Meloni'yi çıldırtan İsrail saldırısı! 'Derin bir öfke ve endişeyle öğrendim'

İtalya Savunma Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Lübnan'ın güneyinde bulunan UNIFIL misyonunun Şema'daki batı sektöründe görevli 4 İtalyan barış gücü askerinin, üsse 122 mm'lik iki roketin isabet etmesi sonucu hafif şekilde yaralandığı belirtildi.

Olayın ardından Başbakan Meloni, yaptığı yazılı açıklamada, "UNIFIL'in Güney Lübnan'daki İtalyan karargahının uğradığı ve barışı koruma misyonunda görev yapan bazı askerlerimizin de yaralanmasına neden olan yeni saldırı haberlerini derin bir öfke ve endişeyle öğreniyorum." ifadesini kullandı.

Yaralılar ve aileleriyle kendisi ve hükümeti adına dayanışmasını vurgulayan Meloni, Lübnan'daki tüm İtalyan birliğine faaliyetleri için şükranlarını iletti.

Meloni, "Bu tür saldırıların kabul edilemez olduğunu bir kez daha yineliyor ve sahadaki taraflara UNIFIL askerlerinin güvenliğini her zaman garanti altına almaları ve sorumluların hızla tespit edilmesi için işbirliği yapmaları yönündeki çağrımı yineliyorum." ifadelerini kullandı.

Savunma Bakanı Guido Crosetto da yaptığı yazılı açıklamada, olayın ardından 4 askerin durumunun endişe verici olmadığını teyit etmek için hemen UNIFIL'deki İtalyan Birliği'nin komutanı Tuğgeneral Stefano Messina’yı aradığını, ayrıca Lübnanlı mevkidaşıyla temasa geçtiğini bildirdi.

Crosetto, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Bir UNIFIL üssünün bir kez daha vurulması kabul edilemez. Bugüne kadar göreve başlamasından bu yana mümkün olmayan görüşmeyi gerçekleştirmek üzere, İsrail'in yeni Savunma Bakanı ile konuşmaya çalışacağım ve ona UNIFIL üslerinin kalkan olarak kullanılmamasının gerektiğini söyleyeceğim. Güney Lübnan'da mavi berelilerin ve sivil halkın güvenliğini tehlikeye atan teröristlerin varlığı ise daha da kabul edilemez bir durumdur."

İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani de Torino kentinde katıldığı etkinlikte yaptığı açıklamada, UNIFIL üssünde İtalyan askerlerinin yaralanmasına yol açan olayın "Hizbullah'ın fırlattığı iki roketten kaynaklanmış olabileceğini" belirterek, yaşananların kabul edilemez olduğunu vurguladı.

İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, G7 ülkeleri olarak Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrini, 25 Kasım'da başlayacak G7 Dışişleri Bakanları toplantısında görüşeceklerini bildirdi

Avustralya, Litvanya ve Estonya, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkındaki tutuklama emri kararına saygı duyduklarını bildirdi.

Avustralya Dışişleri Bakanı Penny Wong, X hesabından yaptığı paylaşımda, "Siviller korunmalıdır. Rehineler serbest bırakılmalıdır. Hızlı, güvenli ve engelsiz insani yardım sivillere ulaşmalıdır. Yardım çalışanları, hayat kurtarıcı çalışmalarını sürdürebilmeleri için korunmalıdır" DEDİ.

Litvanya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise ülkenin UCM'nin tutuklama kararına bağlı kalınacağı bildirildi."Mahkeme bir tutuklama emri çıkardığında, bunun uygulanması UCM Roma Statüsü'ne taraf olan ya da UCM'nin yargı yetkisini kabul eden tüm devletler ve bölgeler için bağlayıcıdır" ifadesine yer verilen açıklamada, Litvanya'nın "UCM'nin bağımsızlığına ve tarafsızlığına saygı duyduğu" aktarıldı.

Estonya Dışişleri Bakanı Margus Tsahkna da X hesabından bir paylaşım yaparak, "Estonya, taraf olduğu UCM'nin tutuklama kararlarını dikkate almaktadır. Uluslararası hukuk ve kurallara dayalı uluslararası düzenin korunması bizim için önemlidir" dedi.

UCM, dün açıkladığı kararda, "Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan ötürü" İsrail Başbakanı Netanyahu ile eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardığını duyurmuştu.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock Cuma günü, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu için tutuklama emri çıkarma kararına nasıl yanıt vereceğini "incelediğini" söyledi.

Baerbock, kamu yayıncısı ARD'ye "Elbette şu anda bunun Almanya'da uygulanmasının tam olarak ne anlama geldiğini inceliyoruz" derken, tutuklama emri için harekete geçme ihtimalinin şu an için 'teorik' olduğunu belirtti.

