15.04.2024 - 10:54 | Son Güncellenme:
1 Nisan Pazartesi gündüz saatlerinde F-35 savaş uçaklarının ateşlediği füzelere yanıt 13 Nisan Cumartesi akşamı verildi, İran ilk kez kendi topraklarından İsrail'i hedef aldı. Günlerce beklenen misillemede 300'den fazla kamikaze silahlı insansız hava aracı, balistik ve seyir füzeleri fırlatıldı. Dünyadaki bütün televizyonların canlı yayına geçmesine yol açan savaşta, şimdi İsrail'in nasıl bir yanıt vereceği merak ediliyor. Gazze Şeridi'nden bütün Orta Doğu'ya yayılan gerilimde bütün gelişmeleri canlı blog sayfasına taşıyoruz.
İran devlet televizyonuna konuşan İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Ali Bakıri, İsrail'in İran'a yönelik muhtemel misillemesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İsrail'in Suriye’nin başkenti Şam'daki İran Konsolosluğuna yönelik saldırısı ile stratejik bir hata yaptığını söyleyen Bakıri, İran'ın İsrail'e cevap vermek zorunda kaldığını ve saldırının meşru müdafaa kapsamında gerçekleştiğimi belirtti. Bakıri, İsrail'in İran'a yönelik muhtemel bir saldırısı durumunda İran'ın karşı tepki için 12 gün beklemeyeceğini söyleyerek, "İsrail rejimi İran'a yönelik başka bir hata yaptığında saniyeler içinde karşılık veririz. Söz konusu ikinci hatayı yapmamaları gerekiyor. Çünkü tepkimiz bir öncekinden daha sert, yıkıcı ve daha kapsamlı olacaktır" ifadelerini kullandı.
Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani ile Beyaz Saray'da bir araya gelen ABD Başkanı Joe Biden, İran'ın İsrail'e düzenlediği saldırıya değinerek, "İsrail'i savunmak için eşi benzeri görülmemiş bir askeri çaba gösterdik" dedi. Biden, "ABD, İsrail'in güvenliğini korumaya bağlıdır. Rehineleri evlerine döndürecek ve çatışmanın yayılmasını önleyecek bir ateşkesin sağlanmasından yanayız" açıklamasında bulundu.
ABD’de Filistin yanlısı grup, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını durdurması çağrısıyla Chicago O'Hare Uluslararası Havalimanı’na giden yolu kesti.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 192 gündür devam ederken, Filistin yanlısı gruplar ABD’de birçok noktada yolları kapatarak, Gazze Şeridi’nde ateşkes çağrısında bulundu. Illinois eyaletinde yer alan Chicago O'Hare Uluslararası Havalimanı’na giden yolu kapatan bir grup, kilometrelerce trafiğe ve bazı uçuşların gecikmesine neden oldu. Polis çok sayıda göstericiyi gözaltına alırken, yolcular uçaklarını kaçırmamak için araçlarından inip valizleriyle havalimanına yürüdü.
GOLDEN GATE KÖPRÜSÜ'NDE TRAFİK İKİ YÖNLÜ DURDU
Filistin yanlısı başka bir grup ise, California eyaletindeki Golden Gate Köprüsü'nün her iki yönünü trafiğe kapattı. Göstericiler, “Dünyayı Gazze için durdur” ve “Gazze’deki ablukaya şimdi son verin” yazılı pankartlar açtılar.
KENDİLERİNİ BETON DOLU VARİLLERE ZİNCİRLEDİLER
California eyaletinde yer alan Oakland'daki Interstate 880 yolu da Filistin yanlısı bir grup tarafından kesildi. Grup, betonla dolu varilleri otoyolun ortasına getirerek, kendilerini varillere zincirledi. Polis, protestocuları tutuklamadan önce varilleri kesmek zorunda kaldı.
Filistinli yanlısı gruplar, söz konusu protestoların "Filistin'i özgürleştirmek için küresel bir ekonomik ablukanın" parçası olduğunu söylediler.
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, İran saldırısında hedef alınan Nevatim Hava Üssü’nde saldırıya ilişkin açıklamalarda bulundu. Halevi, İran’ın saldırısına karşılık verileceğini belirtilerek, "İran, İsrail devletinin stratejik kabiliyetlerine zarar vermek istedi. Bu daha önce olmamış bir şey” dedi.
