EgeMilas’ta el ele!

Milas’ta el ele!

25.11.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:

Belediye Başkanı Muhammet Tokat ile Ticaret Odası Başkanı Reşit Özer, Milas’ta tarihi ayağa kaldırmak için var güçleriyle çalışıyor

Milas’ta  el ele

Üç dönemdir Milas’ı başarıyla yöneten Belediye Başkanı Muhammet Tokat, “Şimdi hedefimiz kentin doğal ve tarihi misarısını ayağa kaldırmak. Daha fazla destek bekliyoruz” diye konuştu.

Haberin Devamı

- Bu görevinizde üçüncü döneminiz. Hep Milas’ta mıydınız?

Çoğunlukla. 1967’de Milas Karacahisar Köyü’nde doğdum. İlkokulu köyümde okuyup orta ve lise eğitimimi Milas Lisesi’nde tamamladım. Daha sonra 1988’de Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum. Mezuniyetten sonra ilçemde 20 yıl serbest avukatlık yaptım. Bu süre içerisinde parti içerisinde değişik görevlerimiz oldu. 2009’da belediye başkan adayı olduk. Şuan da 3. dönemim.

- Burada mı evlendiniz?

Evet. 2003 yılında evlendim. İki kızım var, eşim ev hanımı.

- Zaman ayırabiliyor musunuz ailenize?

Bizim sürekli aile ile zaman geçirme şansımız maalesef yok. Ama bunu bilerek bu işin içindeyiz.

- Milas hayalinizi gerçekleştirebildiniz mi?

Haberin Devamı

İlk dönem önce altyapıdan başlayıp yeni bir kent tasarladık. Ama biliyorsunuz 2014’te Büyükşehir Yasası ile merkezdeki sorumluluğumuz bu sefer köylere de dağıldı. Türkiye’de köy sayısı en fazla olan ilçelerden birisiyiz. 119 mahallemiz var. İkinci dönemimiz bu mahallelerdeki çalışmalarımızla geçti. Şimdi tekrar merkeze ağırlık veriyoruz.
Ödüllü Hacıilyas Meydanı ve Baltalı Kapı düzenleme projelerimizi hayata geçireceğiz. Bunun yanında kadın sığınma evi, huzurevi ve kreş yapımı çalışmalarımız devam ediyor. Bölgemizdeki organize sanayi bölgesi tamamlanmak üzere. 70 fabrika daha açılacak. Hedefimiz sosyal ve ekonomik açıdan yaşam kalitesini yükseltmek.

- Milas şuraya benzesin dediğiniz bir yer var mı?

Yani benzeme değil de, her yerin kendine ait özellikleri var. Ama tarihi çok zengin bir ilçe burası. Yani bu tarihi kimliğin korunduğu ve tanıtıldığı bir kent olması en büyük hayalim. Bu noktada hem kamu hem özel sektör hem de vatandaşla el birliğiyle tarihi ayağa kaldırıyoruz. Böylece dışarıdan da ziyaretçi çekmeyi arzuluyoruz. Çünkü havaalanı kentimize çok yakın. Bodrum ve Muğla da öyle...

- Turist sayısını artırmak için yeni bir rota oluşturma çalışmanız var mı?

Bir kültür rotası oluşturduk zaten. Baltalı Kapı Projesi bu rotanın başlangıç noktası. Birkaç halkayı tamamlamamız gerekiyor. Birçok yerde tarihi kazılar, restorasyon çalışmaları devam ediyor. Ama daha hiç ele alınmamış bir sürü antik kent var.

Haberin Devamı

- Aslında Milas’ta tarih ayağa kalkıyor diyebilir miyiz?