Sözcü bununla birlikte Almanya'nın UCM'yi tanıyan ve uluslararası hukuka saygı gösteren bir ülke olarak mahkemeye "bağlı" olduğunu da ekledi.

İsviçre Federal Adalet ve Polis Bakanlığı Federal Adalet Ofisi İletişim Sorumlusu Ingrid Ryser, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emri kapsamında İsviçre'nin, Netanyahu'yu ülkeye gelmesi halinde tutuklamakla yükümlü olduğunu bildirdi.

İsviçre'nin, UCM'nin yasal temelini oluşturan Roma Statüsü'nü 2001 yılında onayladığını hatırlatan Ryser, UCM'yi, onun bağımsızlığını ve her durumda cezasızlıkla mücadelesini desteklediğini kaydetti. Ryser, "Roma Statüsü'ne taraf olan İsviçre, UCM ile işbirliği yapmakla yükümlü. İsviçre, UCM ile işbirliği yapma yükümlülüğüne dayanarak, prensip olarak, UCM'nin buna uygun bir tutuklama emri veya buna dayalı bir tutuklama talebi çıkarması ve UCM'ye teslim işlemlerini başlatması koşuluyla, bu süreçte İsviçre'ye girmeleri halinde Benjamin Netanyahu ve diğer sanıkları tutuklamakla yükümlü olacak." değerlendirmesinde bulundu.

İsviçre Dışişleri Bakanlığı Medya Başkan Yardımcısı Clivaz da İsviçre'nin, UCM'nin 21 Kasım 2024 tarihli kararlarını dikkate aldığını bildirerek, "İsviçre, UCM'nin bağımsızlığına saygı göstermekte birlikte bu kararlar hakkında yorum yapmamaktadır" ifadelerini kullandı.

İspanya, İsveç ve Norveç ise Netanyahu için verilen tutuklama kararına uyacaklarını duyurdu. İsveç Dışişleri Bakanı Maria Malmer Stenergard, mahkemenin İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu hakkında tutuklama emri ile ilgili yaptığı açıklamada, mahkemenin bağımsız olduğunu ve verilen karara saygı duyulması gerektiğini ifade etti.

Karara ilişkin yazılı açıklamaya yapan İsveç Dışişleri Başbakanı Malmer Stenergard, "Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin verdiği tutuklama kararı mahkemenin bağımsız kararıdır. İsveç ve AB, mahkemenin önemli çalışmasını destekliyor ve mahkemenin bağımsızlığını ve bütünlüğünü koruyor" ifadeleri kullandı.

 
 AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell, UCM'nin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkındaki tutuklama emrine saygı duyulması ve bunun uygulanması gerektiğini söyledi.

Ürdün'deki temasları sırasında gazetecilere açıklamada bulunan Borrell, kararın siyasi olmadığını belirterek, "Mahkemenin kararına saygı duyulmalı ve uygulanmalı" dedi. Tm AB ülkelerine çağrıda bulunan Borrell, "AB'nin de dahil olduğu tüm mahkeme üye ülkelerini kararı uygulamaya davet ediyorum" ifadesini kullandı.

UCM, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama kararları, İsrail'in Gazze'de işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarından hesap vermesi açısından bir dönüm noktası olarak görülüyor. Bu adımın aynı zamanda İsrail’in Batı'dan aldığı desteğin azalmasına ve giderek yalnızlaşmasına yol açması bekleniyor.

İrlanda Başbakanı Simon Harris, UCM'nin Netanyahu'yu tutuklama kararının "son derece önemli bir adım" olduğunu söyledi. İrlanda'nın UCM'nin kararına saygı duyduğu ve hayati önem taşıyan kararların uygulanmasında kendisine yardımcı olabilecek konumda olan herkesin bunu "acil bir şekilde" yapması gerektiği belirtildi.

İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ise Roma'nın müttefiklerle birlikte kararı nasıl yorumlayacaklarını ve birlikte nasıl hareket edeceklerini değerlendireceğini söyledi. Tajani, "UCM'yi destekliyoruz... mahkeme siyasi bir rol değil, yasal bir rol oynamalı" diye ekledi.

Karara göre Netanyahu ve Gallant'ın da Kanada, Avustralya, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda, Belçika, İsveç gibi ülkelerin yer aldığı ve çoğunluğu Avrupa Birliği, Afrika ve Asya ülkelerinden oluşan UCM'ye üye 124 ülkeye seyahat etmekten kaçınmak zorunda kalması gerekiyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Binjamin Netanyahu hakkındaki tutuklama kararına dünya liderlerinden farklı tepkiler gelmeye devam ederken. Macaristan Başbakanı Viktor Orban, 'insanlığa karşı suçlar' işlediğine dair hakkında kanıt bulunan İsrail Başbakanı'nı ülkesine davet edeceğini söyledi.

