07.12.2022 - 07:07 | Son Güncellenme:
Derin bir sessizlik devasa rokete ait güçlü motorlarının gökyüzünü yarmaya başlamasıyla birlikte yerini duyanları dehşete düşüren bir gürültüye dönüşmüştü. Kazakistan'ın ücra bir köşesinde yaşananlara şahit olanlar, 'uzay yarışı' olarak dönemin başlangıcını canlı canlı izliyordu. Sovyetler Birliği, ilk uydu ve ilk canlının ardından 1961 yılında uzaya ilk insanı yolladı. Yaşanan gelişmeyi uzaya ilk kadının yollanması ve ilk uzay yürüyüşü izledi. SSCB uzay yarışına hızlı başlamış, art arda yapılan faaliyetlerle dünya kamuoyunda heyecan ve şaşkınlıkla karışık duygular yaratmıştı.
Sovyet uzay programının en önemli ilklerinden birisi de Vostok programının devamı olarak görülen ve uzaya yapılan insanlı seferleri devam ettirmeyi hedefleyen Voskhod programı kapsamında yapıldı. Pavel Belyayev ve Alexei Leonov’un mürettebat olarak görev aldığı Voskhod-2 seferi kapsamında yapılan fırlatma 18 Mart 1965'te dünya tarihinde ilk kez bir insanın uzay yürüyüşü yapmasıyla sonuçlandı. Alexei Leonov, insanlık tarihinde bir uzay aracından ayrılan ve yaklaşık 12 dakika süren bir uzay yürüyüşü gerçekleştirdi ve uzay çalışmalarında tarihe geçen isimlerden birisi oldu. Voskhod-2 seferi, uzay araştırmalarında bir ilke imza atmasının yanı sıra sefer sırasında kozmonotların yanında bulundurduğu ekipmanlarla da ses getirdi. Kozmonotlara verilen acil durum seti için tüm olumsuz durumlar düşünülmüştü. Hatta öyle ki set içerisinde TP-82 tipi bir tabanca bile bulunuyordu.
UZAYA NEDEN SİLAH GÖTÜRDÜLER?
Dünya dışı saldırgan varlıklara inanmadığınız sürece uzaya çıkan bir araç içinde ateşli silah bulundurmak mantıklı bir fikir olarak görünmeyebilir. Ayrıca silahın ateş alması mürettebat ile uzay boşluğu arasındaki ince alüminyum kaplamada bedeli çok ağır olacak sonuçlara da yol açabilir. Bunun yanı sıra yüksek maliyetlere sahip uzay çalışmalarında taşınabilecek yük her zaman kısıtlı ve görev yapacak personelin ihtiyacı olan besin maddeleri bu sıralamada her zaman en önde önde geliyor. Tüm bunlara rağmen Rus kozmonotları çıktıkları uzay görevlerinde yanlarında silah da bulundurdu. Bunun sebebi ise engin uzay boşluğunda değil aksine dünyamızda gizli!
Voskhod-2 görevinin uzay etabı başarıyla tamamlanmış olsa da, kozmonotlar Dünya'ya dönüş esnasında bir dizi talihsizlikler yaşadı. Uzay aracının yönlendirme sisteminde gerçekleşen arızalar, aracın tahmini rotasından sapmasına ve hedeflenen iniş bölgesinden yaklaşık bin 500 kilometre uzağa savrulmasına sebep oldu. Yaşanan talihsizliklere rağmen yeryüzüne tek parça dönmeyi başaran kozmonotlar, inişin ardından çok daha ciddi bir tehditle karşı karşıya kaldı: Sibirya’nın karla kaplı vahşi doğası.
Çocuklukları zorlu doğa koşulları içerisinde geçen Pavel Belyayev ile Alexei Leonov, yaklaşık 2 buçuk gün boyunca soğuk ve vahşi hayvanlarla mücadele ederek arama kurtarma ekiplerinin kendilerini bulmasını bekledi. İkilinin bu süre zarfında en çok güvendikleri şeylerden biri de yanlarında bulunan bir tabancaydı. Kozmonotlar, birkaç günlük hayatta kalma mücadelesinin ardından bulundu ve Moskova’da bir ‘kahraman’ gibi karşılandı. Alexei Leonov, daha sonradan yaptığı açıklamalarda yanlarında bulunan silahın yetersiz olduğunu dile getirdi ve Sovyet yönetimi bu duruma çözüm bulmak için yeni bir ‘kozmonot silahı’ geliştirmeye başladı ve 'TP-82' adı verilen özel bir silah tasarlandı.
