Türkiye seçimleri dünyada son dakika! 'Muhalefet 1990'lı yılları hatırlattı'
10.03.2023 - 15:41 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
14 Mayıs tarihinde sandıkların kurulacağının resmileşmesi, uluslararası haber ajansları tarafından 'son dakika' koduyla duyuruldu. The Economist dergisi ise, muhalefet bloğunun aday duyurusunu 'bir dramaya dönüştü' diyerek sundu.
Türkiye, 14 Mayıs'ta tarihi bir seçime gidiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın canlı yayında attığı imzalar, uluslararası haber ajansları tarafından 'son dakika' koduyla verildi. Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı, 'Erdoğan Türkiye seçimleri için 14 Mayıs tarihini belirledi' başlığıyla gelişmeyi duyurdu. Ajans, cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin öngörülen tarihten bir ay erken yapılacağını belirtti.
14 Mayıs seçiminin on yıllardır Türkiye'deki en önemli oylama olabileceği yorumunu yapan AP, 2003'ten bu yana ülkeyi yöneten Erdoğan'ın sandıkta en zorlu meydan okumayla karşılaşabileceğini savundu.
AP'nin servis ettiği haber, Amerikan Washington Post, İngiliz The Telegraph gibi yayın organları tarafından da yayımlandı.
Amerikan Bloomberg yayın kuruluşu ise, 'Erdoğan 20 yıllık iktidarının en çetin seçim kampanyasını başlatıyor' başlığını tercih etti.
Fransız haber ajansı AFP ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 14 Mayıs için attığı imzayı gösteren fotoğrafları abonelerine servis etti.
THE ECONOMIST: BAZILARI MUTLU DEĞİL
İngiliz The Economist dergisi, 'Masaya dönüş: Türk muhalefeti adamını seçti' başlıklı haberiyle Ankara'daki seçim atmosferini okurlarına aktardı. Haberin spotunda 'Ancak bazıları bundan mutlu değil' ifadesine yer verilirken, muhalefetin aday belirlemesinin yeterince uzun sürdüğü vurgulandı.
6 Mart Pazartesi günü, seçimlere 70 günden daha az bir süre kala muhalefet bloğunun Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığını ilan ettiğini aktaran The Economist, duyurunun yapıldığı Saadet Partisi genel merkezi dışındaki atmosferi 'çok az elektrikli' olarak tanımladı.
Dergiye göre, CHP lideri Kılıçdaroğlu Millet İttifakı veya diğer adıyla Altılı Masa'nın adayı olarak Saadet Partisi önünde toplanan taraftarlarına seslenirken müttefikleri taş gibi ifadesiz yüzlerle bakıyordu. The Economist, muhalif boluğun ikinci büyük partisi İYİ Parti'nin lideri Meral Akşener'in ise 'bir kalıp sabun yutmuş gibi' göründüğünü yazdı.
Kılıçdaroğlu'nun adaylığının bir formalite olmasının beklendiğini ancak bir dramaya dönüştüğünü kaydeden The Economist, ittifakın adayını onaylamasından bir gün sonra, 3 Mart tarihinde Meral Akşener'in aniden Altılı Masa'yı terk ettiğini hatırlattı. Akşener'in Kılıçdaroğlu'nun arkasında durmayı reddettiğini, İstanbul ve Ankara'nın CHP'li belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş'a adaylık çağrısı yaptığını dile getiren dergi, İYİ Parti liderinin "Ölüm ve sıtma arasında tercihe zorlandık" cümlesini de aktardı.
The Economist, İstanbul ve Ankara büyükşehir belediye başkanlarının Kılıçdaroğlu'nun seçilmesi halinde cumhurbaşkanı yardımcıları olarak atanacağı sözünün verilmesiyle Akşener'in pes ettiği yorumunu yapıp ekledi: "Ancak Türkiye'de cumhurbaşkanı yardımcılığı çok bir şey ifade etmiyor."
İYİ Parti liderinin 'acemice bir güç oyunu' sahnelediğini aktaran Economist, Akşener'in hem kendisine hem de muhalefetin ortak imajına hasar verdiğini yazdı. Dergiye göre, Akşener'in masayı terk etmesi, birçok Türke didişen politikacıların birbiri ardına alaşağı ettiği 1990'lı yıllardaki koalisyon hükümetlerini hatırlattı. The Economist, Erdoğan'ın seçimlere kadar geçecek iki ayda seçmenlerin belleğinin yeniden tazeleneceğinden emin olduğu yorumunu yaptı.
Meral Akşener'in Kılıçdaroğlu hakkındaki şüphesinin bütünüyle yanlış olmadığını kaydeden The Economist, yurt içi ve yurt dışı gerilimleri düşürme vaadinde bulunan 'bürokrat' CHP liderinin seçilmesi halinde en iyi başkan olabileceğini savundu. Ancak, dergi Kılıçdaroğlu'nun en kötü muhtemel aday olabileceğini de yazdı. Dergi, son bir yıldaki anketlerin İmamoğlu ve Yavaş'ın daha çok yüksek oy alacağını gösterdiğini belirtti.
