17.12.2020 - 21:37 | Son Güncellenme:
AA
BM İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Michael Lynk ile BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, "İsrail güvenlik güçleri için ciddi bir yaralanma ve ölüm tehdidinin olmadığı bir ortamda, Aliyya'nın İsrail Savunma Güçleri tarafından öldürülmesi uluslararası hukukun ağır bir ihlalidir." ifadesini kullandı.
Açıklamada, 13 yaşındaki Filistinli Aliyya'nın 4 Aralık'ta işgal altındaki Batı Şeria'da "0.22 Ruger Precision Rifle" adlı silahtan çıkan bir mermiyle yaklaşık 100-150 metreden nişan alınarak şehit edildiği belirtildi.
BM insan hakları uzmanları Lynk ve Callamard, İsrail güvenlik güçlerinin "herhangi bir ölüm veya ciddi yaralanma tehlikesi altında" olduğuna dair hiçbir bilginin olmadığına işaret etti.
Uzmanlar, Aliyya'nın Batı Şeria'da İsrail tarafından 2020'de şehit edilen 6'ncı Filistinli çocuk olduğunu ve bu çocukların tamamının "hakiki mühimmatla" şehit edildiğini aktardı.
SON 1 YILDA 6 ÇOCUK ŞEHİT, 1048 YARALI
Ayrıca 1 Kasım 2019-31 Ekim 2020 arasında İsrail güvenlik güçlerinin, işgal edilmiş Filistin topraklarında 1048 çocuğu yaraladığı ifade edildi.
İsrail'e karşı cesur açıklamalarıyla bilinen Lynk ve Callamard, Aliyya cinayetine ilişkin tarafsız ve bağımsız soruşturma çağrısında bulundu.
BM özel raportörleri ayrıca son yıllarda Filistinli çocukları şehit eden İsraillilerin cezasız kalmasının rahatsız edici olduğunu, başlatılan soruşturmaların da sonuçsuz kaldığını vurguladı.
Ortak açıklamada, "Çocuklar uluslararası hukuk kapsamında güvence altına alınmış özel haklardan yararlanıyor. Bu cinayetlerin her biri, İsrail’in işgalci güç olarak insan haklarına ve insancıl hukuk yükümlülüklerine bağlılığı konusunda derin endişeler uyandırıyor." uyarısında bulunuldu.
155 ÇOCUK ŞEHİT EDİLDİ, SADECE 3 İDDİANAME HAZIRLANDI
Açıklamada, sivil toplum kuruluşlarının 2013'ten bu yana 155 Filistinli çocuğun İsrail güçlerince hakiki mühimmat veya kitle-kontrol silahları kullanılarak şehit edildiğini belgelediği kaydedildi.
Bu cinayetlere ilişkin sadece üç iddianamenin yayımlandığı aktarılan açıklamada, bunlardan birinde beraat kararı verildiği, ikincisinde cinayetten doğrudan sorumlu İsrailli askerin sadece 9 ay hapis cezası aldığı ve üçüncüsünde de cinayetten sorumlu askerin "emirlere uymamaktan" suçlu bulunduğu ve sadece bir ay askeri hapis cezasına çarptırıldığı ifade edildi.
"İSRAİL HÜKÜMETİNİN SİCİLİ RAHATSIZ EDİCİ"
Açıklamada, "İsrail güvenlik güçleri tarafından bu kadar çok çocuğun öldürülmesinin bu düşük düzeyde yasal hesap verebilirlikle sonuçlanması, hukukun üstünlüğüne göre yaşadığını ilan eden bir ülkeye yakışmaz." ifadesine yer verildi.
İsrail hükümetinin sicilinin rahatsız edici olduğunun altı çizilen açıklamada, cinayetlere ilişkin bağımsız, tarafsız, hızlı ve şeffaf bir "sivil soruşturma" başlatılması ve uluslararası insan hakları uzmanlarının bağımsız bir inceleme yapması için erişim izni verilmesi çağrısında bulunuldu.