19.07.2022 - 12:15 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
İlk vakanın rapor edilmesinin üzerinden, tam 75 yıl geçti. Takvim yaprakları 1947 yılını gösterdiğinde, ABD hava sahası üzerinde bir uçan daire görüldü. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı, olay tanımlanamayan yabancı cisimler üzerinde kitlesel bir histeri başlattı.
Geçtiğimiz Mayıs ayında ABD ordusu ve NASA'nın UFO'ları ilk kez itiraf etmesinin ardından, yeni kaydedilen görüntü dünya çapında yankı buldu.
Dünya çapında yankı bulan videolardan neredeyse bir ay sonra, bu kez ABD Maine'de olağanüstü bir görüntü kaydedildi. Acadia Ulusal Parkı'nda sıradan, güneşli bir yaz günü.
Eski bir pilot olan Alex McCall, kızı ve torunu ile birlikte doğa harikası parkta vakit geçiriyordu. Birden gökyüzünde kulakları sağır eden bir gürültü duyuldu.
İki Amerikan savaş uçağı yıldırım hızıyla parkın üstünden geçiyordu. Ancak bir farklılık hemen dikkatlerini çekti. Alex McCall'ın öğretmen olan kızının çektiği videoda, Amerikan jetlerinin önünde uçan beyaz bir yuvarlak daire açık şekilde görülüyor.
Kayıttta savaş uçakları tarafından takip edilen daire bulutların arasına giriyor, jetler de birkaç saniye içinde gözden kayboluyor.
Bir cep telefonuyla kaydedilen görüntüler büyütüldüğünde, uçakların tanımlanamayan beyaz uçan daireye yetişmeye çalıştığı göze çarpıyor.
25 yıl gökyüzünde uçan eski pilot McCall, savaş uçaklarının önünde hızla ilerleyen cismin başka bir uçak olamayacağını söylüyor:
"Maine'de tatildeydik, etrafımızda onlarca insan vardı. Kızım ve torunum gökyüzünde seyreden savaş uçaklarını gördü. Kızım telefonunu çıkarıp doğru yönü gösterdi ancak video çekip çekmediğini anlayamadı.Gökyüzünden hızla geçen uçakları artık göremeyince çekim yapmayı bıraktı. Her şey çok hızlı gerçekleşti. Olayı gören yalnızca biz değildik. Parktaki bir kişi, annesinin daha iyi bir görüntü aldığını söyledi.Görüntüde torunum savaş uçaklarını çok sevdiğini söylüyor, duyabilirsiniz. Kızımın kaydettiği videoyu izleyinceye kadar, herkes beyaz şeyin başka bir savaş uçağı olduğunu düşündü."
Alex McCall, 1996 yılında uçak kullanırken benzer bir nesneyi gördüğünü de ekliyor.
Kenneth Arnold adlı arama-kurtarma pilotu, 1947 yılında Washington'daki Rainier Dağı yakınlarında saatteki kızı 1600 kilometreyi aşan, dokuz 'tabak benzeri şey' gördüğünü söyledi. Haftalar içinde, diğer 40 eyalette 'uçan daire' görüldüğü bildirildi.
19 Temmuz 1952'ye gelindiğinde ise, Washington Ulusal Havaalanı'ndaki hava trafik kontrolörü Edward Nugent, radar ekranında yavaş hareket eden nesne tespit etti ve patronuna şakaylar karışık şöyle dedi: "İşte size bir uçan daire filosu!"
Gecenin bitiminden önce, bir pilot benzer açıklanamayan nesneler gördüğünü bildirdi ve radar nesneleri iki yerel Hava Kuvvetleri üssünde, Andrews ve Bolling'de yakaladı. Radar sinyalleri, Capitol ve Beyaz Saray üzerindeki kısıtlı hava sahasındaki nesneleri gösterirken, iki Hava Kuvvetleri F-94 jeti Washington'u tarayarak uçan daireler aradı. F-94'ler bölgeye girer girmez radardaki sinyaller kayboldu ve hiçbir şey bulamayıp üsse döndüler. Washington Post'a göre, onlar gider gitmez, sinyaller radarda yeniden belirdi.
1966 yılında Massachusetts ve New Hampshire'daki bir dizi tanımlanamayan hava olayı, Silahlı Hizmetler Meclisi Komitesi'ni konuyla ilgili bir kongre oturumu düzenlemeye sevk etti. Duruşmaların ardından Kongre, Colorado Üniversitesi'nde 1966'dan 1968'e kadar tanımlanamayan hava olaylarını araştırmak için ABD Hava Kuvvetleri tarafından finanse edilen bir grup olan Condon Komitesi'ni kurdu. Ancak direktör Edward Condon önyargıyla suçladı ve sonunda Condon Komitesi, UFO'lar hakkında olağanüstü bir şey olmadığına, daha fazla araştırmanın sonuç verme olasılığının düşük olduğuna karar verdi.