İran’ın fırlattığı füze ve İHA’ları etkisiz hale getirmek için “Demir Kalkan” operasyonunu gerçekleştirdiklerini belirten Halevi, söz konusu saldırıya bu sayede hazırlıklı olduklarını vurguladı. Halevi, "Geçtiğimiz pazartesi günü neyin organize edildiğini gördük ve İsrail devletinin çok güçlü olduğunu ve tek başına bununla nasıl başa çıkacağını bildiğini düşünüyoruz, ancak bu kadar çok sayıda ve bu kadar uzaktaki bir tehdit söz konusu olduğunda, ABD'nin yanımızda olmasından her zaman mutluluk duyarız" dedi.
İran’a nasıl bir karşılık verilmesi gerektiğini değerlendirdiklerini aktaran Halevi, “İsrail devleti topraklarına bu kadar çok füze ve İHA fırlatılmasına bir yanıt vereceğiz" dedi.
Öte yandan İran'ın düzenlediği saldırıda Nevatim Hava Üssü vurulmuş, İsrail ordusu üste küçük çaplı hasar meydana geldiğini bildirmişti.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 192 gündür devam ederken, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Şifa Hastanesi’nde ve Beyt Lahya’da iki toplu mezar bulundu. Gazze Sağlık Bakanlığı ve Sivil Savunma Güçleri tarafından bulunan toplu mezarlardan en az 29 ceset çıkarıldı. Şifa Hastanesi’ndeki toplu mezardakilerin yakın zamanda öldürüldüğü aktarıldı. Hastanedeki doktorlar ve personel, bazı kişilerin hastanenin ana kapısının dışında öldürüldüğünü ifade etti.
Beyt Lahya’daki toplu mezarda ise cesetlerin çürüdüğü aktarıldı. Bölge sakinleri, cesetlerin Al-Assaf ailesine ait olduğunu ve İsrail askerlerinin 4 ay önce bölgeye düzenlediği saldırı sırasında aile üyelerini öldürdüğünü belirtti.
“AÇIK VE İYİ BELGELENMİŞ SAVAŞ SUÇLARIDIR”
Hamas tarafından yapılan açıklamada, Şifa Hastanesi'ndeki toplu mezarın İsrail güçlerinin "hiçbir sınırı" tanımadığını gösterdiği aktarılarak, Gazze'de Filistinlilere yönelik bu “soykırım” karşısında uluslararası toplumun sessiz kalması nedeniyle İsrail’in eylemlerine devam ettiği ifade edildi. Açıklamada, "Şifa'da toplu mezarların bulunması, infazlar ve enkaz altında kalan yüzlerce ceset de dahil olmak üzere süregelen ihlaller açık ve iyi belgelenmiş savaş suçlarıdır" denildi.
Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İran büyükelçisinin bakanlığa çağrıldığı belirtilerek, "Kendisine Fransa'nın saldırıyı kınadığı büyük bir kararlılıkla hatırlatıldı" ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, Fransa'nın durumu yatıştırmak için ortaklarıyla birlikte çalıştığı ve herkesi itidalli olmaya çağırdığı belirtildi.
Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib de yaptığı açıklamada, İsrail'e yönelik saldırıyı kınamak üzere İran büyükelçisinin bakanlığa çağırıldığını ifade ederek, "Bu saldırı bölgesel istikrarı ve halkı tehlikeye atmakta ve bizi barıştan daha da uzaklaştırmaktadır. Tüm tarafları itidalli olmaya çağırıyorum" dedi.
İran’ın İsrail’e yönelik saldırısının ardından İsrail Savaş Kabinesi bir kez daha toplandı. Kabine'nin toplantıda yaptığı tartışmalar ve verdiği kararlar hakkında detay paylaşılmadı. İsrail basınında yer alan haberlerde, Kabine'nin İran’a yönelik misilleme yollarını ele aldığı ve bunların İran’a “acı verecek” nitelikte olduğu aktarıldı. Ele alınan seçeneklerin bölgesel bir savaşa yol açmayacağı bildirilen haberlerde, Kabine’nin ayrıca ABD tarafından engellenmeyecek bir yol izlemeyi hedeflediği aktarıldı.
Savaş Kabinesi’nin dün yaptığı toplantıda, İran’a karşılık verilmesi konusunda fikir birliği olduğu, zamanlama ve kapsam konusunda henüz bir karara varılamadığı belirtilmişti.
