28.07.2022 - 17:09 | Son Güncellenme:
Murat DELİKLİTAŞ / İSTANBUL (DHA)
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı'nda (TGA) medya mensuplarıyla bir araya geldi. Bakan Ersoy, turizmin ekonomi içindeki yeri ile ülkemize olan katkısını anlattığı toplantıda, TGA'nın strateji ve amaçlarıyla ilgili de sunum gerçekleştirdi.
Konuşmasına TGA'nın kurulma amacını anlatarak başlayan Bakan Ersoy, "TGA, Türkiye'nin yaşadığı yere bakacak olursanız, hem coğrafi konumu hem de içinde bulunduğu jeopolitik ortam nedeniyle kuruldu. Geçmişte krizler vardı, günümüzde de krizler var, maalesef gelecekte de olacak. Durum böyle ise sizin yapmanız gereken şey buna hazırlıklı hale gelmek. Geçmiş ve gelecek krizler diye bakacak olursak, 2018'de göreve geldik. 2019'da Thomas Cook kriziyle başladık. Dünyanın kurulan ilk büyük tur operatörü faaliyetlerini durdurma kararı aldı. O zaman da iddialarda bulunulmuştu, çok büyük kayıplar olacak. Türkiye için de dünya içinde. Koltuk krizi yaşanacaktı, özellikle İngiltere'den gelen yolcular sekteye uğrayacak denildi. Biz bu krizi hiç hissettirmeden, hem iptal edilen koltukların yerine birkaç ay içinde yenisini koymuştuk hem de büyüme planı çerçevesinde fazla koltuk koymuştuk. Türkiye krizi en hızlı şekilde yöneten, hiç hissettirmeden geçen ülke olmuştu" dedi.
"KRİZLER GEÇMİŞTE DE VAR, GÜNÜMÜZDE DE VAR, GELECEKTE DE OLACAK"
Pazar çeşitliliğini ne kadar başarırsanız, sektörünüz o kadar krize karşı, virüse karşı bağışıklı hale geliyor diyen Ersoy, "Tam Thomas Cook krizi bitiyor, iyi bir sezona başlıyoruz derken pandemi başladı dünya genelinde. Artık sektördeki krizler, Türkiye coğrafyasıyla sınırlı olmaktan çıktı, global anlamda, küresel krizlerle karşı karşıya kalmaya başladı. Pandemi krizinden sonra da; pandemi bitiyor, seyahat kısıtlamaları bitiyor derken de Karadeniz'deki çatışma ortamı oluştu. Bu krizler geçmişte de var, günümüzde de var, maalesef gelecekte de olacak. Kriz ortamında, sizin sektörünüzü krize karşı bağışıklı hale getirmeniz gerekiyor. Bunu bağışıklı hale getirmenin yolu da, aşısı da pazar çeşitliliğinden geçiyor. Siz pazar çeşitliliğini ne kadar başarırsanız, sektörünüz o kadar krize karşı, virüse karşı, olası virüslere karşı bağışıklı hale geliyor. Pazar çeşitliliği tanıtımla oluyor. Siz ne kadar çok ülkede yoğun tanıtım yaparsanız o kadar çok bilinirliliğiniz artıyor, ürün çeşitliliğiniz artıyor. Tanıtım nasıl oluyor? Bir strateji gerekiyor. 2018'de göreve geldiğimizde bir strateji açıklamıştık, o zamanlar bazı tepkiler de almıştık. Sektörden gelen bakan olarak demiştik ki; sektör bugüne kadar hep devletten mantığıyla çalıştı, artık devletle beraber stratejisine geçiyoruz. Artık devletten bir şey bekleyemeyeceğiz devletle beraber biz de işin içinde olacağız. O zaman daha kuvvetli yapılar oluşturacağız, daha etkili, daha hızlı sonuçlar alacağız. Bütün bunlardan baktığımız zaman hep devletten değil, devletle beraber pazar çeşitliliği ve tanıtım dediğiniz zaman geldiğimiz yer Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı.
"TGA KURULDUĞU HER ÜLKEDE BAŞARILI SONUÇLAR VERDİ"
TGA'ların kurulu olduğu ülkelerin turizmde en çok pasta payı olan ülkeler olduğunu belirten Ersoy, "Bu Türkiye tarafından yeni keşfedilmiş bir şey mi? Hayır. Bu büyük krizlerden sonra yaratılmış bir yapı. TGA'ların kurulu olduğu ülkeler turizmde en çok pasta payı olan ülkeler ya da hak ettiğinden fazla pasta payı alan ülkeler. O ülkeler baktığınızda ya turizm değeri çok yüksektir ya da olması gerekenden daha yüksektir. Yani TGA, kurulduğu her ülkede başarılı sonuç vermiş. Yeter ki siz doğru bir stratejiyle, doğru bir yapıyla kurun. 1919'da Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra İtalya'da kuruluyor ilk olarak. Sonra Almanya'da 2'nci Dünya Savaşı'ndan sonra kuruluyor. Büyük krizlerden sonra turizmi, ekonomisine kazandırıp gelir elde etmek isteyen ekonomiler TGA kuruyor. Mesela Almanya çok büyük bir turizm ülkesi değil ama çok ciddi turizm geliri var" diye konuştu.
