03.05.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
ZEYNEP AKTAŞ
İstatistikler mayıs ayında Borsa İstanbul’un satış baskısında kaldığını gösteriyor. Son 10 yılın 6’sında BİST 100 Endeksi, mayıs aylarını düşerek tamamladı. Seçim endişeleri, Fed’den yapılan açıklamalar piyasalardaki tansiyonu yüksek tutuyor. Bu nedenle içinde bulunduğumuz mayıs ayında da endeksin baskı altında kaldığı görülmekte. Ancak gerek yurtdışı, gerekse yurtiçi veri akışının oldukça önemli olduğunu hemen hatırlatmakta fayda var. Zira son yıllarda borsalarda veri odaklı dalgalanmaların yaşandığı gözardı edilmemeli.
Enflasyon ve dolar yüksek
Büyüme beklentilerinin düştüğü, enflasyon beklentilerinin yükseldiği bir ortamda Dolar/TL kurunda yüksek seyir korunuyor. İşte bu nedenle beklentiler fazla umut verici değil.
Dolar kurunda 2.65 - 2.60 bandında alıcıların güçlendiği dikkat çekiyor. Geri çekilmeleri alım fırsatı olarak görenler pozisyonlarını bozmuyor. Güçlü dirençler 2.70 ve 2.80 seviyelerinde bulunuyor. Bu hafta yurt içerisinde açıklanacak enflasyon verileri takip edilecek. Enflasyonun beklentilerin üzerinde gelmesi, TL’nin baskı altında kalmasına neden olacaktır.
Piyasa değeri ciroların altında
Türkiye’nin önde gelen imalat şirketleri, borsada cirolarının altında fiyatla işlem görüyor. Orta ve uzun vadeli yatırımcı ise gelişmelere göre pozisyon alabilmek için yurtiçi ve yurtdışı veri akışını yakından takip ediyor.
Şirketlerin yıllık kârlarını baz alarak yatırım yapanlar ise kelepir hisse peşinde. Onlar için her düşüş aynı zamanda alım fırsatı anlamı taşıyor. Gerçekten de düşüşler orta ve uzun vadeli düşünen yatırımcılar için büyük kârların habercisi olabilmekte. 2014 yılı aktif ve satış verileri ile piyasa değerleri karşılaştırıldığında borsadaki şirketlerin kelepir fiyatına satıldığını söylemek hiç de yanlış olmayacak. Kelepir hisseyi, gerçek değerinin çok altında fiyatla işlem gördüğü düşünülen hisse olarak tanımlayabiliriz.
Genel yanılgı ise fiyatı düşük ve hatta nominal değerinin altında olan hisselerin kelepir olabileceği yönünde. Oysa bu hisseler, borç batağında olan ve mali yapısı bozuk, yüksek risk içeren firmalardan oluşuyor. Mali yapısı iyi olduğu halde değerinin altında fiyatla işlem gören şirketler de var. Bu yönüyle veriler analiz edildiğinde Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarının hisselerinin, satışlarının ve toplam varlıklarının altındaki piyasa değerinden işlem gördüğünü gözlemek mümkün. Türkiye’nin dev şirketi Tüpraş, 2014’te 39.7 milyar TL ciro yaptı. Aktifleri 21.9 milyar TL. Ancak borsada 16.4 milyar TL’lik piyasa değeriyle işlem görüyor. Arçelik, Vestel, Ford Otosan, Tofaş Oto ve Gübre Fabrikaları yıllık cirolarının altındaki değerlerle işlem gören diğer firmalar arasında yer alıyor.
En fazla satılan bankalar
Borsada yılbaşından bu yana hisse senetlerinin performanslarına bakıldığında en fazla satılan hisselerin bankalar olduğu görülüyor. Son dört aydaki verilere göre banka hisseleri yüzde 8 değer kaybetti. Aynı dönemde BİST 100 Endeksi’nin değer kaybı yüzde 2.07 oldu. Banka sektör hisselerinin yüzde 58.89’u yabancı yatırımcının elinde bulunuyor. Bankaların ortalama halka açıklık oranı ise yüzde 36.74. Yılbaşından bu yana Yapı ve Kredi Bankası yüzde 12.35 oranında değer kaybederken, Akbank yüzde 8.39, İş Bankası C yüzde 8.25, Garanti Bankası ise yüzde 8.22 oranında kaybettirdi.
2015’te öne çıkan sektörler
2015 yılında öne çıkan sektörlere baktığımızda otomotiv, dayanıklı tüketim, gayrimenkul şirketlerinin dikkat çektiğini görüyoruz. Güçlü dolar, haziran genel seçimleri ve Fed’in parasal sıkılaştırma endişeleri piyasalarda satış baskısına neden oluyor. Yabancılarla işlem yapan kurumların araştırma analistlerinin söylemleri de yabancı yatırımcının seçim sonuçlarını beklediği yönünde. Genel beklenti ise haziran seçimlerinin ardından politik belirsizliğin azalacağı yönünde. Bu yıl otomotiv, dayanıklı tüketim, GYO’lar ve performansı yüksek bankalar ile bireysel emeklilik şirketlerinin diğer sektörlere göre daha fazla değerlenmesi bekleniyor. Uzmanlara göre gayrimenkulde herhangi bir balon yok. Mevcut konjonktürde konut arzını karşılayacak yeterli talebin bulunduğunu ve sektördeki büyümenin devam edeceğini düşünüyorlar. Gayrimenkulde 2015 büyümesinin, Türkiye büyümesinin üzerinde performans sergilemesi bekleniyor.
ilk 4 ayda Emeklilik şirketleri % 45’lik kâr artışına ulaştı
İlk çeyrek kârlarına bakıldığında 30 Nisan tarihine kadar bilanço açıklayan 173 şirket içerisinde yüzde 40’ın üzerinde kâr açıklayan ve kârı 10 milyon TL’nin üzerinde bulunan 11 firma bulunuyor. Bu şirketlerden Finansbank’ın net kârı yıllık bazda yüzde 119 arttı. Temettü geliri ve GM binasının satışı kaynaklı bir kerelik kâra göre düzeltildiğinde ise net kârdaki artış sektör trendine paralel yaklaşık yüzde 8’e denk geliyor. İlk çeyrekte yüksek kâr artışı sağlayan firmalar içerisinde iki emeklilik şirketi bulunuyor. Anadolu Hayat Emeklilik ve Avivasa Emeklilik Hayat, ilk çeyrekte yüzde 45’in üzerinde kâr artışı gerçekleştirdi. Gayrimenkul sektöründen Alarko GMYO ve Özderici GMYO dikkat çeken diğer borsa şirketleri. Mali sektör hisseleri içerisinde ise İş Yatırım Menkul Değerler yüzde 40’ın üzerinde kâr artışı ile dikkat çekti. Tat Gıda, Pınar Et Ve Un gıda sektöründe öne çıkarken çimento sektöründe Aslan Çimento, diğer sektörlerde de Klimasan ve Adel Kalemcilik öne çıkan firmalar arasında yer alıyor.