Zirve Menemen'e yakışıyor

Bülent Buda: Takım ritmini buldu. Kazanmanın tadına istikrarlı bir biçimde ulaştı. Zirveyi tekrar ele geçirdi. Bir takım birlikte oynamanın keyfini yaşamaya başladığında ondan vazgeçmek istemez. Gizemli bir oyundur futbol. Menemen’in çıkışı ya da dönüşü diyebiliriz. Sahasında kaybettiği 4 gollü inciltici yenilginin yaşandığı gün başladı. Bu skorlarla güçsüz takımlar pes eder. Ancak Menemen öyle değil. Ders çıkardı, toparlandı ve yeniden koşmaya başladı. O koşularla zirveye ulaştı. Artık orada kalın lütfen.
Fatih Tanfer: Menemen’de alışkanlık haline geldi. Genelde mağlup duruma düşüyor, sonrası güçlü bir takım olduğunun farkına varıp geriye dönüş işlemlerini başlatıyor. Film hep böyle gidiyor da gitmediği gün olursa yazık olur. Menemen boşa geçen ilk yarı sonrasında ikinci yarı takım halinde coşkulu, tempolu ve mücadeleyi üst düzeye taşıyan bir takımdı. Elinde Mustafa Şen ve Ali gibi golcün olursa elbette gol sorunun olmaz. Üretken bir Menemenspor’un hedefine ulaşmaması mümkün değil. Bu grupta nefes nefese bir mücadele oluyor. Menemen, Tuzla, Manisa Büyükşehir ardı ardına sıralandılar. Heyecan da dorukta. Menemen’in bu haftaki rakibi Kırklarelispor. Puan cetvelindeki yerine bakmayın. İstanbul takımlarından çok iyi oyuncular aldılar. Menemen’in de şampiyonluk yolunda artık kayba tahamülü yok.
Mehmet Demirtaş: Menemenspor kazanma alışkanlığını edindi. Her ne kadar Zonguldak Kömür karşısında daha maçın ilk dakikalarında kalesindeki gördüğü golün şokunu uzun süre atamasalarda ne hikmetse 15 dakikalık devre arasından sonra kendilerine geliyorlar, toparlanıyorlar, ve de daha bir kazanma arzusu ile çıkıyorlar karşılaşmanın ikinci yarılarına. Her neyse işin büyüsü bozmayalım. Her zaman belirttiğim bir şey var ki o da Menemenspor bu lige bir iki gömlek büyük. Elindeki güçlü ve doğru yönetimi, zengin oyuncu kadrosu ve de artık bu ligin ustası olmuş hocaları ile bir üst ligi sonuna kadar hak ediyorlar. İçeride dışarıda puan kayıplarına fırsat verilmesin. Bundan sonraki 3 maçı deplasman döndüğünde evinde zirve mücadelesi veren Manisa Büyükşehir’i ağırlayacak. Rehavete kapılmadan özellikle 3 deplasmandan da puanla dönmesi kaçınılmaz.

