Savaşta son dakika... İsrail karıştı! Bakanlar mezarlıkta yuhalandı, yumruklu kavga sokağa taştı

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, düzenlediği basın toplantısında İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik devam eden saldırılarına dair açıklamalarda bulundu. Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin İsrail'in Gazze'deki Filistinlileri öldürmesini bir soykırım olarak görmediğini belirterek, "Gazze'de yaşananların bir soykırım olduğuna inanmıyoruz. Bu önermeyi kesin bir dille reddediyoruz” dedi.

Savaşın ortasında kalan Filistinlilerin "cehennemde" olduğunu belirten Sullivan, İsrail'in Refah'a büyük bir askeri operasyon yapmasının hata olacağını aktardı. Sullivan, ABD’nin ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması için çalışmaya devam ettiğini belirterek, böyle bir anlaşmanın ne zaman yapılacağını ya da yapılıp yapılmayacağını tahmin edemediğini söyledi.

İsrail, Gazze Şeridi’nde Birleşmiş Milletler (BM) personelini hedef almaya devam ediyor. İsrail ordusunun Refah kentinde BM'ye ait bir araca ateş açması sonucu 1 BM personeli hayatını kaybetti, 1 BM personeli de yaralandı. Gazze Şeridi’nde ilk kez BM'ye bağlı uluslararası bir personel hayatını kaybetti.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, "Bugün Gazze'de bir BM aracı saldırıya uğradı ve bir meslektaşımız hayatını kaybetti, bir diğeri de yaralandı. Gazze'de 190'dan fazla BM personeli öldürüldü. İnsani yardım çalışanları korunmalıdır. BM personeline yönelik tüm saldırıları kınıyor ve acil insani ateşkes ve tüm rehinelerin serbest bırakılması çağrımı yineliyorum” dedi.

BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq ise, "Gazze'deki çatışmalar sadece sivillere değil, insani yardım çalışanlarına da ağır bedeller ödetmeye devam ederken, Genel Sekreter acil insani ateşkes ve tüm rehinelerin serbest bırakılması çağrısını yineliyor" dedi.

BM'nin olayla ilgili bilgi toplamaya devam ettiğini söyleyen Haq, saldırıda hayatını kaybeden kişinin uluslararası bir personel olduğunu doğruladı.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, İsrail’in düzenlediği hava saldırıları nedeniyle İsrailli esirlerle irtibatın kesildiğini belirterek, “4 siyonist esiri koruyan bir grup direnişçimizle irtibatımız kesildi” dedi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik hava saldırıları devam ederken, Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, İsrail’in düzenlediği hava saldırıları nedeniyle İsrailli esirler ile irtibatın kesildiğini belirtti. Ubeyde, “Son on gün içinde gerçekleşen acımasız siyonist bombardıman sonucunda aralarında Hersh Goldberg-Polin adlı esirin de bulunduğu 4 siyonist esiri koruyan bir grup direnişçimizle irtibatımız kesildi” dedi.

Avrupa’daki üniversitelerde devam eden Gazze’ye destek protestolarına bir yenisi daha eklendi. Belçika'daki Liege Üniversitesi’nde öğrenciler, üniversitenin İsrail ile akademik ilişkilerinin kesilmesi talebiyle Gazze’ye destek protestosu başlattı. Üniversitenin şehir merkezinde bulunan 20 Ağustos Kampüsü’nde yer alan idare ve kütüphane binası öğrenciler tarafından işgal edildi. Sabah saatlerinden itibaren başlayan eylemde üniversitenin idari binasının içine çadırlar kuran öğrenciler, bina içine ve dışına Gazze'ye destek içeren pankartlar astı.

Üniversite binasında eylem başlatan öğrenciler, daha sonra kütüphane bahçesinde oturma eylemi başlatarak, üniversitenin İsrail ile akademik düzeydeki tüm ilişkilerini kesmesi çağrısında bulundu. Eylemin şiddet içermeyeceğini ifade eden öğrenciler, eylemin talepleri karşılanana kadar devam edeceğini aktardı.

Belçika’da yer alan Hür Brüksel Üniversitesi, Gent Üniversitesi ve KU Leuven Üniversitesi’nde de öğrenciler, Gazze'ye destek ve İsrail'le akademik bağların kesilmesi için eylem başlattı.

Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail güçlerinin son 24 saatte gerçekleştirdiği 8 saldırıda 63 Filistinlinin öldüğü, 114 Filistinlinin ise yaralandığı belirtildi.
Bölgede 219 gündür devam eden saldırıların bilançosunun da yer aldığı açıklamada, can kaybının 35 bin 34’e, yaralı sayısının da 78 bin 755’e yükseldiği kaydedildi.

Hamas savaşçıları ile İsrail askerleri arasındaki kara savaşları hala devam ederken, çatışmaların Refah şehrinin kuzey kesimine doğru belirgin bir şekilde yayıldığı belirtildi. İsrail tanklarının bölgedeki El-Cenin ve El-Selam mahallelerinde ciddi bir ilerleme kaydettiği söyleniyor. Askeri tanklar derinlere doğru ilerledikçe çatışmalar giderek artıyor. Bu bölgelerde Filistinli silahlı gruplar kısa menzilli füzelerle İsrail tanklarını hedef alıyor. İsrail ordusu, son 24 saatte düzenlenen operasyonlarda en az 50 askerinin yaralandığını duyurdu.

Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah, bugün İsrail'e ait bir tankı güdümlü füzeyle vurduğunu duyurdu.

8 Ekim'den bu yana sınır hattında devam eden Hizbullah-İsrail çatışmasında Pazartesi sabahı kamikaze drone saldırılarıyla başladı. Hizbullah, Beyt Hilel'deki bir İsrail mevzisini silahlı insansız hava aracıyla vurduğunu açıkladı.

İsrail ordusunun resmi açıklamasında kuzeyde patlamalar olduğu ve yangın çıktığı belirtildi.

Saatler sonra Hizbullah Yiftah kışlasına güdümlü füze ateşlediğini bildirdi. Telegram kanalındaki açıklamada kışladaki Merkava tankının vurulduğu ve içindeki askerlerin öldüğü aktarıldı.

İsrail ordusu ise Yiftah'ta dört askerin yaralandığını kaydedip yaralı askerlerden birinin durumunun ağır olduğu bilgisini verdi.

İsrail'de bugün sabah erken saatlerde tüm ülkede aynı anda sirenlerin çalmasıyla başlayan anma günü törenleri, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun aşırı sağcı hükümetindeki bakanlar için kabusa dönüştü.

Times of Israel, bakanların ülkenin birçok noktasındaki törenlerde protestoya uğradığını ve sözlerinin kesilerek zor duruma düşürüldüklerini bildirdi.

Savunma Bakanı Yoav Gallant, Tel Aviv'deki bir askeri mezarlıkta 'Onların kanı sizin ellerinizde' yazılı bir pankartla karşılandı. Üç kişinin taşıdığı pankartın yanı sıra bir diğer protestocu da Gallant'ı istifaya davet etti.

İstihbarat Bakanı Gila Gamliel, Netanya'daki törende konuşurken kalabalık arasındaki bir kadın 'Evine git' diye bağırdı. Kalabalığın sessiz olmasını istediği kadın protestocu, askeri üniformalı bir erkekle de tartıştı.

Rehovot'taki askeri mezarlıkta gerçekleşen törende ise Konut Bakanı Yitzhak Goldknopf konuşurken protestocular 'Yazıklar olsun' diye bağırdı, sloganlar attı. Yerel medya, mezarlıktaki tartışmanın arbedeye dönüştüğünü yazdı.

Holon'daki törenin bitmesiyle yaşlı bir kadın Ulaştırma Bakanı Miri Regev'e bağırarak ağzına geleni söyledi, sosyal medyadaki videolarda protestocunun Regev'e 'B.k parçası' dediği duyuldu.

Asıl olaylar ise, beklendiği gibi faşist bakan Itamar Ben-Gvir'in katıldığı törende kayıtlara geçti. Aşdod'daki mezarlıkta düzenlenen törende küfürler havada uçuştu, çıkan kavga anında yumruklaşmaya dönüştü. Times of Israel yumruklaşmanın mezarlık dışına taştığını aktardı.

Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, törende yaptığı konuşmada bir rehine takası anlaşmasına kesinlikle karşı olduğunu yineledi.

Bir diğer faşist bakan Bezalel Smotrich de protestoculardan payını aldı, rehine Matan Zangauker'in annesi Einav Zangauker Maliye Bakanı'na oğlunun Gazze'den dönüşünü sağlayacak bir anlaşmaya neden muhalefet ettiğini sordu.

