Lunapark değil sanki ölüm makinesi! Kepçeyi vurdukça altından kemikler çıktı
20.06.2022 - 06:57 | Son Güncellenme:
Kendini 'hayalet avcısı' olarak nitelendiren TikTok kullanıcısı Kalani'nin bir eğlence parkında çektiği video sosyal medyada viral oldu. Peki ABD'nin en korkunç yeri olduğu söylenen bu eğlence parkı gerçekten lanetli olabilir mi? Dehşete düşüren hikayenin ardındaki mezarlık detayı tüyler ürpertecek cinsten.
Milliyet.com.tr - Kendini 'hayalet avcısı' olarak tanımlayan 23 yaşında Kalani'nin çektiği bir TikTok videosu tarihin derinliklerinde kalmış tüyler ürpertici olayları tekrardan gündeme getirdi. Hayalet avcısının 8 milyondan fazla beğeni alan videosunda dediklerine göre ıssız eğlence alanı 'kendi kendine hareket eden' salıncaklar, çığlık sesleri, ilahiler, gizemli ayak sesleri ve daha birçok paranormal aktiviteyle dolu.
ABD'nin en korkunç yerlerinden biri olarak belirtilen Shawnee Gölü Eğlence Parkı'nın hikâyesi ise dehşet verici. Bir zamanlar eğlence parkı olan ve çocuk kahkahalarıyla dolu olan bu yer yerini salıncak gıcırtılarına bırakmış durumda. Ancak anlatılanlara göre park hayaletler için hâlâ bir oyun alanı! Virgina'daki park 1966'da lunaparkın iki genç patronunun kaza sonucu ölmesinden sonucu terk edildi. Ancak görünüşe göre terk edilmesinin tek nedeni bu değil! Shawnee Gölü Eğlence Parkı'nın gizemli geçmişi çok daha eskilere uzanıyor.
Şimdilerde lanetli olarak adlandırılan eğlence parkı 1783 yılına kadar bir Kızılderili kabilesine ev sahipliği yapıyordu. Ta ki Mercer County'de yaşayan Avrupalı bir ailenin Virginia'ya taşınmasına kadar. Mercer County'den Virginia’ya taşınan ailenin reisi Mitchell Clay adında bir çiftçiydi. Üç çocuklu mutlu aile geçimini çiftçilikle kazanıyordu. Yerleştikleri bu topraklar da aslında Kızılderili topraklarıydı. Buraya taşınmaları ise yıllarca sürecek bir lanetin sebebi olacaktı. Topraklarını kaybeden Kızılderilileri, Clay ailesi oldukça kızdırmıştı.
Mitchell Clay'in en küçük oğlu Barthley Clay bu öfkenin ilk kurbanlarından biri oldu. Kızılderililer avlanırken Barthley'i öldürdü. Kızı Tabitha ise Kızılderililer tarafından bıçaklanarak öldürüldü. En büyük oğlu Ezekial Kızılderililer tarafından kaçırıldı ve kazığa bağlanarak yakıldı.
6 ÇOCUK PEŞ PEŞE ÖLDÜ
Yaşadıklarına dayanamayan ve bunu bir savaş olarak algılayan Mitchell Clay ailesinin intikamını almak için o dönemde bölgeye yeni yeni yerleşmeye başlamış 'Beyaz Amerikalı' denilen komşularından yardım istedi. Acılı baba çocuklarını gömdükten sonra birkaç Kızılderiliyi öldürmüştü. Sonrasında ise kan gölüne dönen bu topraklar neredeyse bir Kızılderili mezarlığı haline geldi. Yaşananlardan dolayı uzun süre Clay çiftliğine kimse yerleşmedi.
Yıllar yıllar sonra Conley T. Snidow adlı bir iş adamı Clay çiftliğinin bulunduğu alanını satın aldı ve 1962'de bir eğlence parkı haline getirdi. Bir salıncak seti, bir dönme dolap yaptı ve orada bulunan göleti yüzmek için açtı. Ancak ölüm hâlâ o lanetli toprakların üzerinde asılı duruyordu. Bir müddet çocuklar gelmeye ve oyun parkında eğlenmeye başladı. Parkın ilk kurbanı dönen salıncağa binmeye çalışan pembe fırfırlı elbisesi olan küçük bir kız oldu. Tek isteği salıncağa binip biraz eğlenmekti ama o salıncak küçük kızın sonunu getirdi. Kısa bir süre sonra başka bir çocuk lunaparkın yüzme havuzunda boğuldu. Bu gibi hikayeler zamanla çoğaldı ve parka eğlenmeye gelen 6 çocuk daha hayatını kaybetti. Peş peşe gelen ölümlerin ardından 1966'da iki genç patronun kaza sonucu ölmesiyle park tamamıyla terk edildi. İçindeki her şey de çürümeye ve paslanmaya bırakıldı.
'ONU GÖRDÜM, ELBİSESİ KANLAR İÇİNDEYDİ'
Gaylor White 1985 yılında parkı satın alındı. White, devasa genişlikteki çayırların bir yerleşim yeri yaratmak için ideal göründüğünü düşündü. İşte tam da o sırada, inşaat ekipleri toprağı kazarken kemikler ve Kızılderililere ait eşyalar ortaya çıktı. Lunapark eski bir mezarlığın üzerinde oturuyordu ve iskeletlerin çoğu çocuklara aitti.
Yıllardır anlatılagelen onca şeyden sonra parkın sahibi White ise salıncakların hâlâ gıcırdadığını duyabildiğini söyledi. "Akla gelen ilk şey rüzgâr olsa da gerçek bu değil" diyen Gaylor White elbisesi kanlar içinde olan küçük bir kız gördüğünü bile iddia etti ve "Bana baktı ve baktığı sürece hareket edemedim" diye de ekledi.
Paranormal alanda çalışan araştırmacılar burayı bizzat görmek isteyen cesur ve cüretkâr ziyaretçilere kapıların açık olduğunu söylüyor. El feneri kullanmanın zorunlu olduğu parkta bir araya gelenler yaktıkları ateşin başında deneyimledikleri korkuları anlatmaya hâlâ devam ediyor.
