Gazze'deki savaşta son dakika! İsrail gazetesi yazdı: Kriz derinleşiyor!

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik hava saldırıları devam ederken, saldırıda ölen Filistinli hamile annenin karnındaki bebek Nasır Hastanesi’ndeki doktorlar tarafından kurtarıldı. Han Yunus’a düzenlenen saldırıda ölen annenin naaşının Nasır Hastanesi’ne getirildiği ve annenin karnında çıkarılan fetüsün canlı olduğunun tespit edildiği ifade edildi. Bebeğin hayata döndürülmesinin ardından kuvöze alındığı açıklandı.

İsrail-Filistin çatışması devam ederken Hamas tarafından İsrail’in başkenti Tel Aviv’e roket saldırıları gerçekleştirildi. Tel Aviv’e gerçekleştirilen roket saldırısının ardından Demir Kubbe hava savunma sistemi devreye girdi. Tel Aviv’e atılan roketler, Demir Kubbe hava savunma sistemi tarafından havada imha edildi. Sirenlerin çalmasıyla büyük panik yaşayan siviller, güvenli alanlara sığındı.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları devam ederken, geçtiğimiz cumartesi günü başlayan insani yardımlar aksadı. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (UNOCHA) Sözcüsü Eri Kaneko, bugün Gazze Şeridi’ne herhangi bir yardım konvoyunun giriş yapmadığını açıklayarak, Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze Şeridi'ne yardım götürmesi gereken 20 kamyonun bölgeye girmediğini söyledi. Kaneko, "Malzemelerin yarın Gazze'ye girebileceğini umuyoruz" dedi.

Beyaz Saray'dan İsrail - Hamas savaşıyla ilgili açıklama yapıldı. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada Gazze'de ateşkesin yalnızca Hamas'a fayda sağlayacağı söylendi. Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby gazetecilere verdiği demeçte, "Şu anda ateşkes aslında yalnızca Hamas'a fayda sağlıyor." dedi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 7 Ekim’den bu yana sürerken, hava saldırılarında siviller hedef alınmaya devam ediyor. Filistinliler, saldırılarda ölmesi halinde kimliklerinin tespit edilmesi için çocuklarının kollarına ve bacaklarına isimlerini yazarken, hastane morgunda İsrail saldırılarında ölen çok sayıda çocuğun adlarının kollarına ve bacaklarına yazıldığı görüldü.

Uluslararası toplumdan gelen çağrılara rağmen İsrail ordusu, Gazze'ye yakıt girişine izin vermeyeceğini tekrarlardı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Bir günde çoğu çocuk 3 bin 150 kişide çeşitli salgın hastalık vakaları tespit edildi." denildi.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, toplantıda yaptığı konuşmada, İsrail-Filistin arasında derhal insani ateşkes çağrısında bulunarak, Gazze Şeridi’nde uluslararası insani hukukun "açık ihlal" edildiğini ifade etti. Guterres, “Açık konuşayım, silahlı çatışmanın hiçbir tarafı uluslararası insani hukukun üstünde değildi” dedi. Gazze Şeridi’ne daha fazla insani yardımın girmesine izin verilmesi gerektiğini vurgulayan Guterres, “Gazze'de BM’nin yakıt stokları birkaç gün içinde tükenecek. Bu da başka bir felaket olacak. Acıları hafifletmek, yardım dağıtımını daha kolay ve güvenli hale getirmek ve rehinelerin serbest bırakılmasını kolaylaştırmak için acil insani ateşkes çağrımı yineliyorum" dedi.

Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Ajansı, bölgeye yakıt sevkiyatı yapılmadığı sürece Çarşamba günü Gazze Şeridi'ndeki çalışmaları durdurmak zorunda kalacağını söyledi. UNRWA, Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Eğer acilen yakıt alamazsak, yarın geceden itibaren Gazze Şeridi'ndeki operasyonlarımızı durdurmak zorunda kalacağız." dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, ABD’nin New York kentinde İsrail-Filistin gündemiyle toplanan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde konuştu. Orta Doğu’daki son gelişmelere değinen Blinken, "ABD, İran'la çatışma peşinde değil. Biz bu savaşın genişlemesini istemiyoruz. Ancak İran veya vekilleri herhangi bir yerde ABD personeline saldırırsa, halkımızı savunacağız, güvenliğimizi hızlı ve kararlı bir şekilde savunacağız” dedi.

“Yangına körükle gitmeyin”

Tüm üye devletlere seslenen Blinken, "Bu çatışmada İsrail'e karşı yeni bir cephe açmayı düşünen veya ABD dahil İsrail'in ortaklarını hedef alabilecek herhangi bir devlet veya devlet dışı aktöre kesin ve birleşik bir mesaj göndermeye çağırıyoruz. Yapmayın. Yangına körükle gitmeyin” dedi.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Usame Hamdan yaptığı açıklamada, Arap ve Müslüman ülkelere, İsrail’le ilişkileri kesme ve büyükelçileri geri çekme çağrısında bulundu. Hamdan, "Arap ve İslam ülkelerine ve Birleşmiş Milletler'e, İsrail saldırganlığını durdurma konusunda ahlaki sorumluluklarını üstlenmeleri çağrısında bulunuyoruz" dedi.

İsrail, Nuseyrat Mülteci Kampı’ndaki Abu Dalal Ticaret Merkezi'nin bitişiğindeki bir binayı vurdu. İsrail’in vurduğu bina yerle bir olurken, binada bulunan çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti. Sivil savunma ekipleri ve çevredekiler, binanın enkazında arama-kurtarma çalışmaları yaparken, yaralılar çevredeki hastanelere kaldırıldı. Saldırıda Abu Dalal Ticaret Merkezi'nde de büyük çaplı hasar meydana geldi.

Birleşmiş Milletler (BM) Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Gazze Şeridi'ndeki yardım faaliyetlerinin durma noktasına gelmesi uyarısında bulundu. UNRWA'nin İletişim Direktörü Juliette Touma, BBC'ye verdiği demeçte, "eğer acilen yakıt almazsak yarın (Çarşamba) gece itibarıyla, Gazze Şeridi'ndeki yardım faaliyetlerimizi durdurmak zorunda kalacağız" dedi.

"Yakıta ihtiyacımız var, acilen yakıta ihtiyacımız var" diye sözlerini sürdüren Touma, operasyonlarının durmasının Gazze'deki insanlar üzerinde yıkıcı bir etkisi olacağını belirti.

7 Ekim'de Hamas'ın sürpriz baskınıyla gafil avlanan İsrail, hemen ardından Gazze'ye savaş açtı. Dünya Hamas'ın rehin alıp Gazze'ye götürdüğü 220 kişiye kilitlenirken, İsrail'in ünlü gizli servisi Mossad'ın 7 Ekim saldırısından nasıl haberdar olmadığı ise halen yanıtlanmamış bir soru.

İsrail'in düştüğü durumu ve en yakın müttefiki ABD'nin savaşa girip girmeyeceğini inceleyen Politico, İsrail'in eski Askeri İstihbarat Şefi Amos Yadlin ile bir röportaj gerçekleştirdi. Bir süredir İran destekli Hizbullah'ın İsrail'e kuzeyden yeni bir cephe açması bekleniyor. Bu konu hakkında görüşlerini dile getiren Yadlin, Hizbullah'ın temkinli olduğunu ancak saldırıya geçmeyeceklerini düşündüğünü belirtti. Yadlin olası bir saldırının gerçekleşmesi halinde ise bölgedeki ABD kuvvetlerinin İsrail ile omuz omuza savaşacağını savundu.