Aylardır Tel Aviv yönetiminden rehineleri kurtaracak bir ateşkes anlaşmasına varmasını isteyen rehine yakınları ve diğer protestocular, anma günü törenlerine bakanların katılmasını istemiyordu.

Haaretz gazetesi, mezarlıklarda ortaya çıkan tabloyu 'Kan ellerinizde-İsrail eşi benzeri olmayan bir anma gününü kutlarken aileler Netanyahu hükümetine karşı öfke kusuyor' manşetiyle sayfasına taşıdı.

İsrail tanklarının Pazar günü bir kez daha girdiği Gazze'nin kuzeyinde yer alan Cibaliye mülteci kampında bu sabah şiddetli çatışmalar var.

Al Jazeera, İsrail işgal birliklerinin Cibaliye'nin merkezine doğru ilerlemeyi denediğini ancak Filistinli grupların karşı koyduğunu bildiriyor. Yakın mesafeden muharebe yoğun şekilde devam ederken, İsrail savaş uçakları mülteci kampının ikinci ve dördüncü bloklarını bombardımana tuttu.

Al Jazeera, işgal güçlerinin Cibaliye'de yaralılara ulaşmaya çalışan bir ambulansa ateş açtığı bilgisini de verdi.

Al Jazeera muhabiri Tarık Ebu Azzum, İsrail ordusunun Cibaliye'deki altı tahliye merkezini kuşatmasıyla durumun vahim bir hal aldığını söyledi.

Orta Doğu'da patlak veren savaşta önce 'İran'ı yok etmek için' gerekli önlemlerin alınması gerektiğini savunan ABD'li senatör şimdi de İsrail'e bölgede kullanması için ve savaşı bitirmek için atom bombalarının verilmesi gerektiğini söyledi.

Neredeyse ABD'nin her eyaletindeki üniversitelere yayılan Filistin protestoları, mezuniyet törenlerine de damga vuruyor.

Duke Üniversitesi'nin mezuniyet töreninde kürsüye İsrail destekçisi komedyen Jerry Seinfeld çıktı.

Seinfeld kürsüye çıkarken bazı öğrenciler tarafından yuhalandı. 'Filistin'e özgürlük' sloganları atan onlarca öğrenci İsrail destekçisi Seinfeld'i protesto için töreni terk etti.

Törende bazı öğrencilerin de mezuniyet cübbesi üzerine Filistin'e destek amaçlı olarak kefiye taktığı görüldü.

Duke Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verilen Jerry Seinfeld, 7 Ekim'de başlayan savaşın ardından ailesiyle birlikte destek için İsrail'i ziyaret etmişti.

Aktör ve komedyen Jerry Seinfeld, 1989-1998 yılları arasında yayınlanan Seinfeld dizisiyle tanınıyor.

Haftalarca ABD'yi sarsan üniversite protestolarında 2 binden fazla öğrenci ve akademisyen gözaltına alındı.

Washington yönetiminin İsrail'e savaşın başından bu yana ilk kez bazı silahların sevkiyatını askıya almasının yankıları dinmiyor.

Tel Aviv'de büyük bir hayal kırıklığına yol açan kararı değerlendiren ABD'nin İsrail Büyükelçisi Jacob Lew, bazı bombalar teslim edilmese de silah akışının artarak sürdüğünü söyledi.

7 Ekim'de başlayan savaşta İsrail'e muazzam miktarda silah desteği sağladıklarını hatırlatan ABD'li diplomat, geçen hafta herkes bir dizi ertelemeye odaklanırken geri kalan silahların tedarikinin sürdüğünü belirtti.

Geride kalan 219 günde 35 bin Filistinliyi katledip Gazze'yi yerle bir eden, savaşın başında duyurduğu hiçbir hedefe ulaşamayan İsrail işgal ordusu, hafta sonu bir kez daha birkaç cephede birden çatıştı.

İşgal birlikleri tarafından Şubat ayında zafer ilan edilen Cibaliye'ye tanklar yeniden girerken, Amerikan New York Times gazetesinde dikkat çekici bir haber yayımlandı.

'Hamas yeniden kurulurken Gazze'de savaş bir kez daha hiddetleniyor' başlığını atan New York Times, ABD'nin İsrail'e yaptığı hassas uyarıyı da spottan verdi: Hamas'a karşı kazanılan zaferler sürdürülebilir değil!