ÇELİK KUTUDA SAKLANDI
TP-82 tabancası, Rus kozmonotların iniş esnasında olumsuz bir durumla karşı karşıya kalma ihtimalleri göz önüne alınarak geliştirildi. Kısa namlulu av tüfeği bir namlusu tabanca mermisi, bir namlusu av silahı mermisi ve diğer namlusu ise işaret fişeği atabilecek şekilde tasarlandı. Tabanca, seferler sırasında çelik bir kutu içinde bulunuyordu ve acil durum iniş kiti içerisinde yer aldığı için sadece acil durumlarda kullanım izni vardı.
Yaklaşık 20 yıl boyunca Rus kozmonotların uzay görevleri sırasında yanında bulundurduğu TP-82 tabancalarıyla ilgili eğitimler de Karadeniz kıyısında yapıldı. Burada hayatta kalma eğitimi alan personel, eğitimin belirli aşamalarında ateşli silah eğitimi aldı ve kendini olumsuz durum senaryolarına hazırladı.
2007 yılına gelindiğinde TP-82 görevden çekildi ve onun yerine uzay görevlerinde kullanılması için Makarov 9 mm tabancalar hizmete alındı. TP-82'nin görevden çekilme nedeni, kullanılan mühimmatın raf ömrünü tamamlamış olması olarak açıklandı. Kozmonotlar, uzay görevlerinde 2007 sonrasında bir süre daha yanlarında tabanca bulundurmuş olsa da günümüzde artık bu silahların uzay görevlerinde kullanılmadığı belirtiliyor.
'UZAYDA İSTEYEN İSTEDİĞİNİ YAPABİLİYOR'
Günümüzde henüz uzaya ilişkin kapsamlı kanuni düzenlemeler bulunmadığını belirten amatör gökbilimci, astrofizikçi Mehmet Akyürek, "Uzaya ilişkin şu an için yapılan kapsamlı bir anlaşma söz konusu değil. Uzayda henüz bir kural yok. Açık deniz gibi düşünün yani çok basit kanunlar var. Özellikle coğrafi keşifler döneminde gemisini alan ayak bastığı karaya benim demiştir. Uzayda da şu an için durum benzerdir yani isteyen istediğini yapabilir” şeklinde konuştu.
"Uzaya çıkan bir ülke kimseye uzayda ne yaptığını söylemek zorunda değil" diyen Akyürek, ABD’nin Soğuk Savaş döneminde hayata geçirmeyi hedeflediği 'Yıldız Savaşları' olarak bilinen 'Stratejik Savunma Girişimi' projesini hatırlatarak şunları ekledi:
"Bu tarz bilgiler çoğu zaman devletler tarafından gizli tutulur. Mesela Çin’in uzay programında görev alan Taykonot ekiplerinin yanlarında silah olup olmadığını da bilmiyoruz. Bu ‘teknoloji yarışı’ kapsamında sır olarak kabul gören bilgiler. Ruslar bu bilgileri bir şekilde vermişler. Bu bilgiler Sovyetler Birliği’nin dağılması, Rusya ve ABD’nin uzayda iş birliği yapmaya başlamasıyla ortaya çıktı. Zaten hiçbir devlet uzaya göndereceği ekipmanlar için kimseden izin almaz. Bu askeri bir proje de olabilir. Soğuk Savaş yıllarında bir dönem ABD’nin lazer ışınlarıyla Sovyet füzelerine karşı uzayda hava savunma işlevi görecek sistemler kurmayı hedeflediğini biliyoruz."
'BU YÖNTEM ESKİDE KALDI'
Kozmonotların Dünya'ya inişten sonra yaşanabilecek olumsuzluklara karşı silah bulundurduğunu söyleyen Mehmet Akyürek, gelişen teknolojiyle birlikte bu yöntemin de eskide kaldığını söyledi. Akyürek, “Artık gelişen teknoloji sayesinde uzay çalışmalarında görev alan personelin yeri hızlıca tespit edilebiliyor ve helikopter gibi araçlarla hemen iniş yaptıkları bölgeye ulaşılabiliyor. Ayrıca uzay araçlarının da sahip olduğu teknoloji eskisine oranla çok daha iyi durumda. Yani artık silah taşımalarını gerektirecek bir durum yok” bilgisini paylaştı.
Uzay görevlerinde kullanılan ekipmanlarda da patlama riski olduğunun altını çizen Akyürek, “Silahın uzayda bir şekilde ateş alması elbette çok ağır sonuçlar doğurur. Ancak zaten uzay araçlarının kullandığı yakıtlar bir silahtan çok daha büyük riskler taşıyor. Bu açıdan bakarsak silahın yaratacağı en büyük tehlike, astronotlar arasında çıkacak olası bir kavgada insana karşı kullanılması. Ancak şu an için de böyle bir durum kayda geçmedi. Uzaya gidecek insanlar uzun süren bir eğitim sürecinden geçiyor ve psikolojik olarak böyle bir görevi sağlıklı şekilde yapmaya uygun hale getiriliyor” diyerek sözlerini noktaladı.