Söz konusu röportajdaki en dikkat çekici bölümlerden biri, Amos Yadlin'in "İsrail 300 bin yedek askeri cepheye çağırdı; bunların çoğu şu anda Gazze sınırında toplanmış durumda ve kara saldırısına hazırlanıyorlar. Bu ne anlama geliyor?" sorusuna verdiği yanıt oldu. Eski askeri istihbarat yöneticisi, "İsrail Hamas'ın ılımlaştığını ve Gazze'ye yoğunlaştığını düşündü. Bu büyük bir hataydı. Hamas, kendisini İsrail'i yok etmeye adamış bir örgüt. Amerikalıların Afganistan'daki El Kaide'yi veya Irak'taki radikalleri yok etmeye çalışmaları yıllar sürdü. DEAŞ'a karşı mücadeleleri beş yıl sürdü. Dolayısıyla kara operasyonu başladığı zaman düşünecek zamanımız olacak. Ancak hedef açık ve net, Hamas Gazze'yi kontrol edemeyecek" dedi.

Savaşın ikinci gününden itibaren çatışmaların başladığı sınır hattında Hizbullah ve İsrail ordusu çarpışıyor. İsrail, bugün yaptıı açıklamada sınırınki Baram bölgesi yakınlarında bir grup silahlı milisin vurulduğunu belirtti. Açıklamada, Lübnan tarafından İsrail'e roket atılırken söz konusu saldırının gerçekleştirildiği aktarıldı.

Hamas'ın Pazartesi akşamı serbest bıraktığı İsraillilerden 85 yaşındaki Yocheved Lifschitz, tedavi gördüğü hastanede gazetecilere konuştu.

Basın toplantısında kaçırılmasına dair detayları anlatan yaşlı kadın, Gazze Şeridi'ndeki yumuşak, ıslak zeminli tünellere götürüldüklerini aktardı. Örümcek ağına benzeyen tünellerde birkaç kilometre yürümek zorunda kaldıklarını dile getiren Lifschitz, diğer rehinelerle birlikte temiz bir odaya alındıklarını, bir doktorun kendilerini tedavi ettiklerini söyledi.

Doktorun hasta rehineleri iki üç günde bir ziyaret ettiğini kaydeden Yocheved Lifschitz, Hamas üyeleriyle birlikte beyaz peynir ve salatalık yediklerini de ekledi.

Filistinli yetkililer, savaşın on sekizinci gününde İsrail'in öldürdüğü insanların sayısının 5 bin 791'e çıktığını duyurdu. Kurbanların 2 bin 360'ı çocuk.

Verilen bilgiye göre, son 24 saatteki İsrail hava saldırılarında 700'ü aşkın kişi can verdi.

Gazze Şeridi'nin kalbi Gazze kentinden bildiren Al Jazeera muhabiri Yumna el Sayed, hastanelerin cenazeleri koymak için çadırlar kurduğunu aktarıyor. Gazze'nin en büyük hastanesi Şifa'ya her İsrail bombardımanının ardından onlarca yaralı getirildiğini belirten Al Jazeera muhabiri, yanı sıra daha fazla insanın hava saldırılarına hedef olmamak için hastaneye sığındığını da ekledi.

Hastane morgunda yer kalmadığı için cenazelerin yerleşke içine kurulan çadırlarda muhafaza edildiğini kaydeden Yumna el Sayed'e konuşan sağlık yetkililerine göre, Gazze'deki hastanelere yaralıların çoğu ciddi yanıklarla getiriliyor ve kurbanların derileri erimiş halde. Filistinli yetkililer, tedavisi için herhangi bir ilacın bulunmadığı söz konusu yanıklara yol açan İsrail silahlarının araştırılması için uluslararası bir soruşturma çağrısı yapıyor.

Fransa lideri Emmanuel Macron, İsrail lideri Netanyahu ile ortak basın toplantısı düzenledi. Macron burada Hamas'ın Fransa ve İsrail'in ortak düşmanı olduğunu kaydetti ve Netanyahu'ya 'Yalnız değilsiniz' dedi.

