08.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
Çin’den dünyaya yayılan yeni tip koronavirüsün Avrupa’da en fazla etkilediği ülkelerden biri olan İspanya’da yapılan bir araştırma sürü bağışıklığı tezini çürüttü. Araştırma, Kovid-19 hastalığına neden olan SARS-CoV-2 virüsüne karşı sürü bağışıklığı sağlama ihtimalinin
çok düşük olduğunu ortaya koydu. İspanya’da koronavirüse karşı bağışıklık kazananları tespit etmek amacıyla yürütülen araştırmada nüfusun sadece yüzde 5.2’sinin yeni tip koronavirüse karşı antikor geliştirdiği tespit edildi. Bir insanın kanında antikorun tespit edilmesi Kovid-19 hastalığına yakalandığını ve virüse karşı bağışıklık geliştirdiğini gösteriyor. Tıp dergisi Lancet’de yayımlanan bu araştırmanın sonucu nüfusun önemli bir kesiminin koronavirüse yakalanması ve iyileşmesi ile oluşması beklenen sürü bağışıklığı kavramından bu durumda söz edilemeyeceğini gösterdi.
70 bin test yapıldı
Reuters’ın haberine göre, toplam vaka sayısının 250 bini, can kaybının 28 bini aştığı İspanya’da son üç ayda 70 bin kişiye test uygulandı ve virüsün ne kadar yayıldığı konusunda mayıs ayında elde edilen sonuçlardan çok da farklı bir oran elde edilmedi. Araştırmayla, İspanya’nın Avrupa’da salgından en ağır etkilenen ülkelerden biri olmasına rağmen virüsün yaygın olduğu bölgelerde bile nüfusun büyük bir kesiminin koronavirüse karşı bağışıklık geliştirmediği belirlenmiş oldu.
Araştırmaya göre, testlerin ilk aşamasında vucutlarında antikor bulunan kişilerin yüzde 14’ü son aşamada antikora sahip değildi. Bağışıklık kaybının en yaygın olduğu hasta tipiyse semptomları hiçbir zaman geliştirmeyen belirtisiz hastalardı. Araştırmanın eş yazarlarından Carlos III Sağlık Enstitüsü Direktörü Raquel Yotti, özellikle de virüsü kapıp kendilerini bağışık zannedenlere seslenerek, “Bağışıklık eksik veya geçici olabilir, kısa süreliğine var olup sonra kaybolabilir. Rahatlayamayız, kendimizi ve diğerlerini korumaya devam etmek zorundayız” dedi. İspanya Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi yöneticisi Marina Pollan ise “Bazı uzmanlar nüfusun yüzde 60’ında antikor tespit edildiğinde sürü bağışıklığının oluşmuş olacağını belirtse de o rakamın çok uzağındayız” dedi.
Sürü bağışıklığı nedir?
Sürü bağışıklığı, toplumun virüse karşı bağışıklık geliştirebilmesi için keskin müdahalelere karşı çıkıyor. Hastalığın zaman içerisinde topluma yayılması ve böylece herkesin salgınla karşı bağışıklık geliştirmesi hedefleniyor.
Virüsün yayılım alanı değişti
Çin, Vuhan’dan Aralık 2019’da ortaya çıktıktan sonra ocak ve şubat aylarında etkileri yoğun olarak bu ülke ile Uzakdoğu ülkelerinde hissedilen salgının yayılma odağı mart başında İran’a ardından İtalya ve Batı Avrupa ülkelerine doğru kaydı. Sonrasında da ABD, 27 Mart’ta vaka sayısıyla salgının merkez üssü haline geldi. Salgının ortaya çıkışından 4 Mayıs’a kadar geçen sürede dünya genelindeki vakaların yaklaşık yüzde 76’sı, ölümlerin ise yüzde 86’sı Avrupa ve Kuzey Amerika’da görüldü.
Hindistan, Güney Amerika....
ABD, en fazla vaka ve ölümün kayıtlara geçtiği ve tedavi gören fazla hastanın bulunduğu ülke olurken, onu İspanya, İtalya, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın olduğu beş Batı Avrupa ülkesi izliyordu. Bugün itibarıyla Kuzey Amerika ülkelerindeki vakalar dünya genelinin yüzde 30.3’ünü, Avrupa’daki vakalar ise yüzde 21.2’sini temsil ediyor. Vaka sayısının 3 milyonu, can kaybunun 130 bini aştığı ABD, halen salgında en ağır bilançoya sahip ülke. Ancak son aylarda Güney Amerika ülkeleri, Hindistan ile diğer Hint alt kıtası ülkeleri ve Rusya’da görülen vaka artışları bu bölgeleri virüsün yeni yayılma sahası haline getirdi.
BM uyardı: Hastalıklar daha da artacak
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), hayvanlardan insanlara bulaşan zoonotik hastalıkların arttığı, vahşi hayatı ve çevreyi korumaya yönelik önlemler alınmazsa bu hastalıkların artmaya devam edeceğini duyurdu. UNEP ve Uluslararası Hayvancılık Araştırma Enstitüsü’nün (ILRI) ortak hazırladığı yeni raporda, insanlara bulaştığı bilinen 1400 mikrobun yüzde 60’ının, yeni ortaya çıkan bulaşıcı hastalıkların ise yüzde 75’inin hayvanlardan bulaştığı vurgulandı. Raporda, şu an Kovid-19 baskın olsa da her yıl gelişmekte olan ülkelerde en az 2 milyon kişinin zoonotik hastalıklar nedeniyle öldüğü belirtildi.
