02.07.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Mine Özdemir Güneli
Mine Özdemir Güneli - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Üniversite sınavı tamamen kaldırılmalı” önerisi, eğitim dünyasında tartışma yarattı. Gençleri ve aileleri endişe ve strese sokan yürürlükteki sınav sisteminin yeni baştan ele alınması gerektiğini dile getiren Bahçeli, ilköğretim ve ortaöğretimde etkili bir yönlendirmeye bağlı olarak, uygulanacak müfredatla ortaöğretim başarısını ve ortaöğretim sonunda yapılacak olgunlaşma sınavını esas alan, fırsat eşitliği ve adaleti gözeten bir üniversiteye geçiş sisteminin uygulanması gerektiğini kaydetti.
Peki, Türkiye’de sınavsız üniversiteye giriş mümkün mü? Bu soruyu ODTÜ URAP Başkanı Prof. Dr. Ural Akbulut ile MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Erkut’a sorduk. Görüşler şöyle:
‘Kaldırılması kaos yaratır’
Prof. Dr. Ural Akbulut: Üniversite sınavının kaldırılması büyük kaos yaratır. Her yıl sınava giren aday sayısı artmakta. Sınava girmek için müracaat eden aday sayısı 2016’da 1,7 milyon iken bu yıl Temel Yeterlilik Testi’ne 2,5 milyon aday katıldı. Bu 2,5 milyon adaydan lisans bölümlerine sadece 474 bin 776’sı girebilecek. 2 milyon öğrencinin 4 yıllık lisans programlarına girme şansı olmayacak. Hangi öğrencilerin lisansa kabul edileceği günümüzdeki gibi iki aşamalı güvenilir sınavlarla belirlenebilir. Sınav yapılmadan sadece öğrencilerin ilk, orta ve lise başarı puanlarıyla yerleştirme yapılması çok şaibeli olur. Mezuniyet notları tüm ülkede aynı anda ve ortak bir sınavla yapılırsa belki sınavın kaldırılması düşünülebilir. Türkiye’de uygulanan sınav modeli dünyada örnek gösterilebilecek kalitede.
Ülkelerin çoğunda üniversiteye girişte, bir sınav veya seçme sistemi uygulanmakta.Japonya, Çin, İran ve Şili’de, Türkiye’ye benzer şekilde merkezi sınavlar yapılıyor. Bazı ülkelerde üniversiteler seçme sınavını kendileri yapmakta. Bazılarında ise üniversiteler aday öğrenciler arasından merkezi lise olgunluk sınavlarına göre seçim yapmakta. Türkiye’de sınavsız üniversite için “Bakalorya” benzeri sınavların yapılması gerekir.
Her ülkenin sistemi farklı
Dünyadaki üniversiteye giriş sistemleriyle ilgili bilgiler paylaşan Prof. Dr. Ural Akbulut, şu örnekleri verdi: ABD’de öğrenciler, lise mezuniyet notları ile SAT ve ACT sınav sonuçlarına; İngiltere’de bölümlerin belirlediği konulardaki merkezi sınav notlarına göre seçiliyor. Japonya’da Nyugaku Shiken adlı sınav var. Yeterli puan alanlar üniversitelerin özel sınavını başarırsa kayıt yaptırabiliyor. 1,4 milyar nüfuslu Çin, üniversiteye talebin en yüksek olduğu ülke. Yılda 9 milyon öğrenci, Gaokao adlı sınava giriyor. Güney Kore’de Su-neung; Avustralya’da STAT, UMAT, GAT; İsveç’te Högskoleprovet; Rusya’da EGE; Fransa’da Bakalorya; Almanya’da Abitur var.
‘Değiştirilmesi riskli’
Prof. Dr. Erhan Erkut: Üniversite sınavı kaldırılacaksa “Yerine ne koyulacak?” dememiz gerekiyor. Üniversite sınavının iyi bir sistem olduğunu düşünmüyorum ama yerine çok güvenilir bir sistem getirilmediği sürece değiştirilmesi çok riskli.
Üniversiteye girişte en doğrusu lise bitirme sınavları. Örneğin Kanada’da üniversiteye giriş sınavı yok ama merkezi lise bitirme sınavı var. Herkes aynı sınava giriyor. Ağırlığı önceden yüzde 50’ydi, yüzde 30’a düşürdüler. Kafamdaki modelde bunun belki yüzde 50 ağırlığı olmalı ama üniversitelere de yetenek veya karakter testleri, girişimciliğe, spora, sanata yatkın mı gibi bir test yapılmasına izin verilmeli. Yine ABD’deki üniversiteler gibi bir dosya hazırlanmalı, üniversitelere esneklik verilmeli. Belki üniversite şeffaf bir şekilde kendi sınavını yapacak ve sonucunu açıklayacak. Türkiye’de mülakat çalışmadığı için o olmasın ama üniversitenin kendi yapacağı sınav yüzde 50; merkezi sınav yüzde 50 olsun. Bu sistem mümkün.