EgeŞeker hastalığında cerrahi tedavi...

Şeker hastalığında cerrahi tedavi...

26.03.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Yaman, VTİ’si 30 ve üzerinde olan kişilerde cerrahi yöntemin önerildiğini söyledi, “İnsülin ihtiyacı azalır” dedi

Şeker hastalığında  cerrahi tedavi...

Uluslararası Diyabet Örgütü’nün verilerine göre her 11 yetişkinden birisi diyabetli. Ekol Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Yaman, “Her 6 saniyede 1 kişi diyabet ve buna bağlı gelişen hastalıklardan hayatını kaybediyor. Diyabetin bu kadar sık görülmesinin ana nedenleri arasında, toplumun yaşlanması, insanların daha çok gıda tüketip, daha az hareket etmesi, beslenme tarzının değişmesi gibi nedenler yer alıyor. Diyabetlerin yüzde 90’ı tip 2 diyabet ve aslında bu grup hastaların çoğu cerrahi olarak tedavi edilebiliyor” dedi.
İnsülin salgısını artırmaz
Yapılacak testlerle uzun süre insülin kullanmış olan hastalarda pankreas rezervinin yeterli olduğunun teyit edildiğini belirten Yaman, “4 yıldan daha uzun süre insülin kullanımıyla birlikte pankreasın insülin salgılama kapasitesi yavaş yavaş azalabilmekte. Diyabet cerrahisi insülin salgısını arttırmaz, vücudun insüline olan ihtiyacını azaltır.
Yapılacak testlerde pankreas rezervi yeterli olan kişilerden vücut kitle indeksi (VKİ) 30 ve üzerindeyken kontrolsüz diyabeti olan kişilere ve VKİ 35 ve üzerindeyken diyabeti bulunan kişilere diyabet cerrahisi önerilmekte” diye konuştu.
Transit bipartisyon
Önerilecek cerrahi tipi kişinin VKİ’ne, diyabet için kullandığı medikal tedavi tipi, dozu ve süresine, yapılacak test sonuçlarındaki pankreas rezervine, kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebildiğini kaydeden Yaman, “VKİ 40 ve üzerinde olanlar için tüp mide ameliyatı yeterli olurken, 40’ın altında olanlarda transit bipartisyon gibi ince bağırsağın belli bir kısmını by-pass ettiği teknikler önerilir” ifadesini kullandı.
Tekniğin ilk olarak 2006’da uygulanmaya başlandığını vurgulayan Yaman, sözlerine şöyle devam etti:
“İşlemde ilk olarak normalden biraz daha geniş kalacak şekilde tüp mide ameliyatı yapılır. Daha sonra ince bağırsak, kalın bağırsaklarla birleştiği yerden itibaren ortalama 250 cm’den kesilir ve midenin alt ucuna bağlanır.
Yapılan işlem sonucunda yiyeceklerin 3’te biri normal yoldan geçerken, 3’te ikisi yeni oluşturulan yoldan geçer. Midenin tüpleştirilmesi ile açlık hissi dolayısıyla kalori alımı azalırken, yeni oluşturulan bağırsak yolu ile karbonhidrat emilimi azalır ve insüline yardımcı hormonlar aktiflenir. Başarı şansı yüzde 90 oranında.”