Orban, Netanyahu'yu Macaristan'ı ziyaret etmeye davet edeceğini ve Netanyahu'ya karşı tutuklama kararının ülkesinde "uygulanmayacağını" garanti edeceğini söyledi.

Avrupa Birliği'nin altı aylık dönüşümlü başkanlığını elinde bulunduran Macaristan'ın başbakanı, devlet radyosuna tutuklama kararıyla ilgili 'yanlış' ifadesini kullandı.

Kanada, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM), İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkarmasının ardından tüm ülkeleri uluslararası hukuka uymaya çağırdı.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, gazetecilere yaptığı açıklamada UCM'nin "kurucu üyelerinden" biri olduğunu vurgularken "Uluslararası hukuku savunuyoruz ve uluslararası mahkemelerin tüm düzenlemelerine ve kararlarına uyacağız" dedi.

Justin Trudeau ayrıca, Gazze'de kıtlık ve hastalıkla karşı karşıya olan insanlara yardım götürüldüğünü görmeleri gerektiğini kaydetti. Tüm esirlerin serbest bırakılması gerektiğini belirten Trudeau, iki devletli çözümün önemine dikkati çekti.

UCM, bugün açıkladığı kararda, "Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan ötürü" İsrail Başbakanı Netanyahu ile eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardığını duyurmuştu.

Hollanda, Belçika, Norveç, Kanada gibi bazı ülkeler Netanyahu hakkındaki tutuklama kararını uygulayacaklarını beyan ederken, diğer Batılı ülkelerin tutumunun daha temkinli olduğu görülüyor. 20 Mayıs'taki tutuklama talebi sonrasında Belçika öncülüğünde 93 UCM üyesi ülke, olası bir tutuklama kararını uygulayacaklarını açıklamıştı. Ancak ABD'nin sert tepkisi ve yaptırım tehditleri, bazı ülkelerin pozisyonlarını yeniden değerlendirmesine yol açabilir.

Öte yandan İsrail, Hayfa'ya Lübnan'dan yapılan gece yarısı salvosunun ardından ülkenin Beyrut ve Sur bölgelerine saldırı öncesi tahliye uyarıları yayınladı.

İşgal ordusu IDF, Hizbullah hedeflerine yönelik olduğunu önce sürdüğü hava saldırıları öncesinde Beyrut'un güney banliyölerindeki üç bina ve Sur bölgesindeki Burj el-Shemali ve Maashouq kasabalarının boşaltılmasını istedi.

Uluslararası arena İsrail ve Lübnan arasındaki ateşkes için çalışırken bölgede çatışmalar susmadı. İsrail, Lübnan'a yönelik saldırılarda hız kesmezken, İsrail'in kuzeyindeki en büyük şehir olan Hayfa'da gece yarısı sirenler çalmaya başladı.

Times of Israel'in haberine göre sabaha karşı 02.00'yi geçtikten kısa bir süre sonra, Hayfa'da ve kuzeydeki kıyı şehrinin bazı banliyölerinde roket sirenleri çalmaya başladı.

İsrail basını Lübnan'dan "beş mermilik bir salvo atıldığını ve Hayfa bölgesinde sirenlerin çaldığını" son dakika olarak duyurdu. İsrail işgal ordusu IDF, roketlerin bir kısmının engellendiği yönünde bir açıklama yaptı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, X sosyal medya hesabından UCM'nin İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkındaki tutuklama emrine ilişkin paylaşım yaptı.

Fidan, "Uluslararası Ceza Mahkemesinin Netanyahu ve Gallant hakkında açıkladığı tutuklama emri, adaletin tecellisi bakımından umut vericidir." ifadesini kullandı.
Söz konusu kararın, Filistinlilere soykırım uygulayan İsrailli yetkililerin adalet önüne getirilmesi bakımından "son derece önemli bir adım" olduğunu vurgulayan Fidan, "Uluslararası hukukun bütün kurum ve kurallarıyla, soykırımı cezalandırmak üzere hayata geçmesi için çalışmaya devam edeceğiz." ifadelerine yer verdi.

ABD Başkanı Joe Biden, Washington DC'deki bir tören sırasında 2024 NBA Şampiyonu Boston Celtics'i Beyaz Saray'da karşılarken, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Binjamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkındaki 'insanlık suçlarından' tutuklama kararıyla ilgili ilk kez konuştu.

ABD Başkanı Joe Biden, UCM'nin Netanyahu'ya karşı tutuklama emri çıkarmasını "utanmazca" olarak niteledi.

Biden, "Bir kez daha açıkça belirteyim: UCM ne ima ederse etsin, İsrail ile Hamas arasında hiçbir eşdeğerlik yok. Biden, ayrıca UCM kararına yönelik yaptığı ilk açıklamada, "İsrail'in güvenliğine yönelik tehditlere karşı her zaman İsrail'in yanında olacağız" dedi.