29.04.2022 - 07:02 | Son Güncellenme:
Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr - Paris’ten Kahire'ye yolculuk yapan 66 kişi için diğer günlerden çok da farklı olmayan bir gün başlamıştı. 2016 yılının 19 Mayıs günü gayet sakin ve normal başlayan uçuşun ilerleyen saatlerde bir kâbusa dönüşmesini ise kimse beklemiyordu. EgyptAir’e ait MS804 sefer sayılı SU-GCC tescilli Airbus A-320 tipi yolcu uçağı, kalkıştan bir müddet sonra Yunanistan’ın Girit adası yakınlarında Akdeniz üzerindeyken radardan kayboldu. Uçağın kaybolmasının ardından derhal arama çalışmaları başlatıldı.
Kısa süre içinde Mısır’ın İskenderiye şehrinin yaklaşık 300 km açığında uçak enkazı olabileceği değerlendirilen parçalar bulundu. Su üstünde bulunan parçaların kayıp EgyptAir MS804’e ait olduğu tespit edildi. Yapılan aramalarda 3 bin metre derinlikte de uçağa ait bazı parçalar tespit edildi. Uçağın kara kutularından biri Kahire’ye gönderilirken, diğeri ise Paris’e gönderildi. Kara kutularda yapılan incelemeler sonucunda uçağın düşmeden hemen önce yangın dedektörlerinin devreye girdiği tespit edildi. Peki 56 yolcu ve 10 mürettebatın hayatını kaybettiği uçaktaki bu olay neyin işaretiydi? Ortaya çıkan yeni detaylar duyanları şaşkına çevirdi.
Mısır Kaza İnceleme Heyeti yaptığı inceleme sonuçlarına göre, uçağın bir terör saldırısı nedeniyle düşmüş olduğunu, yolculardan geriye kalan eşyalarda ve cesetlerde patlama yaşandığına dair izler bulunduğunu açıklandı. Aynı incelemede uçak içinde yangın çıktığı sonucuna da ulaşıldı. Fransa Sivil Havacılık Güvenliği Araştırma ve Analiz Bürosu (BEA) tarafından Mısırlı ekibe araştırmayı derinleştirmesi çağrısı yapılmış olsa da ekip tarafından bu uyarı dikkate alınmadı.
AKILLARA DURGUNLUK VEREN SEBEP
Ancak Fransa Sivil Havacılık Güvenliği Araştırma ve Analiz Bürosu, kaza hakkında yürüttüğü araştırmayı sürdürdü. Bu araştırmadan çıkan sonuç ise 'bu kadar da olmaz' dedirtecek cinstendi. Rapora göre yangından önce uçağın pilotu Mohamed Said Shoukair kokpit içinde sigara içmişti. Yangının ve ardından gerçekleşen patlamanın pilotun kokpitte yaktığı sigara ile acil durum maskesinden sızan oksijenin tepkimeye girmesi sonucunda gerçekleştiği açıklandı. Söz konusu oksijen maskesinin ise uçuştan sadece 3 gün önce bir bakım işçisi tarafından değiştirildiği ancak maskenin tahliye ayarının normal yerine acil durum pozisyonunda bırakıldığı için sızıntıya sebep olduğu belirtildi. Kaza kırım ekibi maske detayını kokpit içindeki sesleri kayıt altına alan kara kutuyu incelerken fark etti.
Havacılık uzmanları tarafından hazırlanan ve Paris'teki Temyiz Mahkemesi'ne gönderilen bir rapora göre, Mısırlı pilotların kokpitte sigara içtikleri biliniyordu. Üstelik bu, şirket tarafından da yasaklanmamıştı. İtalyan basınında da gündeme gelen 134 sayfalık rapor, Paris’te davaya bakan Temyiz Mahkemesi'ne sunuldu. Mısır, daha önce kaza ile ilgili kendi raporunu mahkeme ile paylaşmayı reddetmiş ve Fransa Sivil Havacılık Güvenliği Araştırma ve Analiz Bürosu tarafından yapılan raporun temelsiz olduğunu açıklamıştı. Kurbanların aileleri ise Mısırlı yetkilileri kazayla ilgili yürütülen soruşturmada iş birliği yapmamakla suçluyor.
