06.01.2011 - 13:53 | Son Güncellenme:
Almanya'nın Hamburg kentinde aile hukuku ve aile içi şiddet konusunda uzman olan avukat Gülşen Kurt, son zamanlarda aile içinde Türk erkeklere eşleri tarafından uygulanan şiddetin arttığını söyledi.
Kurt yaptığı açıklamada, son yıllarda aile birleşimi çerçevesinde Almanya'ya gelen Türk erkeklerin daha fazla şiddete maruz kaldığını belirterek, "Son zamanlarda erkeğe yönelik şiddet arttı. Bugüne kadar aile içi şiddetin hep erkek tarafından yapıldığı zannediliyordu. Ancak kadınların şiddet yöntemleri daha farklı. Kadınlar şiddet olarak, dayaktan çok nafaka davası açmak, eşini evden atmak, çocukları babaya göstermemek, küfür ve hakaret ya da 'Seni Türkiye'ye gönderirim' şeklinde tehdit yöntemleri uyguluyor" dedi.
Almanya'da baskı ve şiddete maruz kalan erkeklerin sığınabileceği erkek sığınma evleri bulunmadığına da dikkat çeken Kurt, eşleri tarafından evden çıkarılan ve kalacak yeri olmayan erkeklerin, evsizlerin kaldığı barınaklarda yaşamlarını sürdürmek zorunda kaldığını söyledi.
Erkek sığınma evleri yapılması için eyalet hükümetlerine çağrıda da bulunan Kurt, Alman hukuk sisteminin ayrımcı olduğunu ve bunu davalarında açıkça gördüğünü de savunarak, "Eğer küçük bir kavgada Türk ile Alman mahkemelik olmuşsa, Türk haklı bile olsa haksız çıkarılmaya çalışılıyor. Neden? Şiddet konusunda Alman yargıçların Türk erkeklere karşı önyargısı var. Bıyıklı, esmer bir Türk görüldüğü zaman, doğrudan şiddetle özdeşleştiriliyor. Bu mantık değişmedikçe, hukukta fırsat eşitliği ve adaletin sağlanabileceğine inanmıyorum" diye konuştu.
Avukat Kurt, Almanya'da yapılan bir araştırmaya göre cezaevlerinden çıkan 8 gençten 6'sının yeniden suç işlediğine dikkat çekerek, cezaevlerinde gençlere psikolojik eğitimin daha da kaliteli hale getirilmesi gerektiğini söyledi.
"Suç işledikten sonra serbest bırakılan gençlerin çoğu yine suç işliyor" diyen Kurt, sıkça cezaevlerine gittiğini ve cezaevlerindeki gençlerin sayısının arttığını tespit ettiğini, ancak şiddetin Türk gençleri arasında daha fazla olduğu kanısının doğru olmadığını kaydetti.
Alman medyasındaki Türk algılamasını da eleştiren Kurt, özellikle suç olaylarında "Türk kökenli" ifadesinin kullanılmasıyla toplumda yanlış bir genelleştirme yaratıldığını belirtti.