Netanyahu ise Hamas'ın kazanması durumunda 'herkesin tehlikede olacağını' bildirdi. Netanyahu ayrıca Hizbullah ve İran'ın, İsrail'e olası saldırısıyla ilgili 'Korkunç sonuçlar doğurur' değerlendirmesinde bulundu.

Washington Post gazetesi, Gazze'deki savaşın kontrolden çıkması halinde ABD yönetiminin hazırlandığı senaryoyu özel haberiyle duyurdu.

Gazze'yi aralıksız bombardımana tutup her gün yüzlerce Filistinliyi öldüren İsrail, üniversitelerin yeniden eğitime başlayacağı tarihi Aralık ayına kadar erteledi. Üniversitelerin yaklaşık iki ay kadar kapalı olmasının nedeni, öğrencilerin çoğunun yedek asker olarak orduya alınması.

Al Jazeera, Pazartesi günü İsrail ve Filistinli mevkidaşlarıyla iki ayrı görüşme yapan Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin telefon konuşmalarına dair detaylara yer verdi.

Habere göre, Çin üçüncü haftasına doğru ilerleyen savaşın tüm bölgeye yayılmasından endişe duyuyor.

Filistinli mevkidaşı Riyad Maliki'yle görüşmesinde Pekin yönetiminin Filistinlilerin yaşadığı zorlukları dair derin bir şekilde anladığını kaydeden Çin Dışişleri Bakanı, İsrail tarafından sivillere yapılan saldırıları kınadı.

Haaretz gazetesinde yer alan analizde, rehinelerin kurtarılması gibi öncelikleri olan İsrail'in diğer yandan kara harekatına hazırlandığı, yanı sıra Lübnan'daki Hizbullah'ın savaşa dahil olması gibi ihtimallerin kara operasyonunun sonuçlarına dair şüphelere yol açtığını yazdı.

Amos Harel imzasıyla 'İsrail, Gazze'deki kara operasyonuna doğru sinir bozucu bir bekleme oyunu oynuyor' başlığıyla yayımlanan analizde, kamuoyunun halen Gazze'ye tankların girişine destek verdiğini ancak özellikle ordu ile hükümet arasındaki güven krizinin giderek kötüleştiği yorumu yapıldı. Kara harekatındaki muhtemel asker ölümlerine vurgu yapan analiz, ayrıca hükümet içinde de bir kriz yaşandığını aktardı.

Washington kara harekatına hazırlanan İsrail'e desteğini artırıyor, Korgeneral James Gylnn'e özel bir görev verdi.

Tel Aviv'e destek ziyaretinde bulunan Fransa lideri Emmanuel Macron, Hamas örgütünün 7 Ekim'de gerçekleştirdiği baskında 30 Fransız vatandaşının öldüğünü söyledi.

"Neler olduğu asla unutulmayacak" diyerek Hamas'ın saldırısına atıfta bulunan Macron, İsrailli mevkidaşı Isaac Herzog'la buluşmasında "Dayanışmamızı sunmak üzere buradayım" ifadesini kullandı.

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog programı kapsamında İsrail'e gelen Fransa lideri Emmanuel Macron'a 'Hizbullah ateşle oynuyor. Sadece onlar değil, Hizbullah'ı destekleyen 'kötülüğün imparatorları' da bölgedeki istikrarın bozulmasını istiyor.

Dördüncü insani yardım konvoyu, Gazze'ye girmeye hazırlanıyor. ABD ve Mısır'ın anlaşmasıyla geçen hafta Gazze Şeridi'ne insani yardımlar ulaştırılmaya başlandı. TIR'lar, Mısır ve Gazze arasındaki Refah sınır kapısından geçerek elektrik, su, yiyecek ve gazın bulunmadığı bölgeye hayati yardımları ulaştırıyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu çok sayıda ülke, Gazze Şeridi'nde sıkışıp kalmış 2,3 milyon insanın acil ihtiyaçlarını karşılamak üzere binlerce tonluk insani yardımı Mısır'ın Ariş şehrine uçaklarla taşıdı. Yardımlar El Ariş'te TIR'lara aktarılıyor ve 40 kilometre uzaklıktaki Refah sınır kapısına yöneliyor.

