25.10.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD Başkanı Donald Trump’ın, Sudan ile İsrail’in ilişkilerini normalleştirme konusunda anlaşmaya vardığını açıklamasıyla, Sudan da bazı Arap ülkelerinin ardından İsrail ile ilişkileri kararlaştırma adımı atan son ülke oldu. Trump Oval Ofis’te gazetecilerin karşısına çıkmadan dakikalar önce Beyaz Saray, Sudan konusunda bir açıklama yapmış ve Trump’ın Sudan’ı “teröre destek veren ülkeler” listesinden çıkarma kararını imzaladığını Kongreye bildirdiğini aktarmıştı.
ABD’den konuyla ilgili yapılan açıklamada, Sudan ile İsrail arasında ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda varılan anlaşmanın “bölgesel güvenliği artıracağını ve Sudan, İsrail, Ortadoğu ve Afrika halkları için yeni fırsat alanları açacağını” bildirildi. ABD’nin Sudan’ın egemenliğinin tesisi için adım atacağını ve uluslararası ortakları ile Sudan’ın borç yükünün azaltılması konusunda görüşeceği vurgulanan açıklamada, ABD ve İsrail’in demokrasilerini güçlendirme, gıda güvenliğini artırma, terörle ve aşırıcılıkla mücadelesini geliştirme ve ekonomik potansiyelini kullanma konusunda Sudan halkını destekleyeceği aktarıldı.
İran’dan ‘fidye’ açıklaması
Filistin yönetimi ise, Sudan’ın ABD arabuluculuğunda İsrail ile ilişkileri normalleştirmesi kararı almasını kınadı. Filistin yönetiminden yapılan yazılı açıklamada, “Filistin topraklarını gasp eden işgal devleti İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesini reddediyor ve kınıyoruz” ifadelerine yer verildi. İran da kararın ardından sert bir açıklama yaptı. İran Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Yeterli fidyeyi ödeyin ve Filistinlilere karşı işlenen suçlara gözlerinizi kapatın, böylece sözde terörizm kara listesinden çıkarılacaksınız. Açıkçası liste ABD’nin terörizme karşı mücadelesi kadar sahte. Utanç verici” ifadeleri kullanıldı. Buna karşılık BAE ve Bahreyn, anlaşmayı memnuniyetle karşıladı. Avrupa’dan da anlaşmayı olumlu bulan açıklamalar yapıldı.
Uzun süredir başta Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) olmak üzere Körfez ülkeleri ile İsrail arasında perde arkasında yürütülen temas süreci, ABD Başkanı Donald Trump’ın, 13 Ağustos’ta BAE’nin, 11 Eylül’de de Bahreyn’in İsrail ile normalleşme anlaşmasına vardığını açıklamasıyla aleni hale geldi. Beyaz Saray’da 15 Eylül’de düzenlenen resmi törende, İsrail ile BAE ve Bahreyn arasında “ilişkilerin normalleştirilmesine” yönelik anlaşmalar imzalanmıştı.
Trump: O barajı patlatırlar!
ABD Başkanı Donald Trump’ın Sudan ile yapılan görüşmeler esnasında Etiyopya’daki tartışmalı Hedasi Barajı hakkında yaptığı açıklamalar bir krize neden oldu. Görüşmeler esnasında Sudan’ı da etkileyen barajın gündeme gelmesi sonrası Trump çok dikkat çekici bir açıklamaya imza attı. Trump, konuyla ilgili, “Tehlikeli bir durum, çünkü Mısır bu şekilde yaşamaya devam edemez. Ve burada açıkça söylüyorum, o barajı patlatırlar. Bir şeyler yapmaları gerek” ifadelerini kullandı.
‘Şiddete tesim olmayacağız’
Trump’ın bu açıklamaları hem Etiyopya’da hem de tüm Afrika kıtasında şok etkisi yarattı. Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, ‘ülkesinin şiddet hareketlerine teslim olmayacağını’ ifade ederken, Etiyopya’nın barajı kesinlikle bitireceğini duyurdu. Ahmed, barajla ilgili tehditlerin uluslararası hukukun ihlali olduğunu da savundu.
Hedasi Barajı Afrika’nın en büyük tartışmalarından biri olarak görülüyor ve özellikle Mısır ile Sudan tarafından tepkiyle karşılanıyor. Ekonomisi büyük ölçüde Nil nehrinden gelen sulara bağlı olan Mısır’ın ABD’nin de desteğini almasıyla Etiyopya’ya karşı bir askeri operasyon düzenleyebileceği iddiaları bir süredir gündemdeydi. Barajın tamamlanmasıyla birlikte Mısır ve Sudan’ın ciddi biçimde su kaybına uğraması, bu ülkelerdeki elektrik üretiminin de düşmesi bekleniyor.