Aynı zamanda, Hava Kuvvetleri, 1952'den 1969'a kadar ABD Hava Kuvvetleri tarafından yapılan bir UFO çalışması olan Mavi Kitap Projesi'ni yürütüyordu. Proje sona erdiğinde, 12 bin 618 UFO raporu toplamıştı, ancak bunların çoğunun yıldızlar, bulutlar veya uçaklar gibi yanlış tanımlanmış doğal fenomenler olduğu sonucuna varıldı. Yine de, ayrıntılı analize rağmen raporların 701'i 'tanımlanmadı'. Kısa süre sonra bu proje de sona erdi.
Hava Kuvvetleri uzun zamandır, bütçe kısıtlamalarını suçlayarak UFO'larla ilgili herhangi bir resmi çalışmaya başlamanın pek mümkün olmadığını söylüyordu. Ancak 2017'de, Hava Kuvvetleri'nin 2007'den 2012'ye kadar 22 milyon dolar olarak finanse edilen yeni bir gizli UFO çalışması olan Gelişmiş Havacılık Tehdit Tanımlama Programı'nı hayata geçirdiği ortaya çıktı.
ABD ordusu, Mayıs ayında ilk kez UFO'ların varlığını kabul etti. Üst düzey Pentagon yetkilileri, 50 yıl sonra Kongre'de gerçekleşen UFO'lar hakkındaki ilk duruşmada uçakların yanından geçen gizemli nesnelere ait gizliliği kaldırılmış iki videoyu ortaya çıkardı.
Bir eğitim alanındaki bir donanma kokpitinden alınan bir video, uçağın yanında süzülen küresel bir nesneyi gösteriyor. Bir diğeri ise, uçağın kokpitinin yanında uçan ve gece görüş gözlüklerinin arasından görülen üçgen şeklindeki iki küçük nesneyi gözler önüne seriyor.
ABD'de UFO'ların varlığı son yarım yüzyıldır kapalı kapılar ardında konuşuluyordu. Haziran 2021'de Kongre, tanımlanamayan hava olayları hakkında bir rapor istedi ve Ulusal İstihbarat Direktörü Ofisi, askeri personel tarafından 2004 yılına kadar rapor edilen 144 olaya odaklanan bir ön değerlendirme teklif etti. Ulusal İstihbarat Direktörü Ofisi, bunlardan yalnızca birini açıklayabildi.
Geçen yılki rapordan bu yana ABD Savunma Bakanlığı Pentagon tanımlanamayan hava olaylarını rapor etme konusundaki 'lekeyi ortadan kaldırmak' için çalıştı. Pentagon, açıklanamayan olayların sayısının 400'e çıktığını duyurdu.
Pentagon açıklamasına göre, olaylardan on birinde çarpışmadan son anda kurtulundu.
Pentagon'un üst düzey istihbarat yetkilisi Ronald Moultrie, tanımlanamayan nesnelerin 'dünya dışı yaşamla' bağlantılı olabileceğini ve amacın 'belki orada ne olduğunu anlamak' olduğunu söylüyor. Pentagon'un bu olayların dünya dışı yaşamla bağlantılı olma olasılığını dışlamadığını vurgulayan Moultrie, "Hükümetimizin dünya dışı yaşam arayışıyla uğraşan unsurları var" dedi ve ekledi: "Amacımız potansiyel olarak bir şeyi örtbas etmek değil, orada olabilecekleri anlamaktır."
Temsilciler Meclisi'ne ifade veren deniz istihbaratı müdür yardımcısı Scott Bray ise, yetkililerin tanımlanamayan hava olaylarının dünya dışı kökenli olduğunu gösteren hiçbir kanıtla karşılaşmadığını aktarıyor:
"Veriler bizi nereye götürürse oraya gideceğiz. Hepimiz meraklıyız ve bilinmeyeni anlamaya çalışıyoruz. Ve ömür boyu süren bir istihbarat uzmanı olarak sabırsızım. Bunun için herkes kadar ben de acil açıklama istiyorum. Ancak, anlamak önemli ölçüde zaman ve çaba gerektirebilir. Bu nedenle, gerçeklere dayalı sonuçlar elde etmek için bu veriye dayalı sürece konsantre olmaya çalıştık."
Moultrie de, bilim kurgu hayranı olduğunu ekleyerek, "Orada ne olduğunu sizin kadar bilmek istiyoruz" ifadesini kullanıyor.