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA), altı çalışanının daha İsrail bombardımanında öldüğünü açıkladı. Savaşın on sekizinci gününde yapılan açıklamaya göre, uluslararası yardım kuruluşu bugüne kadar toplam 35 çalışanını kaybetti.

7 Ekim'den bu yana Gazze'yi vuran İsrail jetleri, 5 bini aşkın Filistinliyi öldürdü.

Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron, İsrail'e destek ziyaretinde bulunan son Batılı lider oldu. ABD lideri Joe Biden, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupa Birliği liderlerinin ardından Emmanuel Macron bugün Tel Aviv'e indi.

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis de, 7 Ekim'den bu yana İsrail'e giden liderler arasında.

İsrail'in 1,1 milyon insana tahliye emri verdiği Gazze'nin kuzeyindeki en büyük hastane yakıtın bitmesi nedeniyle karanlığa gömüldü. Al Jazeera, yaralılar ve hayatını kaybedenlerle tıka basa dolu olan Endonezya Hastanesi'nde elektriklerin kesildiğini bildirdi.

Gazze'de Pazartesi gününün son saatlerinde başlayan hava saldırılarında en az 140 insan can verdi. İsrail bombardımanında yaşamını yitirenler arasında çocuklar ve kadınlar var.

Al Jazeera, akşam saatlerinden itibaren kuzeydeki Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye, Şati mülteci kampı, Gazze şehrindeki El Bureyc mülteci kampının İsrail jetleri tarafından hedef alındığını duyurdu. Yanı sıra, güneydeki Han Yunus ve Refah gibi şehirlerde de hava saldırıları gerçekleşti.

Yalnızca Refah kentindeki bombardımanda 30'dan fazla Filistinli hayatını kaybetti.

Hastane yetkilileri, Han Yunus'ta ise en az 23 kişinin yaşaını yitirdiğini, 80'den fazla insanın ise yaralandığnıı söyledi.

İSRAİL CAMİ VURDUĞUNU DOĞRULADI

İsrail tarafından yapılan açıklamada Gazze'de 400 hedefin vurulduğu belirtildi, savaş uçaklarının saldırdığı noktaların Hamas'a ait yerler olduğu ileri sürüldü.

Açıklamada ayrıca Hamas üyelerinin buluştuğu camilerin de vurulduğu belirtildi.

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Gazze'deki savaşı görüşmek üzere ABD'nin başkenti Washington'a gidiyor. Perşembe günü başlayacak ziyarette Yi ABD'li mevkidaşı Antony Blinken ve ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'la bir araya gelecek.

Çin'in bir numaralı diplomatı Wang Yi'nin ABD lideri Joe Biden'la buluşup buluşmayacağı netleşmiş değil ancak diplomasi trafiğinde İsrail'in Gazze'yi yerle bir eden savaşının yanı sıra Ukrayna'nın da masaya geleceği belirtiliyor.

Pazartesi günü geç saatlerde İsrailli mevkidaşı Eli Cohen ve Filistinli mevkidaşı Riyad Malki ile telefon görüşmeleri gerçekleştiren Wang Yi, mevcut tabloyu 'savaş ve barış arasında büyük bir seçim' sözleriyle niteledi.

Pekin yönetiminin iki devletli çözüme desteğini yineleyen Çin Dışişleri Bakanı, halihazırda devam eden çatışmalardaki binlerce can kaybından derin üzüntü duyduğunu da ekledi.

Ortadoğu'nun ezeli düşmanları İran ve Suudi Arabistan'ın yıllar sonra normalleşme için ilk adımı atmasında önemli bir rol oynayan Çin, devam eden savaşta da arabuluculuk için çaba gösteriyor. Pekin yönetimi, Ortadoğu özel temsilcisi Zhai Jun'u geçen hafta bir dizi görüşme için bölgeye gnöderdi.

