03.05.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER - Avrupa’da gündem, Rus enerjisine olan bağımlılığın sona erdirilmesi. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal harekatına başlamasıyla Rusya’nın gaz tedarikini bir şantaj aracı olarak kullanmaya başlaması, Avrupa ülkelerinin bu bağımlılıktan kurtulmak için acil çözüm arayışına girmesine sebep oldu.
Ancak Rusya’dan petrol ve doğal gaz alımını sonlandırmayı görüşen Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin enerji bakanları, bu konuda bir uzlaşmaya varmakta zorlanıyor. AB enerji bakanları, Rusya’nın bazı ülkelere doğalgaz akışını kesmesinin ardından dün Brüksel’de toplanırken, alternatif enerji kaynaklarıyla ilgili önerileri ele aldı.
Avrupa’da Rus gazına en bağımlı ülkelerden biri olan Almanya dahi, son dönemde kamuoyunun da baskısıyla bu durumun değişmesi yönünde adımlar atmaya çalışırken, başta Macaristan olmak üzere bazı ülkelerin, bu konuda aynı görüşte olmaması, keskin adımlar atılmasına engel oluyor. Zira Macaristan açıkça ambargoya karşı çıkıyor.
PETROL YASAĞI GELİYOR
Macaristan ve Slovakya gibi ülkeler, esas olarak Rus petrol kaynaklarına büyük bağımlılıkları nedeniyle şimdiye kadar ani bir ithalat yasağına karşı çıktı. Alman yönetimiyse Rus petrolü konusunda yaptırıma katılmaya gönüllü ancak doğalgaz için henüz hazır değil. AB Komisyonu’nun, Moskova’ya baskıyı artırmak için hazırladığı 6. yaptırım paketinde Rusya’dan petrol ithalatına yasak getirmesi beklenirken, Almanya’nın da desteğiyle AB’de söz konusu yasağın uygulanmanın daha mümkün olabileceğine dikkat çekiliyor. Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck, ambargonun hâlâ uzlaşılamayan konulardan olduğunu söylerken “Her ülke henüz bu noktada değil ve buna saygı duymamız lazım. Örneğin doğal gaz konusunda biz de henüz hazır değiliz” dedi. Almanya’da yayımlanan son rapora göre, Rus ithalatının Alman petrol tüketimindeki payı geçen yıla göre yüzde 35’ten yüzde 12’ye, gaz oranı yüzde 55’ten yüzde 35’e ve kömür oranı yaklaşık yüzde 50’den yüzde 8’e düştü. Ekonomi Bakanı Habeck, Rusya doğalgazından tamamen kopuşun 2024’e kadar yaşanamayacağını söyledi.
LİTVANYA YETİŞTİ!
Bu arada Moskova’nın, ödemelerin ruble ile yapılması yönündeki baskısının ardından bunu kabul etmeyen ve sözleşmelerini yenilemeyen Polonya ile Bulgaristan, alternatif anlaşmalar yapıyor. Rusya’nın doğal gaz akışını kesmesi sonrası Polonya, Litvanya-Polonya doğal gaz boru hattı üzerinden, Litvanya’dan sıvılaştırılmış doğal gaz alımına başladı.
GÜNIŞIĞINA KAVUŞTULAR
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 21 Nisan’da zafer ilan ettiği liman kenti Mariupol’de, kuşatma altındaki Azovstal çelik fabrikasından ve kentten tahliye edilen ilk siviller, Zaporizya’ya varmaya başladı. Bu kişilerin bir kısmı, kendi araçlarıyla Zaporijya’ya ulaşırken, araçların neredeyse hurdaya dönmüş olduğu, camlar yerine naylon tutturulduğu, kapı ve bagaj kapaklarının bantlarla yapıştırıldığı dikkat çekti. Uzun süredir sığınaklarda ya da limandaki teknelerde saklanan siviller, hem evlerini bıraktıkları için hüzünlü hem de günışığını gördükleri için sevinçliydi. Öte yandan Azov Taburu askerlerince çekilen ancak tarihi belli olmayan görüntülerde, sivillerin fabrikadaki yıkıntıların arasından çıkarılışları görülüyor.
Rus ordusuna büyük darbe!
Ukrayna birlikleri, Rusya’nın saldırılarını yönettiği Harkov bölgesindeki Izyum’da bulunan bir Rus karargahını vurduğunu açıkladı. Ukrayna İçişleri Bakan Danışmanı Anton Heraşçenko, Cumartesi günkü saldırıda 200 kişinin öldüğünü, Rus Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov’un ise saldırı sırasında karargahta olduğunu duyurdu. Rusya lideri Vladimir Putin’in sağ kolu Gerasimov’un, tedavi için Rusya’ya götürüldüğü öne sürüldü.
İngiliz “Daily Mail”in haberine göre, Putin’in “zafer kazanması” için Ukrayna topraklarına şahsen gönderdiği Gerasimov’un şarapnel parçasıyla yaralandığı, sağ bacağında kırıklar oluştuğu bildiriliyor. Ukraynalı yetkililer, bundan bir gün önce de Harkov’da Rus Tümgeneral Andrei Simonov’un öldürüldüğünü öne sürmüştü. Ukrayna Genelkurmayı, Izyum’daki saldırıyı doğruladı ancak Gerasimov’dan bahsetmedi.