Putin tarih yazdı! 14 yıl sonra yalnızca şehir isimlerini değiştirdi
22.02.2022 - 11:06 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
İngiliz gazeteci Ian Birrell, yazısında 'despot' diye tanımladığı Rus lider Putin'in 14 yıl önce aynı taktiklerle Gürcistan'ı parçaladığını yazarak "Bu vahşi haydutu durdurmalıyız" ifadelerini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve taktikleri hakkında zehir zemberek ifadelerde bulunan Daily Mail gazetesi yazarı Barrell, son manevraların tanıdık olduğunu ve ne olursa olsun Rusya'nın durdurulması gerektiğini vurguladı. Yazıda öne çıkan kısımlar şöyle:
Gürcistan 2008'de NATO'ya katılmanın eşiğindeyken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin şiddetli ayrılıkçı gerilimleri kışkırttı, asılsız soykırım iddialarında bulundu ve bölgede askeri tatbikatlar düzenledi.
Vekil güçleri sınırdan kurşunlar yağdırdı, ardından sivilleri 'onları kurtarma' bahanesiyle kontrolleri altındaki bölgelerden tahliye etti.
Kısa süren savaş, Rus tankları başkent Tiflis'ten 50 kilometre uzakta konuşlanmış halde, ülkenin iki parçasının kendilerini cumhuriyet ilan etmesiyle sona erdi.
EMPERYAL HIRSLARINI REDDEDİYOR
Ancak eski KGB şefi olan Putin, Rusya'nın "eski Sovyet cumhuriyetlerinin egemenliğine karışmak için hiçbir isteği veya gerekçesi" olmadığında ısrar ederek, herhangi bir emperyal hırsı olduğu iddiasını reddetti.
Ukrayna'da aynı taktikleri ve hileleri kullanan bu nefret dolu diktatör yüzünden tarih tekerrür edecek gibi görünüyor.
Tıpkı 2014'te Kırım'ı işgal edip yasadışı bir şekilde ilhak ettiğinde olduğu gibi, demokrasiyi aşındırmak ve egemen bir ulusun NATO'nun savunma kalkanı altında istikrar bulma arzusunu engellemek için vekil güçler aracılığıyla faaliyet gösteriyor.
Bununla birlikte, Ukrayna'da güçlenen Batı etkisi konusundaki tüm konuşmalarına rağmen, Putin'in gerçek amacı basit: Demokrasinin kendi perişan vatandaşlarına bulaşmasını ve onları başarısız olan, yozlaşmış rejimine meydan okumaya teşvik etmesini önlemek.
Bir kez daha Putin'in iki ayrı ayrılıkçı cumhuriyette -Doğu Ukrayna'nın Donbas bölgesindeki Donetsk ve Luhansk'ta saldırılar uydurduğunu ve sivilleri tahliye ettiğini görüyoruz.
Ve bir kez daha Putin, Ukrayna'nın ana Rusya'ya yönelik saldırıları hakkında yalan söylemesinin yanı sıra, düzmece soykırım iddialarında bulunuyor.
ORDUYA TALİMATI ZATEN VERMİŞ
Peki son manevralardan ne çıkarabiliriz?
Birincisi, Putin'in etkili bir şekilde Ukrayna'nın bir başka parçasını çaldı ve ayrılıkçı bölge liderleri Rusya'ya resmi olarak katılım başvurusunda bile bulunmamasına rağmen, bir ulusun toprak bütünlüğünü baltaladı.
Ancak, Putin'den 'askeri yardım' veya 'barış gücü' göndermesinin istenebileceği anlamına gelen bir 'dostluk ve karşılıklı yardım' anlaşması imzaladı. Dün gece ise, Moskova'nın zaten daha önceden ordusunu bu 'cumhuriyetlere' gönderme emri verdiği ortaya çıktı.
BU VAHŞİ HAYDUT DURDURULMALI
Demokrasi peşinde Sovyet gölgesinden kaçmak için mücadele eden ancak bir zamanlar Komünist gizli polisi için çalışan ve şimdi kendisini ve hırsız arkadaşlarını kendi halkından korumaya çalışan bir despot tarafından parçalanan bir ulus için derin üzüntü duyuyorum.
Batı'nın sağlam durmasını ve komşu bir ulusu yanıltıcı tarihsel argümanlar ve sahte gerekçelerle paramparça etmeye hazırlanan bu vahşi hayduta mümkün olan her türlü yaptırımı uygulamasını ummalıyız.
