14.07.2024 - 00:26 | Son Güncellenme:
■ Üniversitelerde tatlı bir tercih telaşı yaşanıyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi olarak siz bu sürece hazır mısınız?
Biz, üniversitemizde eğitim gören her gencimizi, ülkemiz ve şehrimiz için büyük bir değer olarak görüyoruz. Onları geleceğe en iyi şekilde hazırlamak için çalışıyoruz. Yıl boyunca liselere gidiyor; üniversiteye hazırlanan birçok gencimizi kampüsümüzde konuk ediyoruz. Gençlerimizin talepleri, beklentileri doğrultusunda fiziki şartlarımızı, müfredatımızı sürekli güncelliyoruz. Gururla söylüyorum ki, bunda da oldukça başarılıyız.
■ İEÜ’ne olan ilgi nasıl?
2023 yılında üniversitemiz, başarılı öğrenciler tarafından daha da çok tercih edilir noktaya geldi. Yüzde 99.92 ile oldukça yüksek bir tercih oranına ulaştık. Üniversitemize sözel ve yabancı dil alanında ilk 2 bin 500, sayısal ve eşit ağırlık alanında ilk 10 bin içinde yerleşen öğrencilerimizin sayısı, 2018’e göre yüzde 250, 2022’ye göre yüzde 100 arttı. Bununla birlikte son bir yılda üniversitemize ilk 3 tercihinde yerleşen öğrenci oranı, yüzde 43’ten yüzde 55’e yükseldi. Ülkemiz genelindeki 79 vakıf üniversitesi arasında; 33 lisans bölümümüzün 12’sinde birinci, beşinde ikinci, beşinde üçüncü ve 11’inde dördüncü olmayı başardık. Ege Bölgesi’nde, devlet üniversitelerinin tamamına birincilikle, vakıf üniversitelerinin ise neredeyse hepsine tam bursla yerleşebilecek öğrenciler, üniversitemizin yüzde 50 veya yüzde 25 indirimli kontenjanlarını tercih etti. Bu veriler, üniversitemizin markalaştığını ve başarılı gençler tarafından tercih edildiğini gösteriyor.
■ Başarı sıralamasında durumunuz ne?
İngiltere merkezli Times Higher Education (THE) ve Quacquarelli Symonds (QS) tarafından hazırlanan ‘en iyi üniversiteler’ sıralamasında yer aldık. THE listesinde, nitelikli eğitim alanında ise dünyadaki ilk 200 üniversite arasına girmeyi başardık. Nitelikli eğitim kategorisinde Türkiye’deki vakıf üniversiteleri arasında ikinci sırada gösterildik.
■ İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin farklılıkları, üstün yönleri nelerdir?
Üniversite-şehir bütünleşmesinin Türkiye’deki ilk modeli olan Kampüsİzmir’in kurucusuyuz. Kampüsİzmir; “Garantili staj”, “Kesintisiz burs”, “Referanslı iş” ve “Küresel bağlantı” olmak üzere 4 temel bileşenden oluşuyor. İzmir Ticaret Odası’nın gücünü arkamıza alarak başlattığımız ‘Garantili staj’ projesiyle öğrencilerimzie; kendilerine en uygun ve nitelikli firmalarda staj yapma, bu sayede iş yaşamını yakından tanıma fırsatı sağlıyoruz. Henüz okurken iş dünyası ile yakın ilişki kurabilen öğrencilerimiz, yaşıtları arasında fark yaratarak bir adım öne çıkıyor. Mezun olmadan önce de iş insanlarıyla bir araya getirmek amacıyla başlattığımız ‘Üç Kuşak Usta-Çırak’ projesine de devam ediyoruz.
Şimdiye dek yaklaşık 1000 öğrencimiz, bu projeye dahil oldu. Yaklaşık 50 ülkede ise kendi işini kuran ya da uluslararası şirketlerin gözdesi olan mezunlarımız var.
■ Tercih yapacak gençlere önerileriniz neler olur?
Gençlerimiz, söylentiler üzerinden değil de gerçekler üzerinden seçim yapmalı. Bu süreçte uzmanlardan destek almak da önemli. Ben, bu yıl üniversite seçecek olan gençlerimizi, kampüsümüzde gerçekleşecek ‘Tercih Günleri’ne sizlerin aracılığıyla davet ediyorum. Mutlaka uzmanlara, rehber öğretmenlerimize danışsınlar. Bunun yanı sıra gençlerimiz, gitmeyi düşündükleri potansiyel üniversiteleri belirlemeli ve karşılaştırma yapmalı. Bu noktada üniversitelerin bölümlerini, öğretim kadrosunu, akademik olanaklarını, mezunların iş bulma durumunu mutlaka değerlendirmelerini öneririm.
Tercihte bulunmadan önce bölümlerin akredite olup olmadığına ya da hangi kriterleri yerine getirdiğine de kesinlikle dikkat edilmeli. Gençlerimiz, üniversitelerin uluslararası iş birliklerini de önemsemeli.
Tercih yaparken gözden kaçırılmaması gereken bir diğer nokta ise üniversitelerin sanayi ve iş dünyasıyla kurduğu ilişkiler ve sosyal olanakları da çok önemli.
Üniversitemizin tercih günleri programlarında görev alacak öğrencilerimizle konuştuğumuzda; güçlü akademik kadromuzdan, İngilizce ve ikinci yabancı dil eğitimimizden, öğretim üyelerimize kolayca ulaşmaktan son derece memnun olduklarını ifade ediyorlar. Sosyal ortamın zengin olduğunu, mutlu olduklarını söylüyorlar. Böyle bir kampüste eğitim almak, başarıya giden yolu da aydınlatıyor.