Filistinli yetkililer, İsrail işgal ordusunun son 24 saatteki saldırılarında 68 Gazze sakininin daha hayatını kaybettiğini açıkladı. Böylece, 7 Ekim'den bu yana İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde katlettiği kişi sayısı 33 bin 797 oldu.
Binaların yarısının yerle bir olduğu Gazze'de binlerce Filistinli de kayıp. Kayıpların bina enkazlarında kaldığı sanılıyor.
İsrail askerlerinin gece yarısı yaralandığı patlamanın arkasından, Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah çıktı. Grup, dört İsrail askerinin yaralandığı saldırıyı üyelerinin gerçekleştirdiğini duyurdu.
Hizbullah, İsrail tarafındaki Adamit'in karşısında yer alan Lübnan topraklarına çok sayıda patlayıcı yerleştirdiğini kaydetti.
İsrail ordusunun açıklamasına göre, yaralanan dört askerden birinin durumu ağır.
Hizbullah ve İsrail işgal ordusu 8 Ekim'den bu yana sınır hattında çatışıyor. Çatışmalar zaman zaman Lübnan'ın 100 kilometre içerisinde bulunan Bekaa Vadisi'ne kadar uzandı. İsrail saldırılarında yaklaşık 300 Hizbullah milisi öldü, sayıları 60'ı bulan sivil hayatını kaybetti. Yaşamını yitiren siviller arasında çocuklar, kadınlar ve gazeteciler de vardı. Hizbullah'ın ateşlediği roketler ise İsrail'de aralarında üst rütbeli komutanların da olduğu 10'dan fazla İsrail askerini öldürdü.
ABD merkezli Globalfire, İran ve İsrail ordularının bütün özelliklerini karşılaştırdı. Söz konusu analiz adeta iki ülkenin olası bir savaşa girmesi durumundaki sonucu yansıtıyor.
İran'ın İsrail'e yüzlerce kamikaze drone ve füze yollamasıyla Orta Doğu'da yeni bir sayfa açılırken, Cumartesi gecesi iptal edilen uçak seferleri bugün itibarıyla henüz normale dönebilmiş değil.
Misilleme, Avrupa ile Asya arasında sefer yapan uçakların seçeneklerini daha da daraltırken, küresel havayolları Pazartesi günü uçuşlarda aksamalarla karşı karşıya kaldı.
Son iki gün içinde 10’dan fazla havayolu, uçuşlarını iptal etti veya yeniden yönlendirdi.
Hava sahasını ve havalimanlarını denetleyen OPSGROUP'un kurucusu Mark Zee'ye göre yaşananlar, 11 Eylül 2001'de Dünya Ticaret Merkezi'ne düzenlenen saldırıdan bu yana hava yolculuğunda görülen en büyük aksama. Zee, İran'ın hava sahasının Avrupa ile Asya arasında seyahat eden havayolları tarafından kullanıldığını ve bu taşıyıcıların Türkiye, Mısır veya Suudi Arabistan üzerinden olmak üzere sınırlı alternatif rotaları olacağını söyledi.
İsrail hava sahasını Cumartesi günü kapattıktan sonra Pazar sabahı yeniden açtı. Ürdün, Irak ve Lübnan da kendi bölgeleri üzerinden uçuşlara yeniden başladı.
Günlerdir beklenen misilleme için hafta sonu düğmeye basan İran, ezeli düşmanı İsrail'e ilk kez kendi topraklarından saldırı gerçekleştirdi. Dünya yüzlerce kamikaze silahlı insansız hava aracı ve füzenin yolculuğunu nefesini tutarak izlerken, İran medyasında bugün tüm manşetler İsrail'e misillemeye ayrılmış durumda.
Resmi İran gazetesi 'Kudüs'te tarih yazılıyor' manşetiyle okurlarının karşısına çıktı, ilk sayfada ayrıca 'Gazze'de en huzurlu gece', 'Gerçek vaat saha koordinasyonu ve diplomasiyle gerçekleşti' gibi haberler yer aldı. Gazete manşet haberinde İran'ın füzeleri ve drone'larının bölgede yeni bir güç denklemi kurduğunu yazdı, Cumartesi gününü Pazar'a bağlayan gece İsrail'de 800 siren sesinin duyulduğunu aktardı. İran gazetesine göre, misilleme Tahran yönetiminin caydırıcılığını dünyaya gösterdi.
