Yalnızca 134 vaka var! Dünya bebeklerini öldürmekten 20 yıl hapis yatan anneyi konuşuyor
05.06.2023 - 12:56 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
'Avustralya'nın en kötü kadın seri katili' başlıklarıyla manşetlere taşınan Kathleen Folbigg, demir parmaklıklar arkasında geçen 20 yılın ardından bilimin devreye girmesiyle özgürlüğüne kavuştu. Folbigg'inDNA'sında hemen yakalanan olağandışı bir genetik sekans, annenin suçsuz olduğunu kanıtlayan verileri tetikledi.
İlk göz ağrısını kucağına aldığında yıl 1989'du. Kocasi Craig ile Şubat 1989'da doğan erkek bebeklerine Caleb adını verdiler. Bebek henüz 19 günlükken bir gece yarısı ölü bulundu, yatağında battaniye sarılı halde kıpırdamadan duruyordu.
Çift, bir yılı aşkın bir süre sonra ikinci kez anne-baba oldu. Haziran 1990'da doğan bebeklerine bu kez Patrick adını koydular. Minik Patrick henüz birkaç aylıkken hastalandı ve Şubat 1991'de hayata gözlerini yumdu. Bir doktor, bebeğin nedensiz ani kalp durması sonucu öldüğünü belirledi.
Ekim 1992'ye gelindiğinde 'sağlıklı ve mutlu' Sarah dünyaya geldi. Ancak kız bebek de henüz bir yaşını tamamlamadan Ağustos 1993'te yaşamını yitirdi.
Kathleen Folbigg, Sarah'ın ölümünden üç yıl sonra yeniden hamile kaldı ve Ağustos 1997'de dördüncü bebeğini dünyaya getirdi. Laura da ikinci yaşını göremeden hayatını kaybetti, Adli Tıp'ta yapılan otopside ölüm nedeni kalp kasındaki hafif iltihabın yol açtığı hasar olarak kayıtlara geçti.
19 günlük ve 19 aylık dört bebeğini kaybeden Avustralyalı Kathleen Folbigg, çocuklarını öldürmekten hakim karşısına çıktığında tüm ülke tarafından tanındı.
Gazeteler 'Avustralya'nın en kötü kadın seri katili' başlıkları atarken, adım adım takip edilen davada 40 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezaevi parmaklıklarının arkasına gönderildikten tam 20 yıl sonra özgür kaldığında ise, Folbigg'i artık tüm dünya tanıyacaktı.
2003 yılındaki dava; ikinci dereceden kanıtlara, özellikle de bir anne olarak verdiği mücadelesini anlatan günlüklerine odaklıydı. Ancak çocukların boğulduğuna veya yaralandığına dair fiziki bir kanıt yoktu.
Jüri, Folbigg'i oğulları Caleb ve Patrick ile kızları Sarah ve Laura'yı boğarak öldürmekten suçlu buldu. İlk olarak 40 yıl hapis cezasına çarptırıldı, cezası temyizde otuz yıla indirildi.
'SINIRLI DESTEĞE SAHİP VE YAS TUTAN BİR ANNE'
Şimdi 55 yaşında olan Folbigg günlüklerinde, 'bir anne ve bir kadın olarak başarısız olduğunu' yazıyordu. Son soruşturmada uzmanlar, günlüklerin sınırlı desteğe sahip ve yas tutan bir anne tarafından yazılan 'bir stresle başa çıkma mekanizması' olduğuna dikkat çekti. Dört çocuğun hepsinin hiçbir iz bırakmadan boğulmasının pek de mümkün görünmediğinin de altı çizildi.
Emekli yargıç Tom Bathurst başkanlığındaki yeni soruşturmada savcılar, gen mutasyonları üzerine yapılan araştırmaların çocukların ölümlerine ilişkin inançlarını değiştirdiğini kabul etmek zorunda kaldı.
20 YILLIK ÇİLE
Yeni Güney Galler (NSW) Başsavcısı Michael Daley Pazartesi günü, Bathurst'ün Folbigg'in yöneltilen her bir suçlama karşısında, masum olduğuna dair makul şüpheler olduğuna dair 'kesin görüşe' vardığını duyurduğu bir basın toplantısı düzenledi. NSW valisi tam bir af imzaladı ve Folbigg'in hapishaneden derhal serbest bırakılmasını istedi.
"Onun için 20 yıllık bir çile oldu, ona huzur diliyorum" diyen Daley, iyi dileklerinin çocukların babası Craig Folbigg ile olduğunu belirtti.