Nihayet Kaf Kaf

Bülent Buda: Bu aşamada Karşıyaka’nın teknik analizi bana doğru gelmiyor. Yanılmıyorsam izlediğim dördüncü maçları. Var olan koşulların en büyük tehlikesi, futbolcuların kendilerini yalnız hissetmeleridir. Onların bu duyguyu yenmelerini başaramazsanız sonuç düş kırıklığı olur. Bu bağlamda ödevin büyüğü yöneticilere düşer. Onları taraftar izler, futbolcu yalnızlaşırsa tükenir biter. Osmaniyespor karşısında attıkları golden sonrası sevinçlerini duygu selini, hakemin bitiş düdüğüyle birlikte omuzlarından yüzlerce ton yük alınmışcasına duyumsanan hafiflemeyi ben anlarım. Lütfen tüm Karşıyaka sevenler siz de anlayın. Gelinen noktanın, yaşanan kötü günlerin suçlusu o çocuklar değil, onlar yokluk içinde o suçu işleyenlerin pisliğini temizleme uğraşındalar onların yanında durun. Omuz verin....
Fatih Tanfer: Karşıyaka, puan cetvelinde lig sonuncusu olması nedeniyle gençlere elbette mental ve fiziksel yorgunluk içindelerdi. Kolay değil çok önemli bir müsabakaya çıktılar. Ve 3 puanı aldılar. Abartmış olmayayım bilhassa son 20 dakikada adeta korku filmi izledik. Karşıyaka kendi alanından çıkamadı. Rakip enerjik ve prese dayalı oyun anlayışını benimseyince orta sahadan başlayan bir çözülme oldu. Hücum ileride hiç top tutamadı. Her top ileri vuruldu aynı şiddetle Karşıyaka kalesine döndü. Ancak defans hattının çok başarılı olması ve Harun’un oyuna girdikten hemen sonra attığı gol Karşıyaka’ya 3 puanı getirdi. İnanın kolay değil. Bu kadar yoğun baskı. Ya kaybedersem düşüncesi belki iyi oyun oynatmadı ancak irade gücü, mücadele ruhuyla maçı kazandı. Karşıyaka adına futbol açısında da çok önemli bir sınav oldu. Stresin azalması gençlerin daha doğru oynamasıyla umarım her geçen gün Karşıyaka daha iyi olacaktır. Mücadeleniz ve ortaya koyduğunus Karşıyaka ruhu için gençlere bir alkışta benden.
Mehmet Demirtaş: Rakiplerinin puan kaybettiği haftada kazanılan 3 puan Karşıyaka adına adeta altın değerinde oldu. Hem haftalardır özlemini duydukları galibiyeti tattılar hemde büyük moral oldu. Kısaca kendisini 14. sıraya atan yeşil kırmızılılar gelecek adına umutlandı. Şimdi her zamankinden daha fazla kenetlenme zamanı. Devamı gelsin Kaf Kaf...

Manisa BŞB tırmanışta

Bülent Buda: İyi bir takım oldukları oynadıkça ve kazandıkça belirginleşiyor. Galibiyet serileri inancı pekiştirir, kafalardaki engelleri kaldırır. Deplasman maçları takım fark etmez zordur. 4 gollü galibiyet ise muhteşem, sıradışı. Kazandıkça üst sıralara yaklaşıyorlar. Bu gelişme rakipleri tedirgin eder. Bu haftanın maçı çok sıkı. Zor bir rakip. Bu tür maçlardan çıkacak iyi skorlar, “şampiyonlukta ben de varım” ifadesinin dışa vurumudur.
Fatih Tanfer: Konya Anadolu Selçukluspor karşısında alınan 4 farklı bir galibiyet ve Kırmızı Grupta 17 puanla 3. sıraya yerleşme. Büyük bir çıkış içindeler. Devre sıfır sıfır berabere gidiyor. Golcü Yaser oyundan çıkıyor. Ardından 2. yarıda sol bek Erhan’la başlayan gol sağnağı Umut Kaya, Alper ve Onur’la devam ediyor. Takımda herkes gol atıyor. Bu takım adına umut verici bir gelişmedir. Bilhassa 2. yarıda geliştirdiği organize ve hızlı ataklarla rakibinin boş bıraktığı alanları çok iyi kullandı. Cumartesi günü Manisa’da çok zorlu bir rakip Karagümrük var. O da 4. sıraya yerleşti. Hedefe ulaşmak istiyorsan evinde puan kaybetmemek şart.
Mehmet Demirtaş: Manisa Büyükşehir yeni oldukları ligde hiçte yabancılık çekmiyorlar. Rakip ayır etkesizin içeride dışarıda puanla dönüyorlar. Böylede olması gerekli onlardaki imkan baktığımız zaman ligin diğer takımlarının çoğunda bulunmuyor. Bu hafta evinde kendisi gibi son haftaların bol gollü galibiyetler elde eden takımı Karagümrük’ü ağırlıyorlar. Alınacak 3 puan Manisa BŞB’nin üst sıralara tırmanışını sürdürecektir.