TGA'nın turizme katkıları ve stratejilerinden bahseden Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, "TGA'yı kurmadan önce strateji belirlerken dedik ki; 'THY'nın uçtuğu tüm destinasyonlar pazar olarak konumlandırarak pazar çeşitliliği yapacağız.' Stratejilerimiz içinde destinasyon ve tema markalarıyla ürün çeşitliliği yaratmak, turizmi 81 ile yaymak, krizlere her zaman hazırlıklı olmak, turist sayısını artırmak, ortalama gecelik harcama tutarını artırmak, Türkiye'nin turizmde lider ülke olmasını sağlamak, tanıtımda takip eden değil edilen olmak var" dedi.
Bakan Ersoy, krizlere her zaman hazırlık olmak stratejisiyle 2019 yılı baz alındığında, pandemi ve Karadeniz'deki krizlere rağmen turist sayısı ve gelirde 2022'nin ilk 4 ayında Avrupa'daki rakiplere göre daha az kayıp yaşandığını belirtti.
Hiçbir şeyin kendiliğinden olmadığını, TGA'nın 3 yıllık çalışmalarının ardından olumlu sonuçlar almaya başladıklarını ifade eden Ersoy, "ABD'de İstanbul'a 'Avrupa'nın en iyi destinasyonu' ödülü verildi. TİME ve Time Out Newyork dergilerinde, dünyanın en gözde destinasyonları arasında gösterilen İstanbul, Travel Leisure'nın dünyanın en iyi 25 şehri listesindeki yerinde ilk 5'teki yerini korudu. İstanbul ve Bodrum, Travel Leisure'nın değerlendirmelerine göre 2021 ile 2022 yıllarında dünyanın en iyi şehirleri arasındadır. Göreme, 2022 yılında dünyanın en trend destinasyonları, Kapadokya ise en iyi deneyimleri listesinde yer almıştır" şeklinde konuştu.
"KRİZDE EN AZ KÜÇÜLEN ÜLKE OLDUK"
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2011'den sonra ziyaretçi sayıları ve turizm gelirlerinde azalma eğilimleri görüldüğünün altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"2011'de artık yavaşlamaya başlamış. Bu bize artık klasik politikalarla ilerlemeyeceğimizi gösteriyor. Artık politika değişikliğine gitmek gerekiyordu. Zaten 2016 terör atakları olmasaydı bile, aşağı doğru kırmıştı. Biz politika değişikliğine gitmek zorundaydık. Politika değişikliğine gittikten sonra, 2018'dan sonraki krizi de yönetiyoruz, ama pandemi krizi geliyor. Bütün dünya aşağı düşüyor. Ama biz gerekli altyapıları oluşturduğumuz için krizde en az küçülen ülke oluyoruz, kriz sonrasında da en hızlı çıkan ülke oluyoruz."
"TURİZM GELİRİNDE BU SENE TÜRKİYE CUMHURİYETİ REKORU KIRILACAK"
Turizmle ilgili 2'nci çeyrek verilerinin yarın Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından açıklanacağını hatırlatan Bakan Ersoy, "Turist sayısında, haziran ayı itibarıyla 19 milyonu geçeriz. Ama, Türkiye çok iyi bir temmuz ayı geçirdi, muhtemelen rekor sayıda turist ağırlayacak. 2019'u da geçecek temmuz verileri. Ağustos rezervasyon verileri de çok iyi. Ağustos'un da temmuz ayından daha iyi olacağını görüyoruz. Dünya genelinde büyük bir sıkıntı olmazsa, biz bu sayıları 2019'un üzerinde ya da paralel olarak götüreceğiz. Büyük şehirlerimiz, İstanbul ve Marmara destinasyonlarımız muhtemelen 2019'un rakamlarını yakalayacak, Ege 2019 yılının rakamlarını yakalayacak. Antalya geçen senenin çok üzerinde kapatacak. Bu sene gelirde Türkiye Cumhuriyeti rekoru kırılacak. 2019'da 34.5 milyar dolar olarak kırılmıştı, tekrar bir rekor kıracak Türkiye. 37 milyar dolar dedik, inşallah bunu yukarı da çekeceğiz. Ama 2023'de bizim artık Avrupa'nın sayılı, en önde gelen turizm destinasyonu olmamız gerekiyor. Sayı olarak 100 milyon turisti geçmemiz gerekiyor" diye konuştu.