08.04.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:
Başkan Şükrü el Kuvvetli’nin sarayında nöbetteki tek korumanın silahı alındı.
Sinirden kuduran el Kuvvetli pijamalarıyla odasından fırlayıp askerlere hesap sordu.
Karşısındaki subay önce asker selamı verdi sonra tutuklama emrini okudu.
Daha 8 yıl önce rüşvet almaktan hapse atılan Hüsnü es-Zaim yönetime el koymuştu.
İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki ilk darbe tek el silah atılmadan tamamlanmış olur.
O sırada Amerikan Elçiliği’nde büyük ihtimalle şampanyalar patlatılıyordu.
Amerikalılar Başkan El Kuvvetli’den nefret ediyordu. ABD’nin sponsorluğunda Suudi Arabistan’dan Lübnan’a giden petrol boru hattını bloke etmiş, İsrail ile anlaşmayı reddetmiş ve komünist partiye izin vermişti.
Soğuk Savaş yaklaşıyordu ve ABD Başkanı Truman, Ortadoğu’yu bir savaş alanı olarak görüyordu.
İki yıl önce kurulan CIA’nın Şam’daki adamı Miles Copeland rejimi değiştirecekti.
Zaim darbeden önce en az altı kez CIA yetkileleriyle buluşmuş ve darbe planlarını anlatmıştı.
Zaim, ABD’den askeri, maddi yardım ve kendisi iktidarı ele geçirirken Amerikan ajanlarının kaos yaratmasını istemişti.
Miles Copeland anılarını yazdığında darbeyi planladığını ve yönettiğini iddia etti.
Ortadoğu’da aynı dönemde görevli olan CIA ajanları doğruluyor.
Ancak herkes hemfikir değil. Dönemin büyükelçisi ABD’nin rolü olmadığını söylemişti.
Eğer CIA’nın darbede gerçekten rolü varsa Suriye teşkilatın tarihindeki ilk darbe olarak tarihe geçmiş oluyor.
Zaim göreve gelir gelmez ABD’yi mutlu edecek adımlar attı. Petrol boru hattına onay verdi, İsrail ile görüşmelere başladı solcu muhalifleri topladı.
Ancak meclisi dağıtmak ve düşmanlarını hapse tıkmak desteğini azalttı.
Göreve geldikten yalnızca 5 ay sonra bu kez Sami el-Hinnavi adında bir asker Zaim’i üzerinde pijamalarıyla öldürttü.
Amerikalı diplomat Deane Hinton, memnun değildi.
Haklıydı. Zaim devrildikten 4 ay sonra Edip Çiçekli iktidara el koydu.
Bundan sonra 20 yıl boyunca ülkede karmaşa dinmedi. İstikrarsızlık yayıldı Irak, İran ve Mısır’da darbeler yaşandı.
Hafız Esad, Suriye’yi 30 yıl yönetti. Darbe ve ayaklanmalar atlattı.
2000 yılında öldüğünde yönetimi oğlu Beşar’a devretti.
Suriye’de bugün muhalefet bir yılı aşkın süredir Beşar’ı devirmek için mücadele veriyor.
Beşar Esad kendi şehirlerini kuşatma altına alıp şiddet uygulayarak rejimini korumaya çalışıyor. Peki iktidarı bu krizi aşacak mı?
Eğer Esad devrilirse ne olacak? 1949 yılındaki darbe hem Suriye hem de Ortadoğu’ya bir jenerasyon devam eden istikrarsızlık getirmişti.
Humus ve İdlib sokaklarında mücadele eden isyancılar Esad ailesinin hakimiyetine son vererecek parti temelli bir demokrasi kurmak istiyor. Ancak bu ülke yarım yüzyıldır böyle bir politik sistem içinde yaşamadı.
Suriye kendi geçmişinin hayaletlerinden kurtulmayı başaracak mı?