Evet, özellikle restorasyon çalışmaları ve kurtarma kazılarıyla ortaya çıkan ivme kentin geleceği açısından bize umut veriyor. Şöyle bir özelliğimiz de var; Türkiye’de en uzun sahil şeridine sahip ilçelerden biriyiz. Bu noktada da dibimizde turizmde artık bir metropol haline gelmiş Bodrum var. Ancak artık Bodrum’da da bir doymuşluk var. İnsanlar yavaş yavaş bu tarafa doğru geliyor. Doğal ve kültürel değerlerimizi koruyup Milas’ı ön plana çıkaracağız.

- Kazılar ve restorasyon konusunda yeterli destek var mı?

Kazılar Kültür Bakanlığı organizasyonunda yürüyor. Biz de elimizden geldiğince destek veriyoruz. Ama şu an buradaki restorasyon çalışmaları ile ilgili çok destek aldığımızı söyleyemeyiz. Hatta bu konuda valiliklerde bize ayrılan bir fon var. Bu fonu bile kullanmakta zorlanıyoruz.

- Peki, kaç tarihi bina var restore edilmesi gereken?

Haberin Devamı

Şu anda arastamız var. Bir kısım restorasyonu tamamlandı ikinci kısım için daha kuruldan projesi çıkmadı. Burada sadece 300’e yakın dükkan var. Milas’ın genelinde bugün itibariyle restore olmayı bekleyen 700’e yakın yapı var. Çoğu özel mülkün. Halbuki şu anda bu konuda devletin gerek projeler için gerekse yapım için hibeleri var. Ama sanırım topluma hayata geçirilmiş başarılı bir örnek sunmak lazım.

- Milas için Bodrum’un gölgesinde kaldı denilirdi, şimdi bu durum değişiyor mu?

Tabii 80’li yıllara kadar Bodrum diye bir ilçe bilmiyorduk biz. O zaman Bodrum herhalde bizim gölgemizdeydi. (Gülüyor) Ama 80’li yıllardan sonra büyük bir aşama kaydetti Bodrum. Tabii bunun iyi olduğu ya da kötü olduğu noktaları tartışmalı. Ama netice itibariyle şu anda uluslararası boyutta bir turizm metropolü. Milas, çeşitlilik ve potansiyel bakımından Bodrum’dan güçlüdür. Doğasıyla, tarımıyla, sanayisiyle, kültürel tarihsel birikimiyle avatajı fazladır.
Aslında hep söylediğimiz şu, sadece Bodrum olarak değil, biz Milas ve Bodrum beraber hareket edersek bence Bodrum’un şansı ve avantajı daha da artar.
Çünkü Bodrum’un insanlığa verebileceği deniz, kum ve eğlencesinden başka çok fazla bir şeyi ne yazık ki kalmadı. Alternatif turizm tercihleri incelendiğinde Milas da değerlendirilmeli.
Bugün kır ve yayla yaşamından el sanatlarına, yamaç paraşütünden Karya Yolu’na, her yönüyle Milas’ın Bodrum’a katabileceği çok şey var.

Haberin Devamı

Elektriğimizi biz üreteceğiz

- Termik santrallerle gündeme gelen bir bölgesiniz. Farklı enerji kaynaklarına yönelecek misiniz?

Hedefimiz önce ilçeye doğalgazı getirmek. Belediye olarak güneş enerjisinden elektriğimizi üretme çalışmalarımız sürüyor.

- Milas’ta neler yapabiliriz?

Bir kere tarihi alanlarımızı mutlaka gezmemeliler. İkincisi mutlaka zeytin ve zeytin ürünleri almalılar. Milas halısını mutlaka almalılar. Sonra arastamızın olduğu yerde, salı pazarımıza mutlaka uğramak isterler. Çomak Dağ’ı, Bafa Gölü, Gökova ve Ören mutlaka görülmeli. Ve tabii suyumuz. Şu an su fabrikamızda çok büyük bir yatırıma giriyoruz. Üretim 6 kat artacak. Ama Milas’ta şöyle bir üzüntümüz var. Biliyorsunuz devletimizin 2023’e ilişkin hedefleri var. Bu hedefler içinde turizm hedefleri de var. Ama üzülerek gördükki içerisinde Muğla’ya yer yok.