Yapılan bir araştırmada, öğrenci memnuniyeti dikkate alındığında, ülkemizdeki vakıf üniversiteleri arasında altıncı sırada, devlet üniversitelerinin de dahil olduğu genel sıralamada ise 10’uncu gösterildik. Üniversitemizde özgür bir ortamı sağladığımız için çok mutluyuz.
■ Peki, Z kuşağı çok konuşuluyor, tartışılıyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Z kuşağının bizden farklı olduğu kesin. Z kuşağının dünyada olup bitene karşı duyarsız olduğunu söyleyenlere katılmıyorum.
Belki bizim kadar dışa vurmuyor, bizim gibi ifade etmiyor olabilirler. Ama asla duyarsız bir kuşak değiller. Dünyaya başka yerden bakıyorlar. Olumsuz konuşanların aksine ben Z kuşağından umutluyum.
Sertifika yerine dijital nişan
■ Göreve geldiğinizden bu yana üniversitede hangi projeler hayata geçirildi?
Özellikle yazılım altyapımızı yeniliyoruz, iyileştiriyoruz. Öğrenci bilgi yönetim sistemi, akademik bilgi yönetim sistemi, insan kaynakları gibi farklı alanlardaki yazılımları güncelliyoruz. Dijital dönüşüm anlamında Türkiye’de liderlik etmiş bir üniversiteyiz. Derslerimiz kayıt altına alınıyor. Öğrencilerimiz, derslere istediği zaman, istediği yerden erişebiliyor.
Bunların yanı sıra üniversitemizde ‘Herkes İçin Kodlama’ adlı proje başlatarak öğrencilerimize, çalışanlarımıza ve akademisyenlerimize yönelik düşük kodlama eğitimi vermeye başladık. Eğitimlerimize katılanlar; basit yazılımlardan karmaşık yazılımlara kadar pek çok konuda bilgi sahibi olacak. Dijital yaşama uyum sağlayabilmek açısından bu projemizin oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Hazırlığı devam eden bir dijital eğitim platformu çalışmamız da var. Bu eğitimleri toplumsal sorumluluğun parçası olarak vatandaşlarımıza yayabilmek istiyoruz. Örneğin; afetler, sürdürülebilirlik, sağlık ve çevre gibi birçok konuda kısa videolar oluşturarak doğru ve güvenilir bilgiyi topluma eriştirme niyetindeyiz.
Yine küçük öğrenme paketleri halinde eğitimlerin sunulması anlamına gelen mikro öğrenme paketleri oluşturmaya çalışıyoruz. Öğrencilerimiz, bu paketleri tamamladıkça dijital nişan alabilecek.
Yapay zeka korkutmuyor
■ Yapay zeka konusunda ne düşünüyorsunuz?
Yapay zeka, öğrencilerimiz ve akademisyenler tarafından etkin kullanılması gereken bir araç. Gelişimi beni korkutmuyor. Aksine doğru şekilde kullanmak önemli.
■ İZVAK’la yürüttüğünüz projenizi anlatır mısınız?
Spor, bir kentin ekonomisine çok şeyler katan bir alan. İzmir Spor Kulüpleri Birliği Vakfı (İZVAK) ile yürüttüğümüz ortak proje kapsamında Türkiye’ye örnek olacak bir iş birliğine imza attık. İlk olarak, İzmir’den Süper Lig’de en az bir takımın olmasının kente kazandıracağı tüm ekonomik ve marka değerler, analiz ederek sayısal veri haline getirilecek. Üniversitemiz ve İZVAK, İzmir özelinde sporun tüm branşlarında gelişim sağlanması ve kulüplerin nelere ihtiyaç duyduğu konusunda da ortak projeler geliştirmeye devam edecek.
Kampüs ne zaman açılacak?
Yaklaşık 2 milyar liralık yatırımla hayata geçecek, 18 yapıdan oluşacak, 130 bin metrekare kapalı alana sahip olacak yeni kampüsümüzü, 3 yıl içinde tamamlamayı hedefliyoruz. Ege Bölgesi’nin iklim koşullarına uygun tasarlanan kampüsümüzde, temiz enerji teknolojileri kullanılacak ve enerji performansları optimize edilmiş binalar yer alacak. Ayrıca, yerleşke içi ulaşımı da elektrikli araçlarla sağlayacağız.
■ Öğrenciler biraz ulaşımdan endişeliler…
Üniversite olarak toplu taşıma seçeneklerimizi artırarak, ringler koyacağız.
‘Güzelbahçe kampüsü bir dönüşüm projesidir’
■ Peki, dünya hızla değişiyor sizce üniversiteler nereye evriliyor?
Evrensel çağdaş bilgi birikiminin genç beyinlere sunulduğu, gençlerin ufuklarını genişleten, hayal güçlerini harekete geçiren ve onları hayata hazırlayan sürdürülebilir ve inovatif üniversitelere doğru bir eğilim var. Üniversite olarak stratejilerimizi; vakıf üniversiteleri arasında birinci sıraya yükselmek ve dünyada tüm üniversite sıralamalarında ilk 500’de yer almak vizyonuyla belirliyoruz. Mütevelli Heyet Başkanımız Sayın Mahmut Özgener de Güzelbahçe’de inşa edeceğimiz yeni kampüsümüzün temel atma töreninde yaptığı konuşmada, bunu açıkça ifade etti. Güzelbahçe kampüsü bir dönüşüm projesidir. Sürdürülebilir bir yaşam için yaratıcı ve dönüştürücü çözümler üreten bir üniversite vizyonumuzun belki de en önemli adımıdır. Böyle bir dönemde üniversitemizin rektörü olmayı büyük bir ayrıcalık sayıyorum. Bu, tıpkı bir çocuğun ilk adımlarına tanıklık etmek gibi. Heyecanlı ve gurur verici.