EkonomiDeri sektörü, atık olacak bir maddeyi işleyip ihraç ediyor

Deri sektörü, atık olacak bir maddeyi işleyip ihraç ediyor

14.03.2021 - 12:27 | Son Güncellenme:

Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Başkanı Gürkan Gözmen, deri sektörünün normalde atık olacak bir maddeyi pırlanta gibi işleyip ihraç ettiğini belirterek, "Ülkemize döviz girdisi sağlayan bir sektör olarak hayvan katliamı ve beslenme tercihleri ile ilgili konularla uzaktan yakından bir ilgimiz yok." ifadesini kullandı.

Deri sektörü, atık olacak bir maddeyi işleyip ihraç ediyor

Gözmen, son günlerde sosyal medyada ve bazı basın yayın organlarında çıkan "et tüketimi ve kürk" konulu haberlerle ilgili yazılı açıklama yaptı.

Haberin Devamı

Deri sektörünün normalde atık olacak bir maddeyi pırlanta gibi işleyip ihraç ettiğini belirten Gözmen, "Ülkemize döviz girdisi sağlayan bir sektör olarak hayvan katliamı ve beslenme tercihleri ile ilgili konularla uzaktan yakından bir ilgimiz yok." ifadesini kullandı.

Kürk hayvanlarının özel çiftliklerde sadece kürkü için beslenen ve eti yenmeyen hayvanlardan oluştuğunu aktaran Gözmen, şunları kaydetti: "Oysa etini yediğimiz ve kurbanda kesilen hayvanların derisi, atık ürün olarak deri ceket, yünlü deri ceket, ayakkabı, kemer çanta olarak, tabaklama esnasında çıkan ikinci ürünlerden de çok değerli kolajenler, kozmetik ürünleri ve gıda sektöründe jelatin ve salam, sucuk kılıfları ve benzeri ürünler elde edilerek insanlığın hizmetine sunuluyor. Doğa dostu bu ürünler gömüldüğünde sayılı aylarda eriyip yok oluyor. İnsanları veganlığa yönlendirmek başka bir konu ancak gündem oluşturmak için insanların duyguları ile yüzde 95'i ihracata çalışan sektörün emeğine, atık ürünlerden ekonomiye katkıda bulunan binlerce insanın ekmek yediği sektörün ve ürünlerinin bu konuyla karıştırılmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Satın alınan her bir deri ürün, çevreye verilen değerin somut ve açık bir göstergesidir. Oysa gerçek deri yerine tercih edilen petrokimya bazlı ürünler, yüzlerce yıl doğa tarafından yok edilemiyor. Geleceği düşünen her bir bireyin bu gerçeği göz önünde bulundurması büyük önem arz ediyor."