte. Bu tip otomobiller, zaten genelde şoförlü olarak kullanıldığından, dört kişilik olması, hatta daha fazlasının da olması gayet doğal.
Ancaakk, iş “süper spor” otomobillere geldiğinde “kazın ayağı” yani iş değişir! Eskiden, ama çok eskiden, süpher spor otomobil kavramı pek yoktu. “Lüks” ya da “spor” otomobil kavramları vardı. Spor otomobiller denildiğinde, genelde akla üstü açık MG, Triumph gibi markalar, üstü açık/kapalı Corvette, “martı kanat” Mercedes, Mustang, BMW 507 gibi otomobiller gelirdi. Bu saydıklarımla birlikte ortalığa “naftalin” kokusu yayılmış olabilir, verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dilerim tabii...
O dönemlerde bu tip otomobiller, genel olarak “özgürlüğün” ve “varlıklılığın” simgesi olarak kullanılan zevk araçlarıydı. “Buram buram” bencillik kokan, sahiplerinin kendi zevklerine hitap eden, tek başına yalnız kalıp, rüzgarı hissetmek ya da eş/flört ile birlikte “turlamak” için üretilmişlerdi. “Zevk makineleri” de denildiği olurdu bunlara...

Ve kaynaşma vakti...

Mesela Mustang ve Camaro, ilk başından itibaren dört koltuklu olarak çıksalar da, mesela Corvette iki koltukluydu. Çünkü Mustang “ailenizin spor otomobili” mantığıyla üretilmiş, Corvette ise daha çok Avrupalı iki kişilik spor otomobillere karşılık geliştirilmişti.
İlerleyen yıllarda elbette bu zevkin, arkadaşlarla birlikte paylaşılması, sosyalleşme ve dostlarla kaynaşma gibi değerlerin ortaya çıkmasıyla, spor otomobillere ekstradan koltuk eklenmeye başlandı. Tabii bunların bir kısmının, “tabure”den hallice olduğunu, hatta sinema ya da stadyum tipi “katlanır” olanlarının da bulunduğunu hatırlatmakta yarar var... Tabii ilerleyen yıllarda işin daha da “cılk”ını çıkarıp, “3 koltuklu” bir süper spor otomobil olan F1’i çıkaran McLaren’i de burada anmakta yarar var. Tabii ki onu da, ondan yıllar öncesi Fransız Matra-Simca denemişti. Sadece sürücü ortada değil, makul yerinde oturuyordu!
Peki şimdilerde durum nedir? Ferrari FF ve California T4, Porsche 911, Ford Mustang, Nissan GT-R, Aston Martin Vanquish, Bentley Continental GTC, Maserati GranCabrio, Chevrolet Camaro gibi otomobiller, dört kişilik olarak geliştirilip, piyasaya sunulan modellerden birkaçı. Ancak söylemem gerek, “arka koltuklar” diye nitelenen yerler, genelde “oturmak”tan çok “ilişmek” ya da “sıkışıp, araçla bütünleşmek” görevini yerine getirmek amaçlı! Şayet “süper spor” otomobil zevki almak, ama aynı zamanda “adam gibi” arkada “insanlara eziyet etmeden” yolculuk etmek isteyenler için de alternatifler var çok şükür! Örneğin bir Porsche Panamera, Aston Martin Rapide gibi...
Şimdi tekrar başa dönüp, aynı soruyu sorarsak... Dört koltuk, bir “süper”e sığar mı? Cevabım, bu saatten sonra “Sığsa da olur, sığmasa da” şeklinde olur sanırım. Zira “Sofrayı kuran kaldırsın” misali, bırakalım bunu da “Alacak olan düşünsün!” derim...
Umarım pazar gününüz neşeli geçer... Katkıda bulunabildiysek, ne mutlu bize...