Aynı zamanda Avustralya Merkez sol İşçi Partisi üyesi olan Daley, "Bugün ile geçmişte yaşananlar arasındaki fark, bu tür soruları yeni kanıtlar ışığında yeniden değerlendirecek mekanizmalara sahip olmamıza uygun yeni kanıtların gün ışığına çıkmasıdır" dedi.
'CALM2 G114R'
Bir immünolog (bağışıklık bilimi) ekibi, Folbigg'in kızları Sarah ve Laura'nın ani kardiyak ölümününe yol açabilecek 'CALM2 G114R' adlı genetik bir mutasyonu tespit etmeyi başardı. Oğulları Caleb ve Patrick'in ise; farelerde görülen ve ani başlayan epilepsi ile bağlantılı olan, farklı bir genetik mutasyona sahip olduklarına dair kanıtlar da gün yüzüne çıktı.
Avustralya Ulusal Üniversitesi'nden araştırma ekibine liderlik eden Profesör Carola Vinuesa, çocukların örnekleri henüz test dahi edilmeden, Folbigg'in DNA'sında olağandışı bir genetik sekansın hemen yakalandığını kaydetti.
BENZER DURUMDAKİ KADINLAR İÇİN BİR UMUT
BBC'ye verdiği demeçte, "İlk testi yaptık ve çok şüpheli görünen bir (gen) varyantı bulduk. Kasım 2018'de bile, bu gen varyantının çocuklarda da bulunması durumunda 'fail' olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu düşündük" dedi.
Prof Vinuesa, genetik mutasyonla bağlantılı potansiyel ölümcül kalp rahatsızlığının dünya çapında bilinen yalnızca 134 vakası olduğunu açıkladı. Folbigg'in af kararının, benzer durumdaki diğer kadınlara umut verebilecek 'güzel bir an' olarak nitelendirdi.
"Çocuklarını kaybetmiş veya zarar vermekle suçlanan kadınlarla ilgili olarak bize ulaşıldı ve vakalar, aynı zamanda ciddi genetik rahatsızlıklara sahip olabilecek çocuklarmış gibi görünüyor" dedi.
'BİLİME DUYARLI BİR HUKUK SİSTEMİ'
2021'de iki Nobel ödülü kazananının da dahil olduğu düzinelerce bilim insanı, New South Wales valisini Folbigg'i affetmeye çağıran bir dilekçe imzaladı. Bilim insanları dilekçelerinde, Folbigg'in 'haksız yere hapsedildiğini savundu.
Bathurst'ün soruşturmasına danışmanlık yapan Avustralya Bilim Akademisi başkanı Chennupati Jagadish, "Kathleen Folbigg'e koşulsuz bir af verildiği ve bilimin sesi duyulduğu için rahatladım" dedi. Akademi yaptığı açıklamada, Daley'in ofisi ile 'bilime daha duyarlı bir hukuk sistemi uygulamak, böylece bu büyüklükte bir adalet hatasının asla tekrarlanmaması' için çalışmak istediğini ekledi.
ARKADAŞLARI KARŞILADI
Folbigg hapishane kapısında, özgürlüğü için yıllarca devam eden bir kampanya yürüten arkadaşları tarafından karşılandı. Öte yandan af, Folbigg'in cezasının geri kalanını çekmek zorunda kalmayacağı anlamına gelse de, adli sicilini temize çıkarmıyor.
Temyiz mahkemesinin mahkumiyet kararlarını bozması gerektiğini aktaran Daley, başarılı bir temyizin Folbigg'in tazminat için devlete karşı hukuk davası başlatması için ihtiyacı olan yolu açacağını da ekledi.
MİLYONLARCA DOLARLIK TAZMİNAT DAVASI AÇABİLİR
Folbigg'in temsilcileri; yirmi yıllık tutukluluğu sebebiyle hükümete karşı dava açmayı planlayıp planlamadığına ilişkin yorum taleplerine hemen cevap vermedi. Mahkumiyet kararı bozulursa Folbigg, potansiyel olarak hükümete milyonlarca dolarlık tazminat davası açabilir.
Folbigg'in masumiyetine inanmayan insanlara cevap vermesi istendiğinde Daley, "Ölmüş dört küçük çocuk var. Birbirini kaybetmiş bir karı koca, 20 yılını hapiste geçirmiş bir kadın ve hayatta hiç şansı olmamış bir aile var. Bu konuda bir şeyler hissetmeseydiniz insan olmazdınız" dedi.