Ortadoğu'yu cehenneme çeviren savaş başlar başlamaz ABD İsrail'in yanında saf tuttu. Washington uçak gemisi USS Gerald R. Ford'un başını çektiği filoyu Doğu Akdeniz'e konuşlandırdı, Başkan Joe Biden bizzat Tel Aviv'e destek ziyaretinde bulundu.

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Pazartesi günü yaptığı açıklamada savaşta ateşkes zamanının henüz gelmediğini söyledi. "Ateşkes zamanının geldiğine inanmıyoruz" diyen Kirby, İsrail'in Hamas liderlerinin peşine düşmesi için süreye ihtiyacı olduğunu savundu.

7 Ekim'de İsrail'e eşi benzeri görülmemiş bir saldırı düzenleyen Hamas örgütü, 200'den fazla rehineyi ise Gazze'ye götürdü. Savaşın ikinci haftasında ABD'li anne ve kızını bırakan Hamas, bu kez İsrailli iki yaşlı kadın rehineyi Kızılhaç yetkililerine teslim etti.

Mısır ve Katar'ın arabuluculuğuyla 80 yaşındaki Nurit Yitzhak ve 85 yaşındaki Yocheved Lifshitz'i serbest bırakan Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları, bir video yayınladı. İki rehinenin sağlık görevlilerine teslim edildiği videoda, yaşlı kadınlara yiyeceğin yanında sıcak içecek verildiği de görüldü.

Videonun sonunda, 85 yaşındaki Yocheved Lifschitz, kamuflajlı ve yüzü kapalı bir kişi ile el ele tutuşuyor ve sağlık görevlilerine teslim edilmeden önce de geri dönerek aynı savaşçının elini sıkıyor.

Hamas tarafından sağlık nedenleriyle serbest bırakıldığı açıklanan rehineler, İsrail'in başkenti Tel Aviv'e helikopterle getirildi. Yitzhak ve Lifshitz helikopterden ambulansa nakledildi ve hastaneye götürüldü.

Rehinelerin Hamas’tan teslim alınarak İsrailli yetkililere teslim edilmesinde Uluslararası Kızılhaç çalışanları rol oynadı.

İsrail, Uluslararası Kızılhaç ve Mısır’a teşekkür etti.

Pazartesi günü Hamas'ın 50 yabancı ve çifte vatandaş rehineyi ateşkes karşılığında serbest bırakabileceği yönünde haberler çıktı ancak İsrail bu haberleri yalanladı.

Haaretz gazetesi, serbest bırakılan yaşlı kadınların eşleri 85 yaşındaki Amiram ve 83 yaşındaki Oded'in halen Gazze'de Hamas'ın elinde rehin olduğunu yazdı.

Londra’nın bir metro sürücüsü Filistin yanlısı slogan attığı gerekçesiyle görevden uzaklaştırıldı. Kentin ulaştırma hizmetlerinden sorumlu kurumu Transport for London (TFL) olay hakkında soruşturma açıldığını duyurdu.

Cumartesi günü İngiltere’nin başkentinde yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı bir Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı.

Aynı gün metroda yaşanan ve sosyal medyada yer alan olayda sürücünün, tren içinde yayın yapan sistemi kullanarak 'Özgür, özgür' diye slogan attığı duyuldu. İçerideki yolculardan bazıları bu slogana 'Filistin'i ekledi, 'Özgür Filistin' yürüyüşlerde sıkça kullanıldı.

TFL, inceleme bitimine kadar sürücünün görevden uzaklaştırıldığını duyurdu. TFL’in direktörü Glynn Barton, sürücünün tren içi sistemi uygunsuz kullandığının tespit edildiğini savundu.

Barton, kurumun yönetmeliklerine göre bir soruşturma yürütüleceğini de ekledi.

Hükümet yetkilisi Paul Scully de metro çalışanlarının 'günlük işlerine odaklanması' gerektiğini söyledi.