Milas’ta  el ele

Zeytinyağımızdan içen gençleşiyor

Milas’ın memecik türü zeytinlerinden elde edilen zeytinyağının antioksidan ve polifenol oranlarının daha yüksek olduğunu belirten Milas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Reşit Özer, “Yeni yılda AB tescili aldığımızda Avrupa’ya satışlarımız artacak” dedi. Milas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Reşit Özer ile bu yıl kentte 6’ncısı gerçekleşen Zeytin Hasat Şenliği’nin ardından bir araya geldik; hedeflerini, projelerini dinledik.

- Milas’ta mı doğdunuz?

Evet, doğma büyüme Milas’lıyım. İlkokulu Milas’ta, ortaokul ve liseyi İzmir Özel Türk Koleji’nde okudum. Üniversite sınavlarına hazırlanırken babam kalp krizi geçirdi ve vefat etti. İşlerimizin başına geçmem gerekiyordu, üniversiteye gitmekten vazgeçtim.

- Babanız ne iş yapıyordu?

Beyaz eşya ve otomobil bayiliği.

- Ne okumak istiyordunuz?

Aklımda olan bölüm iktisattı. Şirketimizi 1945’te dedem kurdu. Aslında istediğim bölüme yakın bir işle uğraşıyorum diyebilirim.

- Ailede tek erkek siz misiniz?

Bu işi abim ile beraber yapıyorduk. Fakat dört yıl önce onu da kaybettim ve işleri tek başıma yürütmek zorunda kaldım.

- Peki, Ticaret Odası Başkanlığı?

2005’ten 2013 yılına kadar iki dönem Meclis Başkanlığı yaptım. 2013’te ise Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildim. Şu anda ikinci dönemim.

- Hayal ettiğiniz projeleri hayata geçirdiniz mi?

Göreve başlarken Milas zeytinyağı daha çok dökme olarak satılıyordu. Önceden üreticiler ürettikleri malları büyük markalara satışa sunuyordu. Eğer markalaşırsak üreticimiz büyür diye düşündük. Önce coğrafi işaret aldık. O yıllarda kentte 15’e yakın zeytinyağı markası bulunuyordu, üç yılda bu sayı 54’e çıktı. Coğrafi işaretli ürünümüz ise 10 oldu. 2017’de ise Avrupa Birliği tescili için başvuruda bulunduk.

- Zeytinyağı dışında diğer coğrafi işaretli ürünler neler?

Zeytinyağından sonra yağlı zeytinimizi de tanıtmak adına çalışma yapmaya karar verdik. Ayrıca Milas halıları da çok büyük öneme sahip. Halıların coğrafi işareti başka markadaydı ve köylerde halı üretimi yoktu. 2018’in sonlarına doğru halıların coğrafi işaretini devraldık. Karacahisar, Bozalan ve Balcılar köylerini pilot seçtik. Tezgahların üzerindeki tozu kaldırdık. Üreticiye ip yardımı sağladık. Ayrıca satma garantisi de verdik. Halıları katıldığımız fuarlarda sattık.

- Kaç kişi iş sahibi oldu?

20 kişiyi iş sahibi yaptık. İlk hedefimiz bu işi gelecek nesillere aktarmaktı ve başardık. Bunların dışında Milas’a özgü otlu böreğimiz var. Coğrafi işareti alınca iki yılda Muğla, Yatağan ve Bodrum’a da börek satışına başladık.

- Coğrafi işaretin ürünlere katkısı nedir?

Coğrafi işaretle birlikte ürünlerin içerisindeki maddeler belirlendi. Bu da kalite ve satışı artırdı.

- Avrupa Birliği tescil başvurusu ne aşamada?

Biz 2’nci sıradayız. İlk sırada Edremit var. Yeni yılda alabilirsek Avrupa’ya satışlarımız artacak.

