DünyaSonrası için görüşler farklı

Sonrası için görüşler farklı

09.12.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:

HTŞ öncülüğündeki muhaliflerin Şam’ı ele geçirip Esad rejimini devirmesinin ardından neler olacağı tartışılmaya başlandı. Farklı görüşler dillendirilirken, ülkede İran, Rusya ve ABD’nin ne pozisyon alacağı merak konusu.

Sonrası için görüşler farklı

Suriye’de HTŞ öncülüğündeki muhaliflerin, Beşar Esad yönetimini devirmesinin ardından ülkenin gidişatının ne olacağı belirsizliğini korurken, İran’ın ülkedeki varlığını çekmeye başladığı konuşuluyor. Bununla birlikte DAEŞ’in yeniden canlanmasından da endişe ediliyor.

Haberin Devamı

HTŞ öncülüğündeki muhalifler, Esad rejimini düşürdükten sonra şimdilik devletin işleyişini sağlamak adına mevcut başbakan ile çalışacaklarını açıklarken, bundan sonraki yapının nasıl olacağı, yönetimde kimlerin yer alacağı, bu yönetimin politikası gibi bilinmezler söz konusu. Bununla birlikte ülkede bugüne kadar Esad’a yardım amacıyla bulunan Rusya ve İran’ın bundan sonraki tavrı, ABD’nin çekilip çekilmeyeceği de önem taşıyor. Rusların Tartus’taki donanmayı ve yapıyı tamamen çekip çekmediği tam olarak bilinmiyor. Ayrıca diğer üslerdeki durumla ilgili de henüz net bilgi yok.

Hizbullah çekildi

Ancak İran ve ona bağlı unsurların çekilmekte olduğu haberleri var. Tahran’ın da, Şam’daki askerlerini, diplomatlarını ve ailelerini tahliye etmeye başladığı belirtiliyor. Hatta kentteki büyükelçilik binası, yağmalanmış durumda. Şam’dan ayrılanlar arasında İran Devrim Muhafızları’nın üst düzey komutanlarının da olduğu belirtildi. “New York Times” gazetesine göre, tahliyeler Cuma akşamı başladı.

Haberin Devamı

AFP ajansına konuşan bir kaynak da, İran destekli Hizbullah’ın güçlerini Suriye’nin başkenti Şam ve Humus bölgesinden çektiğini söyledi. Militanların Şam çevresindeki mevzileri boşalttığını belirten kaynak, Hizbullah’ın, savaşçılarına Humus’tan çekilmeleri talimatını verdiğini, bazılarının Lazkiye’ye ve diğerlerinin Lübnan’daki Hermel bölgesine gittiğini ifade etti.

DAEŞ’in yeniden bu ülkede “dirilmesinden” endişe duyduğunu açıklayan ABD ise, Suriye’nin doğusundaki askeri varlığını sürdüreceği mesajını verdi. Bahreyn’de bir konferansta konuşan ABD Savunma Bakanlığı Ortadoğu Sorumlusu Daniel Shapiro, Suriye’de bulunmaya devam edeceklerini belirterek, bu ülkedeki tüm gruplara sivilleri ve özellikle de azınlıkları koruma, uluslararası normlara saygı gösterme çağrısı yaptı. Suriye’nin kuzeydoğu sınırında yaklaşık 900 ABD askeri bulunuyor.

Beyaz Saray ise, Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ABD’nin Suriye’deki önceliğinin, ülkedeki çatışmaların DAEŞ’in yeniden canlanmasını teşvik etmemesini ya da insani bir felakete yol açmamasını sağlamak olduğunu söylemişti. ABD’nin, DAEŞ’le mücadele adı altında terör örgütü YPG’ye verdiği destek, Ankara’nın Washington ile ciddi sürtüşme noktalarından biri.

Haberin Devamı

Kimyasal silahlar

Öte yandan Suriye’nin elinde bulunan kimyasal silahlar da endişe konusu. Nitekim bu silahların kontrolsüz olarak bazı güçlerin eline geçmesi, endişenin başlıca nedeni. Ancak HTŞ’nin, Esad yönetiminin “kimyasal silahlarının imhası” için uluslararası yardım çağrısında bulunması dikkat çekti.

Suriye iç savaşının patlak verdiği dönemde Esad yönetiminin kimyasal silahlarına ev sahipliği yaptığı iddia edilen bölgede bulunan Humus, HTŞ militanlarının kontrolünde. HTŞ’den Cumartesi günü yapılan açıklamada, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün (OPCW) imkanlarının, kimyasal silahların imhası için kullanılması talep edilmişti.

Sonrası için görüşler farklı

Esad’ın sarayını yağmaladılar

Rejimin çökmesiyle kutlama yapan Suriyeliler, Beşar Esad’ın başkent Şam’daki başkanlık sarayını ve evini yağmaladı. Olaya ilişkin görüntülerde, bazı vatandaşların sarayda Esad’ın eşi Esma Esad’a ait pahalı eşyalarını aldığı görülürken, bazılarının elinde Louis Vuitton markasına ait kutular olması dikkat çekti. Vatandaşlar sarayın koridorlarında selfie çekerken, silahlı muhaliflerden birinin Esad’a ait ofislerden birinde masasına oturarak poz vermesi dikkat çekti. Ayrıca muhaliflerin, Esad ailesine ait lüks otomobillerin bulunduğu garaja girerek araçlarına el koyduğu öne  sürülürken, Suriye Merkez Bankası’nın da yağmalandığı ve insanların çantalar dolusu nakit taşıdığı bildirildi.

