Ege'Yetenekli oyuncuları hevesli antrenörler doğurur'

'Yetenekli oyuncuları hevesli antrenörler doğurur'

04.06.2020 - 00:00 | Son Güncellenme:

Futbola adımını Vefa Kulübü’nde, profesyonelliğe DE Düzcespor’da attı. Zonguldakspor’la yıldızını parlattı. Daha sonra yolu Karşıyaka’YLA kesişti. kariyerini Menemenspor’da noktaladı. Futboldan kopamadı antrenörlük yaptı. O, ömrünü futbola adamış bir isim: Erhan Özalp...

Yetenekli oyuncuları hevesli antrenörler doğurur

”Altyapılarımızda işinin ehli ve futbolu seven antrenörler bulundurmalıyız. Federasyon da bu konuda üstüne düşeni yapmalıdır. Kendi evlatlarımıza güvenmeyi öğrenmeliyiz”

"Biz Türkiye’nin, Avrupa’nın Brezilyası olacağını düşünürken, onlar Avrupa’nın Katar’ı olmayı seçtiler sözü, bence futbolumuzun özeti”

Milliyet Ege Spor Müdürü Mehmet Demirtaş ile usta kalem Fatih Tanfer, ‘Geçmişten Günümüze Değerlerimiz Konuşuyor’ köşesiyle Türk sporuna hizmet etmiş, İzmir futboluna adını altın harflerle yazdırmış isimlerin hikâyelerini sporseverlerle buluşturmayı sürdürüyor. Profesyonel futbol yaşamına Düzcespor’da başlayan, ardından Zonguldakspor’a transfer olan, Denizlispor, Karşıyaka, Salihlispor, Turgutluspor, Eti Bank, Çeşmespor, Menemenspor gibi takımlarda forma giyen, oynadığı birçok takımda takım kaptanlığını üstlenen, sporculuk hayatında yaşayamadığı şampiyonluk sevincini teknik adamlık döneminde tadan Erhan Özalp, unutamadığı anılarını, yeni kuşağa önerilerini ve Türk futbolunun bugünkü durumunu sizler için değerlendirdi. Keyifli okumalar...


Yetenekli oyuncuları hevesli antrenörler doğurur




Sevgili Erhan Özalp, bize kendinizden bahseder misiniz?


1953 yılında Sakarya’da doğdum. Çocukluğumda top oynamayı çok seviyordum. 13-14 yaşlarımdayken İstanbul’da yaz turnuvalarında oynuyordum. Turnuvaları izleyen büyüklerimizden, Vefa Kulübü’nün sembol isimlerinden olan Galip Haktanır, beni beğenmiş. Beni, Vefa Kulübü’ne yönlendirdi. Futbolculuk hayatım bu şekilde başlamış oldu. Genç takım hocamız rahmetli Metin Türel’di. Vefa’dan sonra, Beylerbeyi’ne transfer oldum. 1971-72 sezonunda Düzcespor’da profesyonel hayatıma ilk adımımı attım. 3 sezonun ardından 1974’te bugünkü Süper Lig seviyesinde olan Zonguldakspor’a gittim. Burada iyi bir performans gösterdim ancak Bursaspor ile karşı karşıya geldiğimiz Türkiye Kupası mücadelesinde ayağım kırıldı. Sahalara dönmem 6 ayı buldu. 1975 yılında askerlik için Denizli’ye gittim ve Denizlispor’da 2 yıl kiralık forma giydim. Ardından tekrar Zonguldakspor’a döndüm. Hocamız Gündüz Tekin Onay’dı. 1978-79 sezonunda, yeniden Denizlispor’un yolunu tuttum. Burada geçirdiğim 2 sezonun ardından 1980’de Karşıyaka serüvenim başladı. Daha sonra Salihlispor, Turgutluspor, Eti Bank, Çeşmespor ve son olarak da Menemenspor’da rahmetli Doğan Emültay ile çalıştıktan sonra 1987-88 sezonunda futbolculuk hayatım sona erdi. 20 yıl süren futbolculuk yaşamımda, birçok kulüpte takım kaptanlığı yapma onurunu yaşadım. Teknik adamlığa Karşıyaka’nın PAF takımında başladım. Teknik adamlık yıllarımda Aliağaspor ve Menemenspor’da profesyonel lige çıkma başarısı gösterdim. Şimdilerde ise, İzmir TÜFAD Yönetim Kurulu üyesi olarak çalışmaktayım.

Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?


Elbette bir sürü anıya sahibim. En ilginçlerinden birisi, 1974 yılında Zonguldakspor’a transfer olduğumda sezon başı kamp döneminde yaşadığım bir anı. Takımdaki büyüklerimizden Halil Güngördü, o zamanki takım kaptanımız Orhan Ağabey, bu ligde devre arasında yemek yasak dediğinde oyuncu grubu olarak biz, şaşkınlığımızı gizleyemedik. Böyle söylemesinin nedenini de şöyle açıkladı: “Arkadaşlar, Orhan Ağabeyiniz devre arasında köfte ekmek yer, biliyor musunuz?” demişti. Tüm takım olarak kahkahalara boğulduk. Kamp bittikten sonra Zonguldak’a döndük. Hazırlık maçlarını oynamaya başlamıştık. Hava çok sıcak ve saha kömür tozu ile kaplıydı. İlk maçın devre arasında soyunma odasına girdiğimizde, herkes oturmuş dinlenmeye çalışırken sevgili Orhan Ağabeyimiz soyunma odasına girip su bile içmeden takım malzemecimize şu şekilde seslendi: “Nevalem hazır mı?” Nevalesi de soğanlı köfte ekmekti. Bu olayı hayatım boyunca unutamam. En önemli hatıralarım arasında 1980-1981 sezonunda oynadığım Karşıyaka-Göztepe maçı var. Aslında herkesin bildiği gibi 80 bin kişilik muhteşem taraftar grubu, bu gururu bize yaşattı.

Yeni kuşağa önerileriniz var mı?


Doğru çalışmak çok önemlidir. Ayrıca öz güvene sahip bireyler olmak, hoşgörülü olmak, bulunduğun takımdaki arkadaşlarınla iyi geçinmek ve paylaşımda bulunmak önemlidir. Sportmence davranmak ve ahlaklı olmak, mutlaka bir sporcuda bulunmalıdır. Son olarak, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözünü hatırlatmak istiyorum, “Ben sporcunun, zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.” Sporcu gençlerimizin, bu sözü kendilerine ilke edinmeleri gerektiğini düşünüyorum.

Türk futbolunun bugünkü durumunu değerlendirir misiniz?

Öğrenmenin yaşı yoktur ve herkes her şeyi bilemez. Onun için her zaman gelişime açık olmak zorundayız. Maalesef ülkemizde futbol takımlarında altyapıya gereken önemin verilmediğini düşünüyorum. Altyapılardaki tesisleşmeye yönelerek altyapılarda gerçekten işinin ehli olan teknik adamlar bulundurulmalıdır. Yeni altyapılar ve profesyonel takımlar arasındaki köprü görevi görmesi gereken teknik danışmanların bulunmamasını büyük bir sorun olarak görüyorum. TFF, gerekli yapılanmayı sağlamalıdır. Yabancı oyuncuların ülkemizde fazla olması her zaman konuşulur. En çok konuşanlar da gereken önlemleri almayanlardır. Liverpool’un Teknik Direktörü Jürgen Klopp, Borussia Dortmund’u çalıştırdığı dönemlerde, “Biz Türkiye’nin, Avrupa’nın Brezilyası olacağını düşünürken, onlar Avrupa’nın Katar’ı olmayı seçtiler” demişti. Türk gençlerinin ne kadar yetenekli olduğunu Avrupa ve ülkemizde oynayan birçok gencimiz bizlere gösteriyor. Çağlar, 2000’li yılların başında Menemen’de kurduğumuz futbol okulundan çıkan yeteneklerden bir tanesiydi. Bu konuda bir de Merih Demiral örneğini söylemeliyim. Fenerbahçe’nin altyapısından yetişmiş olmasına rağmen ülkemizde değeri bilinmedi. Şu anda İtalya ekiplerinden Juventus formasını başarı ile terletiyor. Bu değerli oyuncumuzun da en kısa zamanda sağlığına kavuşup sahalara dönmesini temenni ediyorum.