Alkıslar Hakan Hoca’ya

Bülent Buda: Yenilmezlik sürüyor. Güzel keyifli bir yolculuk oluyor. Uşaklı futbolseverler için büyük heyecan. Onlar diğer kentler tarafından sempatik sportmen olarak anılıyorlar. İyi bir hava yakaladılar. Bir üst lig neden olmasın. .
Fatih Tanfer: Ankara Demir Spor’u 1-0 yenerek puanını 17’ye çıkardı ve 4. sıraya yerleşti. Maçın ilk 10 dakikasında Ankara Demirspor daha atak bir futbol sergilerken sonrasında Uşakspor oyuna ağırlığını koydu. Hızı ve gücü ile maçın hakimi oldu. Tayfur’un 25 metreden attığı gol harikaydı. 33’de golü kaçırmasa durum 2-0 olacaktı. 1. yarı Uşak’ın mutlak galibiyeti altında geçti. Ancak 2. yarıda 1. yarının aksine durgun, temposuz ve takım halinde pasif bir Uşak vardı. Bu sefer Uşak kalecisi Ersin kurtardığı gollerle 3 puanın alınmasında en büyük pay sahibi oldu. Hele Ankara Demirspor’lu Orhan’ın frikik şutunu kurtarması sonrası Ankara Demirspor’un yapacak bir şeyi kalmamıştı. Uşakspor hedefe gidiyor. Ancak böylesine etkili ve coşkulu bir seyircinin yönetim ve teknik adam hakkında yaptığı olumsuz tezahüratın ne yeri ne zamanı. Çünkü Uşakspor’un Play Off’daki en büyük destekçisi muteşem seyircisi. Zaman ayrılık ve kırılma zamanı değil birleşme zamanı.
Mehmet Demirtaş: Utaş Uşakspor, Lige istediği gibi başlayamayan Ankara Demirspor’u evinde ağırladı 30. dakikada Tayfun Pektürk ile 1-0 öne geçen Aşigolar bu skoru korudu ve 17 puanla zirve takibini sürdürdü. Utaş Uşakspor 9 haftalık periyotta namağlup ünvanı ile bir üst lig mücadelesini sürdürüyor. Utaş Uşakspor gerçekten çok iyi bir takıma sahip ancak güçlü taraftarlarının da şapkalarını önlerine koyma zamanı geldi diye düşünüyorum. Bu ülkede herkes futbol dehası konumunda 50 maçta 4 mağlubiyet almış, uzun zaman sonra çıktığı ligde namağlup 4. olan takımın hocasını istifaya çağırmanın mantığını algılayabilmiş değilim. Hakan hoca maç sonu kazandıkları halde iyi oynamadıklarını belirtiyor, gereken dersleri aldık önlemlerimizi alacağız diyor karşılığında Aşigoların istifa tepkileri hoş değil. Bence Uşaklıyım diyen herkesin hocaya sahip çıkması ve başarılarını takdir etmek zorunda. Üzmeyin hocayı sonra çok ararsınız beyler...

Bodrumspor kazanmayı unuttu

Bülent Buda: Keçiören’de belli gol düellosu. Son iki maç iki kayıp. Elbette üzer yorar insanı. Bu hafta lider Sarıyer geliyor. Art arda güçlü takımlarla oynuyorlar baş edemiyorlar. Kısır döngüyü dönüştürecek anlamlı bir eyleme gereksinimleri var. İyi takım güçlü takımları yener. Ya da!.
Fatih Tanfer: Keçiören karşısında alınan 3-2’lik galibiyet, hakikaten moral bozucu. 20. ve 35. dakikalarda yediğin gollerle 2-0 mağlup duruma düşüyorsun. 85 ve 90’da Şaban ve Ozan’la durumu 2-2’ye getiriyorsun. Futbolda işte böyle kötü süprizler de var. Haftalar önce söylediğim düşüncenin arkasındayım. Bodrumspor’un güçlü bir kadrosu var. İlk hedefi de Play Off yarışı içinde olmasıdır. Bu haftaki rakip lider Sarıyer. Kazanırsa bu yarışın içinde olmaya devam edecek. Bodrumspor bu süpriz sonuçlar ve her takımın birbirini yenebileceği gerçeği ile asla mücadeleden vazgeçmemelidir.