Haberin Devamı

Sonrası için görüşler farklı

Biden: Suriye halkı için tarihi fırsat

Suriye’de Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki isyancı güçlerin Pazar erken saatlerde başkent Şam’a girmesi üzerine dünyadan çeşitli tepkiler geldi:

ABD Başkanı Joe Biden: “Bu rejim, yüz binlerce masum Suriyeliyi vahşete mahkum bıraktı, işkence etti ve öldürdü. Rejimin düşmesi, Suriye halkı için tarihi bir fırsattır. Daha iyi bir gelecek inşa etme fırsatı sunmaktadır. ABD, Suriye’nin doğusunda istikrarı ve personelini korumaya devam edecek” dedi.

Haberin Devamı

* ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump: “Suriye darmadağın ve bizim dostumuz değil. ABD’nin hiç bulaşmaması gerekir. Suriye bizim sorunumuz değil. Akışına bırakın ve dahil olmayın” dedi.  Ayrıca Trump, Rusya’nın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı korumakla ilgilenmediğini belirterek, Ukrayna savaşı nedeniyle Moskova’nın Suriye’ye olan ilgisini kaybettiğini söyledi. 

* Beyaz Saray’dan yapılan açıklamadaysa, “Başkan Joe Biden ve ekibi Suriye’deki olağanüstü olayları yakından izliyor ve bölgesel ortaklarla sürekli temas halinde” denildi. ABD’nin Orta Doğu’dan Sorumlu Savunma Bakan Yardımcısı Daniel Shapiro, ABD’nin doğu Suriye’deki varlığını sürdüreceğini ve DAEŞ’in yeniden canlanmasını önlemek için gerekli önlemleri alacağını bildirdi.

* Rusya: Dışişleri Bakanlığı, Esad’ın çatışmaya dahil olan taraflarla yaptığı görüşmelerin ardından cumhurbaşkanlığından istifa ettiğini ve nereye gideceğini söylemeden ülkeyi terk ettiğini açıkladı. Esad’ın iktidarın barışçıl bir şekilde devredilmesi talimatını verdiğini belirten bakanlık, “Rusya bu görüşmelere katılmadı” dedi. 

* İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu: “İran’ın şeytani eksenindeki önemli bir halka olan Esad rejimi düştü. Bu, Esad rejiminin başlıca destekçileri olan İran ve Hizbullah’a indirdiğimiz darbelerin doğrudan bir sonucudur” dedi ve Esad rejiminin devrilmesini “Orta Doğu tarihinde tarihi bir gün” olarak nitelendirdi.

* İran: Dışişleri Bakanlığı, Suriye’nin kaderinin yalnızca Suriye halkının sorumluluğunda olduğunu ve yabancı dayatmalar ya da yıkıcı müdahaleler olmaksızın sürdürülmesi gerektiğini söyledi.

* Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron: “Sonunda barbar devlet düştü. Suriye halkına, cesaretlerine ve sabırlarına saygılarımı sunuyorum. Bu belirsizlik anında onlara barış, özgürlük ve birlik dileklerimi iletiyorum”.

* Almanya Başbakanı Olaf Scholz: Esad’ın düşüşünü “iyi haber” olarak nitelendirdi ve savaştan etkilenen ülke için istikrarı sağlamak amacıyla siyasi bir çözüm çağrısında bulundu. Scholz, yaptığı açıklamada, “Beşar Esad halkına acımasızca zulmetti. Vicdanında sayısız can var ve çok sayıda insanı kaçmaya zorladı, bunların çoğu Almanya’ya ulaştı” dedi.

* Birleşmiş Milletler Suriye elçisi Geir Pedersen: “Önemli olan, bundan siyasi bir çıkış yolu bulabilmemizdir. Ve bu siyasi yolun daha önce olduğundan çok farklı olması gerekiyor, herkesi kapsayan ve gerçekten birlik, istikrar ihtiyacına odaklandığımız, Suriye’nin egemenliğini ve topraklarını yeniden sağlayabildiği bir süreç olması gerekiyor. İyileştirilmesi gereken çok sayıda yara var”.

* Avrupa Birliği’nin üst düzey diplomatı Kaja Kallas: “Esad diktatörlüğünün sonu olumlu ve uzun zamandır beklenen bir gelişmedir. Bu durum Esad’ın destekçileri Rusya ve İran’ın zayıflığını da gösteriyor”. Kallas açıklamasında, AB’nin önceliğinin bölgede “güvenliği sağlamak” olduğunu ve “tüm yapıcı ortaklarla” çalışma sözü verdiğini söyledi. 

* Lübnan ordusu, komşu Suriye ile sınırda varlığını güçlendirdiğini söylerken, Katar Dışişleri Bakanlığı, Suriye’nin Esad’ın devrilmesinden sonra kaosa sürüklenmesine izin verilmemesi gerektiği konusunda uyardı. Birleşik Arap Emirlikleri ise devlet dışı aktörlerin siyasi boşlukları istismar etme fırsatına sahip olmaması gerektiğini söyledi.

Yazarlar