UNEP Bilimsel Değerlendirmeler Başkanı Maarten Kappelle, “İnsanlar, 1918, 1919 yıllarındaki influenze salgınına (İspanyol gribi) bakıyor ve bu tür hastalıkların sadece yüzyılda bir meydana geldiğini düşünüyor ama bu kanı artık doğru değil. Doğal yaşam ile insan hayatı arasındaki dengeyi sağlayamazsak salgınlar yaygınlaşacak” dedi. UNEP Direktörü Inger Andersen ise et tüketiminin son 50 yılda yüzde 260 arttığını belirterek şunları dedi:
“İnsanlara bulaşan hastalıkların yüzde 25’i barajlar, sulama ve fabrika çiftçiliğinden kaynaklanıyor. Seyahat, ulaşım ve gıda tedarik zincirleri sınırları mesafeleri ortadan kaldırdı. Vahşi hayatı sömürmeye ve ekosistemlere zarar vermeye devam ettiğimiz sürece önümüzdeki yıllarda bu hastalıklarda artış bekleyebiliriz.”
DSÖ: Salgın hızlanıyor zirveye ulaşmadık
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, hafta sonu dünya genelinde 400 binden fazla Kovid-19 vakası rapor edildiğini belirterek, “Kovid-19 salgını hızlanıyor ve açık şekilde pandeminin zirve noktasına ulaşmadık” dedi. Salgının hızla yayıldığını ve ölümcül olduğunu vurgulayan Ghebreyesus, “Şu anda 11.4 milyon Kovid-19 vaka sayımız var ve 535 binden fazla kişi yaşamını yitirdi. Kovid-19 salgını hızlanıyor ve açık şekilde pandeminin zirve noktasına ulaşmadık. Ölü sayısı küresel olarak dengelenmiş gibi görünse de gerçekte bazı ülkeler ölüm sayısını azaltmada önemli ilerleme kaydetmişken, diğer ülkelerde ölümler hala artıyor” diye konuştu.
Herkesin derdi başka
Zimbabve’nin başkenti Harare’de sağlık çalışanları koronavirüs nedeniyle çalışma şartlarının kötüleşmesini ve ekonomik sorunlarını protesto etmek için eylem yaptı. Afrika’da sağlık çalışanlarının kötü çalışma koşullarını protesto eden göstericilere polis müdahale etti.
Afrika’da sağlık çalışanları gösteri yaparken İtalya’nın başkenti Roma ise ilginç bir eyleme sahne oldu. Roma’nın turistik “Aşk Çeşmesi” olarak bilinen Trevi Çeşmesi’nin önünde, koronavirüs kısıtlamaları nedeniyle düğün seremonileri ertelenen bir grup kadın gelinlikleriyle protesto gösterisi gerçekleştirdi.
4.9 milyona 1.5 ay sokak yasağı
Avustralya’nın Melbourne kentindeki yeni tip koronavirüs vakalarındaki artışın sürmesi üzerine alınan koronavirüs yasaklarına güncelleme getirildi. Geçen hafta virüsün yoğun olarak görüldüğü semtlerde yaklaşık bir ay sürecek geçerli nedenler dışında sokağa çıkma yasağı tüm kentte uygulanacak. Süre ise 1 ay yerine 1.5 ay olacak. Yaklaşık 4.9 milyon insanı etkileyen karar, bugün gece yarısından itibaren başlayacak. İş seyahatleri, eğitim, yemek alışverişi veya tıbbi randevular haricinde evden çıkmak yasaklanacak. Kentte bir günde tespit edilen 191 yeni vakanın ardından restoranlar, kafeler ve barlar sadece paket servis yapacak, spor salonları ve kuaför salonları kapanacak. Zorunlu haller dışında giriş ve çıkışlara kapatılacak Yeni Güney Galler (NSW) ve Victoria eyaletlerinin sınırlarının denetlenmesinde Avustralya Savunma Birlikleri mensubu 450 askerin görevlendirileceği duyuruldu. Kovid-19’dan 106 kişinin hayatını kaybettiği ülkede, virüs tespit edilen 8755 kişiden 7420’sinin iyileştiği kaydedildi.
ABD, DSÖ’den resmen ayrıldı
ABD’de Başkan Donald Trump yönetimi, Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) resmi olarak çekildiğine dair Kongre’ye bildirim yolladı. New Jersey Senatörü ve Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Bob Menendez, Twitter’dan yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınının hala devam ettiğini belirterek, “Bir pandeminin ortasında Kongre, Başkan Donald Trump’tan, ABD’nin DSÖ’den resmi olarak çekilmesine ilişkin bildirim aldı” ifadesini kullandı. Menendez, Trump yönetiminin bu adımının, Amerikan yönetimini “hasta ve yalnız” bırakacağını kaydetti. Bir Beyaz Saray yetkilisi de resmi çekilmenin pazartesi gününden itibaren yürürlükte olacağını ve resmi bildirimin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e iletildiğini aktardı.