İsrail işgal ordusunun Gazze Şeridi'nin en güneyinde yer alan Refah'ta baskıyı artırırken Pazar günü 41 kilometrelik Akdeniz kıyı şeridinin diğer noktalarında çatışmaların patlak verdiğini kaydeden NYT, özellikle kuzey Gazze'deki yakın mesafeli kara muhaberesine vurgu yaptı.

Hem Hamas hem de İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki şiddetli çatışmaları doğruladığını belirten gazete, yaşananları yedi aylık savaş boyunca tanıdık bir senaryo olarak niteledi: İsrail çatışmaların ardından bir bölgeyi Hamas'tan temizlediğini ilan etti ancak Filistinli grup güçlerini yeniden oluşturup geri döndü.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Pazar günü yaptığı uyarıyı öne çıkaran New York Times, özellikle İsrail'in Gazze'nin yönetimine dair bir şablon ortaya koymadaki başarısızlığının sonuçlarına odaklandı. Blinken'a göre, Tel Aviv'in başarısızlığı Hamas'a karşı elde edilen zaferleri sürdürülemez hale getirirken bunu kaos ve eninde sonunda Hamas'ın geri dönüşü izleyecek.

İsrail'in 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah'ı işgal etmemesi için en yakın müttefiki ABD dahil yoğun bir uluslararası baskı altında olduğunu dile getiren New York Times, ancak Yahya Sinvar ve diğer Hamas yöneticilerinin Refah'ta saklanmadığını yazdı. Söz konusu bilgiyi ABD'li yetkililere dayandıran New York Times, bu istihbaratın İsrail'in Refah'ı işgal ısrarının dibini oyabileceği yorumunu yaptı.

Dahası, gazeteye konuşan ABD'li yetkililere göre İsrail istihbarat servisleri Washington'ın Yahya Sinvar değerlendirmesine katılıyor. İsrail'in 7 Ekim'den bu yana her yerde aradığı Yahya Sinvar'ın Han Yunus'un altındaki tünel ağından hiç ayrılmadığı düşünülüyor.

İngiliz The Guardian gazetesi, İsrail'in arka arkaya hem güneydeki Refah hem de kuzeydeki bölgeler için tahliye emirleri vermesinin ortaya çıkardığı stratejik zayıflıkları sayfasına taşıdı.

Guardian'a göre son tahliye uyarılarında özellikle iki unsur dikkat çekiyor. Birincisi, özellikle Refah'a yönelik uyarıların, ‘sanki İsrail ordusu yaklaşan saldırının önemini en aza indirmeye çalışıyormuş gibi’ sosyal medyadaki yazılı paylaşımların sonuna yerleştirilmiş olması.

Bunun nedeni, İsrailli askeri yetkililerin son günlerde medyaya, tek amacı Mısır sınır kapısını ele geçirmek olan kentte ‘hassas, sınırlı ve hedefe yönelik’ operasyonlar yürüttüklerini söylemiş olmaları olabilir. İngiliz gazetesine göre, bombardımanın genişlemesiyle birlikte durumun böyle olmadığı ve hiçbir zaman da böyle olmayacağı anlaşıldı.

İngiliz gazetesi, ‘İsrail ordusunun isteksizliğini’ ortaya koyarak savaşın yeni bir aşamasının başladığını ve bu aşamanın şaşırtıcı olmamakla birlikte çok kanlı olabileceğini vurguladı.

İkinci unsur ise İsrail'in, tekrarlanan askeri operasyonların yapıldığı ve İsrail ordusunun ‘Hamas güçlerini yenilgiye uğrattığı’ yerleri boşaltma çağrısıdır.

Uyarılar, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde Hamas'ı etkili bir şekilde ortadan kaldırmasının ne kadar zor olduğunu ve olmaya devam edeceğini vurguluyor. Guardian'a göre, Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki ‘tünel ağının’ bazı kısımları halen sağlam ve İsrail'e fırlatmak için yeterli roket stokları mevcut. Ayrıca hareketin halk arasındaki ‘desteği’, İsrail güçlerinin bulunmadığı hemen her yerde rahatça var olmasını ve faaliyet göstermesini sağlıyor.

Siyasi, diplomatik ve ekonomik nedenlerden dolayı İsrail, Gazze Şeridi'nde çok sayıda askerini sahada tutmak istemiyor. Diğer yandan İsrail’in, Hamas'ı çıkardığı iddia edilen bölgelerde herhangi bir etkili yönetim kurmayı başaramaması, Gazze Şeridi'ndeki savaş stratejisinin başarısını tehlikeye atıyor.