27.07.2022 - 00:00 | Son Güncellenme:
Akhisar’da yaşayan 23 yaşındaki Eda Ar, doğuştan omurga eğriliği de denilen skolyoz hastasıydı. Hastalığını bilmeyen ve küçüklüğünden bu yana hep sağa yatık duran genç kıza bazı hekimler bel fıtığı teşhisi koydu. Başka bir hekim de sağ bacağı kısa olduğu için yamuk durduğunu söyledi. Bir gün bacağında uyuşma ile acile gitti ilk skolyoz teşhisi o zaman konuldu. Medicana International İzmir Hastanesi’nde görevli Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Mutlu Çobanoğlu, genç kıza, ameliyat olması gerektiğini söyledi. İlk başta ameliyat fikrinden korksa da sonrasında karar verdiğini anlatan Ar, “İyi ki de olmuşum. Omurgamdaki eğrilik düzeldi, yıllar sonra artık dik durabiliyorum” dedi.
Doç. Dr. Mutlu Çobanoğlu, “Doğuştan kaynaklanan skolyoz, genellikle ilerleyici tipte oluyor. Çocuk büyüdükçe kendini göstermeye başlıyor. Dışarıdan bakılınca gözükmeyebiliyor. Eda’daki gelişim kusuru omurgasını belli bir tarafa doğru itmişti. Duruşunda dengesizlik meydana geliyordu. Yaşı daha küçükken ağrısı muhtemelen olmuyordu ancak büyüdükçe ağrıları olmaya başladı. Hastadaki skolyozun derecesi ve hastada yaratmış olduğu şekil bozukluğuna göre tedavi seçenekleri var. Her skolyoz mutlaka ameliyat olmalı diye bir durum söz konusu değil” diye konuştu. Doç. Dr. Çobanoğlu, skolyozun tedavi edilmediği durumlarda, kişinin solunum problemleri yaşayabildiğini, omurgada dengeli bir yük dağılımı olmadığı için artan ağrılara bağlı olarak kireçlenme olabileceğini ve tüm omurganın bu durumdan etkilenebileceğini de sözlerine ekledi.