Haydı Tırespor o sene bu sene

Bülent Buda: Beklenmedik bir skor. Beraberliğe değil sahadan golsüz ayrılmalarına şaşıyorum. Bazen insan bu kadar da olmaz diyor. Bu haftaki skor da öyle bir şey. Umarım Futbolcular bundan ders çıkarır. Gidip Silivri’den 3 puan alıp kaybı gidersinler.
Fatih Tanfer: Geçen haftaki 90+3 köşemizde Tire’nin hedefe ulaşmak istiyorsa bilhassa evinde basit puan kaybı yapmaması gerektiğini ifade etmiştik. Maalesef 11 puanla 11. sırada olan Karaköprü Belediyespor’a evinde 2 puanı verdi ve Hekimoğlu Trabzon’un 2 puan arkasına düştü. Öncelikle bu kadar golcüsü olan bir takımın gol sorununun çözülememesi en büyük problem. Yazık oluyor. Bu haftaki rakip Silivrispor. Tire’nin 16, Silivri’nin 13 puanı olması maçın ne kadar önemli olduğunun bir işaretidir.
Mehmet Demirtaş: Geçtiğimiz hafta muhteşem bir geri dönüşle Nevşehir deplasmanından altın değerinde 1 puanı kaptınız haneye yazdırdınız. Fakat evinizde bu haftaki beraberlik kabul edilir değil. Evet lig uzun maraton ancak sen şampiyonluk istiyorsan içeride dışarıda puan kaybına müsade etmeyeceksin. Çok güvendiğimiz golcüler bu hafta Karbel Karaköprü karşısında izindeydi sanırım. Mevcut kadro ve güçlü yönetim ile bu sene şampiyonluğu sonuna kadar hak ediyorsunuz ancak puan ve puanlar kazanmak şartıyla...

Buca bildiğiniz gibi

Bülent Buda: Umut yok. Bu iş bitti demek futbol oyununda kullanılmaz. Maçlar sürüyor. Genç adamlar kendilerince yarışıyor. Deneyim kazanıp bu sorunla baş etmenin yollarını arıyorlar. Öğrenmeye çalışıyorlar. Asla vazgeçmek yok.
Fatih Tanfer: Bucaspor’da düşüş devam etti desek yanlış olmaz. Çorum Belediyespor karşısında alınan 4-0’lık bir yenilgi. Maalesef puan cetvelinin 18. sırasında ve 3 puanda. Yeni teknik direktör yeni başlangıç düşüncesi maalesef olmadı. Haftalar ilerledikçe artan panik havası kendilerine çok güvendiğimiz genç oyuncuları yine olumsuz etkiliyor. Ne olacak, ne yapılması gerekir ve bu gidişatın sonu ne olur gibi soruların cevabını kendimce arıyorum ancak bulamıyorum. Böylesine köklü, böylesine Türk futboluna değerler yetiştiren bir kulubün bu halde olması üzüntü verici.
Mehmet Demirtaş: Bucaspor’un geldiği nokta gerçekten üzücü. Bir zamanlar altyapısından yetişen yıldızlar geliyor aklıma birde şimdi gençliğin acı verici hali. Geçtiğimiz sezon tesislerin durumu ortadaydı. Maddi sıkıntılar içinde boğuşan bir Buca vardı ancak bugünkü şartlarda genç başkan birçok sorunlarını çözdü. Ancak sahada mücadele edecek oyuncu grubu yok. Disiplinsizlik ve labalilik hat safhada. Gençler bence kendinize gelin. Size duyulan güveni sarsmayın. Devre arasında transfer yasağı kalkarsa kafanızı çok vurursunuz taşlara benden söylemesi. Formanın hakkını verin.