- Şu an yurtdışına ürün gönderiyor musunuz?

Arabistan, Katar ve Amerika’ya gönderen firmalar var. Ancak 1-2 ton gönderebiliyorlar. Coğrafi işareti ve AB işareti olanlar daha çok gönderme şansına sahip oluyor. Birkaç yıl sonra Milas zeytin ve zeytinyağı aranan bir marka olacak. Avrupa’ya satışlarımız artacak. Ayrıca Milas’ın memecik türü zeytinlerinden elde edilen zeytinyağının antioksidan ve polifenol oranları daha yüksek, bu kanıtlandı. Her gün birkaç kaşık zeytinyağımızdan içmek sağlığa faydalı, insanı gençleştiriyor.

- Milas’ta yılda ortalama ne kadar zeytinyağı üretiliyor?

2019 yılı sonunda 18-20 bin ton zeytinyağı üretimi bekleniyor. 11-12 milyon zeytin ağacımız bulunuyor. Milas Türkiye’de zeytin ağacı sayısı bakımından ikinci sırada.

- Ağaç sayısını artırmayı düşünüyor musunuz?

Kesinlikle. Sürekli olarak halkımızı teşvik ediyoruz.

- Peki, bu yıl 6’ncısı düzenlenen Zeytin Hasat Şenliği’ne ilgi nasıl oldu?

Katılım çok iyiydi. Halı, bal, zeytin, zeytinyağı üreten 60’a yakın firma stant açtı. Ender Saraçoğlu konuşmacı olarak katıldı. Geçen sene Canan Karatay gelmişti. Onlar ayrı bir değer kattı. Ulusal basın bizi çok iyi tanıttı. Van’dan, Bingöl’den dostlarımız “Ne güzel şeyler yapıyorsunuz” diyor. Burada bir başlangıç yaptık. Her geçen yıl üzerine koyuyoruz. Ciddi mesafe katettik.

- Yeni hedefleriniz neler?

Yeni yılda ulusal basın ve marka sayımızı artırmayı hedefliyoruz. Tabana inerek daha fazla kişiye iyi zeytin ve zeytinyağının nasıl elde edileceğini anlatmak istiyoruz. Ayrıca balımızı, halılarımızı ve böreğimizi de daha çok kişiyle buluşturmayı düşünüyoruz. Muğla’da en fazla arı kolonisi Milas’ta bulunuyor. Bunu değerlendirmemiz lazım. Ayrıca balık konusunda da çok iddialıyız.

- Tarihi alanlarınız da çok...

Evet, Milas tarihi bir yer. 27 ören yeri mevcut. Hekatomnos Anıt Mezarı ve Beçin Kalesi UNESCO Geçici Miras Listesi’nde yerlerini almış durumda. Amacımız bu iki tarihi yerin tanıtımını daha iyi yapmak. Pullar ve kitaplar bastırmaya başladık. Milas anlata anlata bitecek bir yer değil. Amacımız, çıtayı daha da yükseklere taşımak.

Coğrafi işarette hedef 15 ürün

- Milas’ın tanıtımı için neler yapılabilir?

Gelen turistlerden gördüğüm kadarıyla tarih ve doğa güzelliklerine insanlar daha çok dikkat ediyor. Bu konuda eksiklerimiz var. Onarımı yapılması gereken birçok yer var. Onların restorasyonu yapılabilir. Oteller kazandırılabilir. Yöresel ürünlerimizin marketlerin raflarında bulunmasını istiyoruz. Bunların gerçekleşmesi Milas’a ayrı bir değer katacaktır. Coğrafi işaret sayımızı en az 15’e çıkarmayı hedefliyoruz.

- Güzel projeleriniz var siyasete atılmayı hiç düşündünüz mü?

Hayır şu aşamada hiç düşünmedim. İşimde çok mutluyum. (Gülüyor)