SİGARANIN NEDEN OLDUĞU İLK KAZA DEĞİL
EgyptAir’e ait MS804 sefer sayılı Airbus A-320 tipi uçağın başında gelenlerin sebebinin pilot olması bu kazayı bir ilk yapıyor olsa da, sigara sebebiyle yolcuların hayatını kaybettiği bir havacılık kazası ilk kez yaşanmıyor. Havacılık tarihinde sigaranın sebep olduğu uçak kazaları bulunuyor. 2006 yılına kadar Brezilya’nın en önemli hava yolu şirketlerinden biri olan Varig, 11 Temmuz 1973 yılında karıştığı kaza ile havacılık dünyasını şoke etmişti. Yaşanan kaza havacılık için bir dönüm noktası olmuş ve sert önlemler ile denetimleri beraberinde getirmişti.
Brezilya'nın başkenti Rio de Janeiro’dan Fransa’nın başkenti Paris’e giden Boeing 707 tipi uçak, tuvalet bölümünde çıkan yangının tüm kabini duman altında bırakması sebebiyle iniş yapacağı havalimanının 4 kilometre uzağında bulunan boş bir tarlaya acil iniş yaptı. Uçakta çıkan yangın sonucunda 123 kişi hayatını kaybetti. 10 mürettebat ve 1 yolcu olmak üzere felaketten sadece 11 kişi kurtuldu. Kaza sonrası yapılan araştırmalar sonucunda yangının bir yolcunun tuvalette sigara içmesi ve izmaritini çöp kutusuna atarak yangına sebep olduğu ortaya çıktı.
Kazanın ardından yapılan düzenlemelerde tüm uçakların lavabolarında sigara içilmesini yasaklayan levhaların yerleştirilmesi kararlaştırıldı. Uçakta sigara içilmesinin yasak olduğunu duyurmak için bir prosedür oluşturuldu ve uçakların belirli yerlerine kül tablaları konuldu. Günümüzde uçakların lavabolarında izmaritlerin atılması için kül tablası bulunsa da uçakta sigara içmenin oldukça ağır cezaları olduğu biliniyor.
'SIZINTI OLMASI OLAĞANÜSTÜ BİR DURUM'
Uçak Mühendisi ve Havacılık Uzmanı Muhammed Yılmaz da EgyptAir tarzı bir kazanın ilk kez yaşandığını belirtti. Yılmaz, “Geçmişte bir yolcunun sigara içmesi sonucunda gerçekleşen Varig Air kazası var. Ancak ilk kez bir pilotun sigara içmesi sonucunda böyle bir kaza gerçekleşti” dedi.
Oksijen maskesinin sızıntı yapması sonucunda yangının çıktığına dikkat çeken Muhammed Yılmaz, “Bu oldukça önemli bir detay. Uçaklarda oksijen maskesinde bir sızıntı olması olağanüstü bir durum. Bu maske olağanüstü bir durumda pilota oksijen desteği sağlamak için var. Maskenin normal şartlarda bu tarz bir sızıntıya sebep olması normal bir durum değil. Ayrıca maskenin pilotlar tarafından da kontrol edilebilir ama bu konuda da bir eksiklik var gibi görünüyor. Bu da başka türlü bir uçuş emniyeti sorunudur. Sigara içilmiş olmasıyla birlikte bu detaylar olayı inceleyen otoritelerde şirketin bakım ve personel eğitimi konusunda ne kadar yeterli olduğuna yönelik soru işaretleri oluşturacaktır” şeklinde konuştu.
'KARA LİSTEYE ALABİLİR'
Yılmaz, şirketin suçlu bulunması halinde karşı karşıya kalacağı yaptırımların ucunun açık olduğunu belirterek sözlerini şöyle noktaladı:
"Şirketin suçlu bulunması durumunda uluslararası havacılık otoriteleri şirketin güvenlik seviyesini düşürebilir veya daha da ileri giderek kara listeye alabilir. Böylesi bir durumda şirketin uçaklarına hava sahaları kapatılabilir. Böylesi bir durum hava yolu şirketlerini mali çıkmaza sürükleyebilir."