İngilizce yayın yapan İran Daily gazetesi 'Dikkat etsen iyi olur' manşetini attı, 'İran İsrail'e misilleme saldırısı başlattı', 'İran'ın kırmızı çizgilerinin geçilmesinin yankıları' 'İran'ın askeri harikası' gibi haberlere yer verdi.
İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun gazetesi Civan manşetinden 'Tarihi ceza' derken, saldırıda ateşlenen füzelerin rotalarını gösteren bir grafikle Tahran sokaklarında kutlama yapanların fotoğrafını kullandı. Orta Doğu'nun 'uyanık bir gece' geçirdiğini kaydeden Civan gazetesi, ABD, İngiltere, Fransa ve Ürdün'ün yardımına rağmen bazı füzelerin Nevatim ve Ramon hava üslerine ulaştığını yazdı. Gazete ayrıca Suriye sınırındaki Golan Tepeleri'ne yakın konumdaki Hermon istihbarat üssünün de vurulduğunu ekledi.
İngilizce yayınlanan bir başka gazete, Tehran Times, 'Açık Zafer' manşetinin spotunda İran'ın misillemesinin hukuki ve ahlaki olduğunu kaydetti, İsraillilerin sosyal medyada paylaştığı görüntülerin füzelerin hedefine ulaştığını kanıtladığını yazdı.
İran'daki radikallerin gazetesi Kayhan ise manşetinden 'Gerçek Vaat Operasyonu yeni denklem kuruyor' dedi, İsrail'in İran füzelerini durdurmak için tek bir gecede 1,3 milyar dolar harcadığını belirtti.
Muhafazakar Risalat gazetesinin manşeti 'Kudüs'ün kurtuluşunun kıvılcımı' oldu. Devrim Muhafızları'nın gökyüzünü süslediğini dile getiren Risalat, İran'ın 26 Nisan Pazar sabahı dünyaya büyük bir hediye verdiğini, misillemeyle Kudüs'ü işgal edenlerden intikam aldığını yazdı.
'Siyonizmin aşağılanması' manşetini tercih eden Cam-e Cem, misillemeyle İsrail'i geri püskürten İran'ın 'Gerçek Vaat' adı verilen operasyona 'Ya Resul' kodunun seçilmesiyle Siyonist rejimin tüm İslam alemi adına hedef alındığını belirtti.
Bir diğer muhafazakar gazete Cumhuriye İslami 'İran'ın Siyonist rejime karşı askeri operasyonuna küresel tepkiler' manşetini seçti.
İsrail televizyonları, Tel Aviv'in İran'a dün gece saldıracağını ancak gizli bir telefon görüşmesi sonrası bu kararın ertelendiğini duyurdu. Channel 14 televizyonu telefonun diğer ucundaki sesin İsrail'e 'Bu gece değil' dediğini aktardı.
İsrail'in İran'ın misillemesine nasıl karşılık vereceği henüz gizemini koruyor. Savaş kabinesinin olağanüstü toplantısında İran'a karşılık verilmesi için uzlaşıya varıldı ancak misillemenin zamanlaması ve boyutuna dair anlaşmazlık çıktı.
ABD lideri Joe Biden'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde de, ana gündem muhtemel bir karşılıktı. Üst düzey bir Amerikalı yetkili, Washington'ın İran'ı hedef alan bir misilleme saldırısına katılmayacağını İsrail'e ilettiğini söyledi. Joe Biden, telefon görüşmesinde ayrıca Netanyahu'dan verilecek tepkiyi 'çok dikkatli ve stratejik düşünerek' değerlendirmesini de istedi.
Beyaz Saray, Orta Doğu'daki çatışmanın genişlemesini arzu etmediğini belirtiyor.
Fransa Devlet Başkanı Emmnauel Macron ise, bu sabah yaptığı açıklamada İsrail'in Şam büyükelçilik binasına düzenlediği saldırıya İran'ın hafta sonu misillemede bulunmasını 'orantısız' olarak niteledi.
Paris yönetiminin Orta Doğu'da gerilimi azaltmak için her şeyi yapacağını belirten Macron, buna İsrail'in karşı misillemeye kalkışmaması adına ikna edilmesinin de dahil olduğunu söyledi.
İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron da İsrail'den karşı misillemede bulunmamasını istedi ve Gazze Şeridi'nde devam eden savaştaki ateşkes çabalarının odak noktası olması gerektiğini kaydetti. Londra yönetiminin gerilimin tırmandırılmaması için ısrarcı olduğunu vurgulayan Cameron, mevcut tabloyu "Birçok bakımdan İran için çifte bir yenilgi" cümlesiyle tanımladı.
'ABD VE MÜTTEFİKLERİ SAVAŞI DURDURABİLİR Mİ?'
BBC'nin Uluslararası İlişkiler Editörü Jeremy Bowen ise, İsrail, 'İran'a verilecek yanıtı tartışırken, ABD ve müttefikleri savaşı durdurabilir mi?' başlıklı analizinde İsrail'in 1 Nisan'da Şam'daki İran büyükelçiliğini vurduğu saldırının ABD'lilere haber verilmeden gerçekleştiğini hatırlatıyor:
"İsrail, diplomatik binalarda üst düzey askeri yetkililerin bulunmasının bu binaları meşru bir hedef haline getirdiği yönünde ikna edici olmayan bir argüman sunuyor. İran’ın bu saldırıya karşılık vereceği hızla belirginleşti. Tahran’ın mesajı imalarla değil, dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in kesin ifadeleriyle duyuruldu.
İsrail, ABD ve müttefikleri, İran’ın yaklaşan saldırısı konusunda yeterince uyarıldı. Biden, hafta sonu gezisinden Beyaz Saray'a dönmek için de zaman bulabildi.
İran saldırıyı süpersonik balistik füzelerle değil, hedeflerine yaklaşırken iki saat boyunca radar ekranlarında kalan yavaş insansız hava araçlarıyla başlatmayı tercih etti.
Buna karşılık Amerikalılar da İsrail'den itidal istiyor. Başkan Biden Başbakan Binyamin Netanyahu'ya açık bir mesaj gönderdi. İran'ın saldırısı engellendi, İsrail zafer kazandı, bu yüzden İran topraklarına askeri saldırılarla karşılık vererek olayı daha fazla tırmandırmayın. Konuştuğum üst düzey bir Batılı diplomat, gerilimin daha da tırmanmasını engellemek için bir çizgi çizmenin artık hayati önem taşıdığını söyledi.
Bir çizgi çizmek İran'ın da umudu gibi görünüyor. Tahran, İsrail'in Şam'daki saldırısına cevap verildiği yönünde bir mesaj verdi; ancak tekrar saldırıya uğrarlarsa gerilim daha da tırmanacak. İranlılar, İsrail'in Şam'daki diplomatik yerleşkelerine saldırmasıyla başlayan iki haftalık krizi soğutmak istiyor gibi görünüyor. Belki de İran şu ankinden daha fazla zarar vermeyi umuyordu. Ya da İsrail'e misilleme yapması için daha az neden vermek istemiş olabilir...
....Bu İsrail'e yönelik geniş çaplı bir saldırı değildi. İran yıllardır roket ve füze gücünü arttırıyor. Çok daha fazla mühimmat ateşleyebilirdi. Lübnan'daki Hizbullah da geniş çaplı bir saldırıya katılabilirdi ama katılmadı. Hizbullah, roket ve füze cephaneliğiyle İran'ın en güçlü müttefiki durumunda.
Başbakan Netanyahu, İran saldırısının Gazze'yi manşetlerden uzaklaştırmasından bir miktar memnuniyet duyabilir. Bu sayede insani felaketten, İsrail'in rehineleri kurtarmak ve Hamas'ı yok etmek gibi savaş hedeflerindeki başarısızlıklardan kurtulmuş oldu.
Birkaç gün önce uluslararası kamuoyunun dikkati İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukanın yarattığı açlık nedeniyle Biden ve Netanyahu arasındaki anlaşmazlık üzerindeydi. Şimdi ise birlikten bahsediyorlar...
...Değişmeyen şey ise Amerikalıların topyekün bir Orta Doğu savaşına doğru gidişi durdurmanın yolunu bulmak istemesi. İsrail'in diplomatik bir bölgeye ve İran'ın da İsrail'e doğrudan saldırmasıyla kırmızı çizgiler aşıldı. Bazı İsrailli sağcılar derhal bir yanıt verilmesini istedi. Bu çağrılar durmayacak...
...Eğer İsrail, Biden'ın karşılık vermeme tavsiyesine uyarsa, Orta Doğu biraz nefes alabilir. Bunun bu tehlikeli serüvenin sonu olduğu ise hiçbir şekilde kesin değil."
Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı, İran'ın dev misilleme saldırısının ABD'li yetkililerin umduğundan daha büyük olduğunu bildirdi. AP'ye isim vermeden konuşan Amerikalı yetkililere göre, özellikle yüksek donanımlı yüzlerce kamikaze drone ve balistik füzenin kullanıldığı saldırıda İran'ın hedefi imha etmek ve kayıplara neden olmaktı.
Saldırının başarılı olması halinde Orta Doğu'nun dört bir yanında kontrol dışı bir tırmanmaya yol açacağını da savunan ABD'li yetkililer, Cumartesi gecesi bir noktada en az 100 balistik füzenin İsrail'e doğru yalnızca birkaç dakika mesafeyle havada olduğu bilgisini verdi.
İran'ın misillemesinden önce aralarında Hakan Fidan'ın da olduğu birçok mevkidaşıyla görüşen ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, saldırıdan sonra da birçok başkenti telefonla aradı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Blinken'ın Türk mevkidaşı Hakan Fidan'ın yanı sıra Suudi Arabistan, Mısır ve Ürdünlü mevkidaşlarıyla da konuştuğunu açıkladı. Washington'ın verdiği bilgiye göre, görüşmelerde İran'ın İsrail'e ateşlediği kamikaze drone ve füzelerin yanı sıra Orta Doğu'daki genel tablo ele alındı.
Ankara'dan Pazar günü gelen bilgiler, saldırıdan önce ABD'nin Türkiye üzerinden İran'a mesaj verdiğini gösteriyor. Diplomatik kaynaklara göre, Washington Tahran'a saldırının sınırlı olması gerektiğini Ankara aracılığıyla iletti. İran ise, İsrail'e misillemesini önceden Türkiye'ye haber verdi.
İran'ın misillemesi nedeniyle olağanüstü kararların alındığı İsrail'de hayat normale dönüyor.
İsrail ordu sözcüsü Daniel Hagari, okullar için alınan kısıtlama kararının yerel saatle Pazartesi 00.00'dan itibaren kaldırıldığını açıkladı.
Times of Israel gazetesi de, 1000'den fazla kişinin bir araya gelmesini yasaklayan toplanma sınırlanmasının da kaldırıldığını yazdı. Söz konusu yasak spor faaliyetleri ve konserleri de kapsıyordu.
Güneydeki Gazze Şeridi sınırı çevresi ile kuzeydeki Lübnan sınırı çevresindeki kısıtlamalar ise devam edecek.
ABD'nin Orta Doğu'daki operasyonlarını yürüten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), 13 Nisan Cumartesi'yi 14 Nisan Pazar'a bağlayan gece 80'den fazla kamikaze silahlı insansız hava aracı ve en az altı balistik füze düşürdüğünü resmen açıkladı. CENTCOM'un gece yarısı saat 02.22'de sosyal medya hesabında yayınlanan açıklamaya göre, kamikaze drone'lar ve balistik füzelerin ateşlendiği yerler İran ve Yemen'di.
Böylece, gökyüzünde İsrail'e doğru seyreden kamikaze silahlı insansız hava araçlarının yarısından fazlasını ABD'nin vurup düşürdüğü ortaya çıktı.
CENTCOM ayrıca, Yemen topraklarında fırlatmaya hazır bir balistik füze ile yedi silahlı insansız hava aracının imha edildiği bilgisini de verdi.
DOĞU AKDENİZ'DEKİ SAVAŞ GEMİLERİNDEN SM-3S ATEŞLENDİ
Üst düzey ABD'li yetkililerin verdiği bilgiye göre, Orta Doğu'da konuşlanmış iki Amerikan savaş gemisi de İran'ın gönderdiği drone ve füzelerin düşürülmesinde rol aldı. Doğu Akdeniz'deki USS Carney ve USS Arleigh Burke savaş gemilerinden ateşlenen SM-3s füzeleri, İsrail'e doğru ilerleyen altı İran balistik füzesini havada imha etti. Söz konusu gemilerin Aegis Balistik Füze Savunma Sistemi'ne sahip olduğu biliniyor.
