05.01.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
Prof. Dr. Önder Küçükerman imzasıyla Türk Otomotiv Sanayi ve Tofaş adıyla yayınlanan kitapta yer alan bilgilere göre, Koç Grubu, 1966 yılında fiberglas olarak üretimine başladığı Anadolun peşinden daha ileri teknolojiyle 1979 yılında Çağdaş adında bir başka otomobili de piyasaya sokmayı planlandı. Bir grup idealist Türk mühendisinin Eskişehir Devlet Demiryolları Atölyesinde tasarlayıp ürettiği ilk yerli otomobil olan Devrimden sonra bu alanda ikinci girişimi Koç Grubunun yaptığı ortaya çıktı. İlginç hikâye Kitapta yer verilen bilgilere göre, 1970lerde otomotiv sanayinin gelişmesiyle tasarım ve yeni model arayışları içinde olan Koç Holding bünyesinde Araştırma Geliştirme Merkezine bağlı olarak Rotatif Motor Grubu adlı bir bölüm oluşturuldu.1974 yılında rotatif motor konusundaki girişimin durdurulmasıyla bölüm Araştırma Merkezine dönüştü. Merkez 1975 - 1976 yıllarında 60a yakın proje hazırladı. Üzerinde en fazla durulan konu ise metal kaportalı ve Türkiye şartlarına uygun yerli bir otomobil tasarımıydı.Türkiyenin coğrafi ve sosyal yapısına uygun aile tipi otomobil, gövdesi fiberglas olan Anadolun yerine geçecekti. Üç ya da beş kapılı olarak tasarlanan ve Çağdaş adı verilen otomobil, tasarımından üretimine kadar tamamen yerli olma özelliğini taşıyordu. Ancak bu otomobil de aynı alandaki ilk girişim olan Devrim ile aynı kaderi paylaştı ve seri üretimi gerçekleştirilemedi. Şu anda Otosan fabrikasında bir köşeye bırakılan Çağdaş adlı otomobilin tasarımının hikayesi oldukça ilginç. Tasarım ödülü aldı Testlerin ardından 1979 yılında prototipi üretilen Çağdaşa 1980 yılında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi tarafından Türkiyedeki ilk Endüstri Tasarımı Ödülü verildi. Ödülü o zamanki Sanayi Bakanı Şahap Kocatopçunun elinden şu anda Tofaş Genel Müdürü olan Jan Nahum aldı. Ancak otomobil, 1960 yılında dört adet üretilen Devrim otomobili gibi, sanayi tarihi içinde kaybolup gitti. Depoda benzin bitince gözden düşen Devrim Çalışmaları gizlilik içinde yürütülen Devrim için, atölyede özel bir bölüm oluşturulmuştu. Otomobilin bütün ayrıntılarının tasarımı ve üretimi için belirlenen süre sadece 99 gündü. Devrimin 1960 yılındaki Cumhuriyet törenlerine yetişmesi gerekiyordu. Yoğun bir çalışmayla dört adet otomobil üretimi gerçekleşmiş, törenlerden bir gün önce trenle Ankaraya gönderilmişti. Ancak, araçlara konması gereken yüksek oktanlı benzin, törenlerin erken başlaması sonucu depolara doldurulamadı. Birinci aracın benzini bitince yolda kalan Devrim projesi daha sonra rafa kaldırıldı. Devlet Demiryollarının Eskişehirdeki atölyesinde tasarlanan Devrim otomobili 1960 yılında 25 mühendis tarafından üretilmişti. İlk otomobille 1905te tanıştık 1908: İkinci Meşrutiyet ile birlikte otomobil kullanımı yaygınlaşmaya başladı. 1909: İlk resmi ve askeri otomobiller Osmanlı Devleti tarafından resmen kullanılmaya başlandı. 1910: Otomobil ilanları dergilerde yayınlanmaya başlamıştı. Mahmut Şevket Paşa, Almanyaya otomobil fabrikalarına heyet gönderdi. Kabine üyelerine ve Padişah 5inci Mehmete birer tane Mercedes otomobil getirildi. Otomobillerin bakımı için Otomobil Taburu oluşturuldu 1913: İstanbul sokaklarında yolların temizliğinde motorlu arazözler kullanılmaya başlandı. 1919: İstanbul Sirkecide Amerikan Foreing Trade:Ford, Chevrolet, Studbaker otomobillerini piyasaya sürdü. İstanbulda Fiat Torinoya bağlı bir büro kuruldu. 1920: Otomobiller toplu taşıma amaçlı da kullanımmaya başlandı. 1928: Türkiyede ithal ve montaj otomobiller dönemi başladı. 1940: Uzel otomobil yayı ve şasi takviyesi üretmeye başladı. 1943: Zırai Donatım Kurumu, tarım araçları için Adapazarı Fabrikasını kurdu. 1948: Türk Hava Kurumu tarafından Türk Traktör Kuruldu. 1960: İlk yerli otomobil olan Devrim üretildi. 1962: Chrysler Kamyon kuruldu. 1965: Anadol projesi başladı 1968: Tofaş kuruldu. 1969: Oyak Renault Kuruldu. 1971: Murat 124 üretildi. 1979: Koç Grubu Çağdaşı üretti. 1988: Tofaş 131 Şahin üretildi. Türk Otomotiv Sanayi ve Tofaş kitabında, 1905 yılında arabasında bombalı suikaste uğrayan 2inci Abdülhamit zamanında Türkiyeye ilk otomobillerin girmeye başladığı belirtiliyor. Nahum: Konjonktür uygun değildi "Çağdaş adlı otomobilin gövdesi metal, dışı ise fiberglastı. O zamanın en üstün teknolojisiyle üretmiştik. Ancak 1979 yılıydı ve konjonktür ile petrol krizi nedeniyle seri üretime geçilemedi. Çağdaşın tasarımında kullandığımız bilgisayar programları Amerikan Federal Hükümeti tarafından üretilmişti. Bu programları ABDnin üç otomotiv devi olan General Motors, Ford ve Chrysler üretim süreçlerinde değişiklik yaratacağı için kullanmak istememişti. ABD Hükümeti, Türkiyeye bu tasarım programlarını ücretsiz olarak verdi. Hatta bu bilgisayar programlarını kullanabileceğimiz bellek Türkiyede yoktu. Gövdesinin içi metal olan ve bilgisayarda çarpma testleri yapılmasını sağlayan programı Hacettepe Üniversitesinin bilgisayarlarında 10a bölerek çalıştırabildik. Çağdaşı tasarlayan bölümün başkanı olan Jan Nahum, otomobilin üretimine o dönemdeki konjonktür ve petrol krizi nedeniyle geçilemediğini söyledi. Nahum, konuyla ilgili şöyle konuştu: Güvenlik üst seviyediydi Bilgisayarda dinamik çarpma testleri yapılarak üretilen Çağdaş, o zamanın en üst teknolojisiyle can güveliğini en üst seviyede tutan bir tasarımdı. Ucuz aile aracı olarak tasarlıyorduk ama fiberglasın girdisi olan petrol fiyatlarını nereye gideceğini bilemediğimizden üretime geçmedik."