ABC: DOKUZ FÜZE İSRAİL'E ULAŞTI, NEVATİM VE NEGEV HAVA ÜSLERİ VURULDU
Amerikan ABC televizyonu ise, İsrail'e ulaşan İran füzeleri ve yol açtıkları hasarlara dair bilgiler içeren özel bir haber yayımladı. Televizyona konuşan üst düzey bir ABD'li yetkili, yaklaşık 1000 kilometre uzaktan ateşlenen İran füzelerinden en az dokuzun İsrail hava savunma sistemini aştığını ve iki hava üssünün vurulduğunu söyledi. Yetkiliye göre, beş balistik füze İsrail'in güneydoğusundaki Nevatim Hava Üssü'ne ulaştı. Üsteki bir C-130 askeri nakliye uçağı, bir pist ve depolar hasar gördü. Aynı yetkili, dört balistik füzenin ise Negev Hava Üssü'nü vurduğunu ancak ciddi bir hasar gerçekleşmediğini söyledi.
ABC'ye göre ayrıca, İran'ın İsrail'e doğru ateşlemeyi planladığı balistik füzelerin yarısı daha fırlatılamadan başarısız oldu. ABC, haberini iki ABD'li yetkiliye dayandırdı.
İsrail'den gelen görüntülerden birinde, Suriye sınırındaki Taberiye Gölü'ne düşürülmüş İran balistik füzesi Emad'ın enkazının çıkarıldığı görüldü. 1700 kilometre menzili bulunan Emad füzesi, dokuz yıl önce İran tarafından tanıtılmıştı.
İsrail'e göre tarihi saldırıda 170 kamikaze drone'un yanı sıra 120 kadar balistik füze ve 30 kadar da seyir füzesi kullanıldı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, İsrail’in talebi üzerine acil toplandı. Güvenlik Konseyi’nin toplantısına 15 üye ülke temsilcilerinin dışında, İsrail, İran ve Suriye’nin BM Daimi Temsilcileri de katıldı.
İsrail Güvenlik Konseyi'ni İran'a karşı mümkün olan tüm yaptırımların uygulanması çağrısında bulunurken, Tahran yönetimi ise misillemenin 'meşru müdafaa' olduğunu dile getirdi.
ABD, İran’a yönelik yeni yaptırımlarla ilgili karar tasarısının Güvenlik Konseyi’ne sunulabileceğinin işaretini verdi.
Rusya, daha önce İsrail’in İran temsilciliğine saldırısını kınamayan Batılı ülkelerin, bugün İran’ı kınamakla 'iki yüzlü' davrandığını açıkladı.
Güvenlik Konseyi’nde konuşan BM Genel Sekreteri Guterres, beklendiği gibi itidal çağrısı yapıp "Ortadoğu'da geniş çaplı bir çatışma istemiyorsanız, adım attığınız uçurumdan ayağınızı geri çekin. Ortadoğu uçurumun eşiğinde. Bölge halkı, yıkıcı ve geniş çaplı bir çatışmanın gerçek tehlikesiyle karşı karşıya" dedi.
İsrail’in BM Daimi Temsilcisi Gilan Erdan, İran’ın saldırısının karşılıksız kalmaması için yaptırımlarla cezalandırılması gerektiğini savundu, Tahran yönetiminin ateşlediği füzelerle tüm kırmızı çizgileri aştığını ileri sürdü. Diplomat Erdan ayrıca, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun da 'terör örgütü' olarak tanınmasını talep etti.
İran'ın BM Daimi Temsilcisi Amir Sayed Iravani ise, misillemenin BM Sözleşmesinin 51. maddesine dayanılarak gerçekleştirildiğini söyledi.
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, İsrail'in İran'ın Şam’da konsolosluk binasına yönelik saldırısının yeterince tepki görmediğini, bu saldırının İran’ın temsilciliği yerine bir Batı ülkesinin temsilciliğine düzenlenmesi halinde ortalığın ayağa kaldırılacağını aktardı.
Rus diplomat, "Eğer bir Batı temsilciliği vurulsaydı, hemen misilleme yapardınız. Çünkü Batılı vatandaşların temsilleriyle ilgili olan her şey sizin için kutsaldır, korunması gerekir. Ancak konu diğer ülkelere gelince, meşru müdafaa hakkı da dahil olmak üzere kendi vatandaşlarına ilişkin hakları söylediğiniz gibi farklı bir konu olur" dedi.
İran'ın yakın müttefiki Çin ise, Şam'daki büyükelçilik kompleksinde yer alan beş katlı binayı yerle bir eden İsrail saldırısını 'olağanüstü yozlaşmış' olarak niteledi.